Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA KONUSU : Sebepsiz Zenginleşmeye Dayalı Alacak KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:İş bölümü sorunu, öncelikle irdelenmelidir. ( HMK m.352)....

"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, satışa konu mal gönderilmediğinden teminat olarak peşinen ödenen 90.000.-USD.nin tahsili istemine ilişkindir. Davalı vekili, davanın esastan ve sebepsiz zenginleşme davası zamanaşımına uğradığından, zamanaşımı nedeniyle davanın reddini istemiştir. Mahkemece, sebepsiz zenginleşmeye dayalı davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında akdedilen yazılı satış sözleşmesi gereğince 130.00.-USD/kg.birim fiyatı üzerinden toplam 700 ton pamuğun davalı tarafından davacıya satıldığı, davacının teminat olarak 90.000....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki Sebepsiz Zenginleşmeye nedeniyle alacak istemine ilişkin davada Kocaeli Asliye 2. Hukuk ve Kocaeli 3. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacak istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın evli oldukları ve aralarında yaptıkları satış vaadi sözleşmesinin yerine getirilmemesi nedeniyle haksız zenginleşmeye ilişkin olduğu, tarafların halen evli oldukları ve bu haliyle taraflar arasındaki ihtilafın Aile Mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, sebepsiz zenginleşme hukuki sebebine dayalı alacak (istirdat) istemine ilişkindir. Asliye Ticaret Mahkemesi; davanın sebepsiz zenginleşme hukuki sebebine dayalı alacak davası olduğu ve uyuşmazlığa genel hükümlerin uygulanacağı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....

        Taraflar arasındaki sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare ile davalı ... vd. vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemine ilişkin olup, Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulunun 05/05/2016 gün, ... E-......

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Sebepsiz zenginleşme Taraflar arasındaki uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 09.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Eşlerin katkı alacağı ya da katılma alacağından kaynaklanan hakkı şahsi nitelikte bulunan alacak hakkıyla sınırlıdır. Bu nedenle mülkiyet hakkının istenemeyeceği 07.10.1953 tarih 8/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı gereğidir. Ne var ki, dava dilekçesinde mal ortaklığının tasfiyesi yanında aynı zamanda alacak ve sebepsiz zenginleşme davası denilmesi nedeniyle Kadıköy 5. Aile Mahkemesinde açılan davanın yargılaması sonunda dava dilekçesinde az önce açıklanan beyan ile davacının 13.04.2010 tarihli yargılama oturum tutanağına geçen beyanı sözü edilen mahkemece de birlikte değerlendirilerek davanın sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak davası olarak nitelendirilmesi sonucu 5. Aile Mahkemesinin 01.07.2010 tarih ve 2009/801 Esas, 2010/588 Karar sayılı kararıyla mahkemenin görevsizliğine, dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş ve bu görevsizlik kararı taraflarca temyiz edilmeyerek 26.02.2011 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir....

              Yerel Mahkeme, gerek bozulan ilk kararında ve gerekse direnme kararında, davanın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiğini kabul etmiştir. Bu noktada, önce sebepsiz zenginleşme kavramı ve hukuksal işlemlerden doğan borçlardan farkının açıklanması gerekmektedir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Borçlar Kanununun konuya ilişkin 61 ve ardından gelen maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır....

                nun 77-82.maddelerinde) sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır....

                  Kaldı ki, faiz alacağının asıl (sebepsiz zenginleşmeye dayalı) alacağa ait 1 ve 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğu düşünülse bile, asıl alacak için açılan dava BK.nun 132. Maddesi uyarınca zamanaşımı keser . Asıl alacak hakkındaki bu sonuç , asıl alacağa bağlı feri nitelikteki faiz alacağı yönünden de aynı etkiyi gösterir. Bu durumda asıl alacak davası sonuçlandıktan sonra yeniden 1 yıllık zamanaşımı süresi işlemeye başlayacağından bu süre içinde faiz alacağı yönünde açılan davaya bakılması gerekirken davanın 1 yıllık zamanaşımı süresi içinde açılmadığı gerekçesiyle reddi isabetli görülmemiştir. Sonuç olarak, mahkeme tarafından hükmedilen asıl alacak henüz tahsil edilmediğine ve izale-i şuyu satış tarihinden işbu faiz alacağına ilişkin dava tarihine kadar 10 yıllık zamanaşımı süresi de geçmediğine göre, zamanışımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu