WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kira sözleşmesinden kaynaklanan alacak K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık 01.10.2007 tarihli kira sözleşmesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi hükmü gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (6.) Hukuk Dairesine ait olmakla, gereği için, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.07.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    İnanç sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince inanç sözleşmesinden kaynaklanan davalarda zamanaşımı süresi on yıl olarak kabul edilmektedir. Bu ilkeler ışığında somut olaya gelince; Dosyada içerisindeki makbuzlardan ödemelerin davacının görev yaptığı yerlerden yapıldığı, dosya arasında bulunan 07.01.2014 havale tarihli bilirkişi raporu ile tespit edilmiş, dava sırasında dinlenen tanık beyanları davacının iddiasını doğrulamıştır. Davalı aşamalardaki beyanlarda satış bedelinin davacı tarafından ödendiğini ancak ödemelerin muris babalarından kalan mirastan kendi payına düşen kısım ve dava konusu dairenin kira bedelleri ile yapıldığını savunduğundan, HMK'nin 190. maddesi gereğince ispat yükü yer değiştirmiştir....

      İnanç sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince inanç sözleşmesinden kaynaklanan davalarda zamanaşımı süresi on yıl olarak kabul edilmektedir. Bu ilkeler ışığında somut olaya gelince; Dosya içinde bulunan ve davalı ... tarafından imzalanan "Görev tanımları, Satın alma ve Hukuk İşleri Müdürü ..., Doğan Ltd. Şti.- ... A.Ş." başlıklı 01.07.2010 tarihli belgenin 14. maddesi “176 ada 15 parselle ilgili izinler tamamlandığında arazi ... ...’a iade edilecektir” şeklinde düzenlenmiştir. Dava konusu taşınmaz da 22.07.2010 tarihinde davalı tarafından satın alınmıştır. 01.07.2010 tarihli belge Dairemizin yukarıda açıklanan ilkelerine uygun düzenlenmiş bir inanç sözleşmesidir. Ancak, bu belgedeki imzanın ve el yazısının davalıya ait olup olmadığı araştırılmamıştır....

        İnanç sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince inanç sözleşmesinden kaynaklanan davalarda zamanaşımı süresi on yıl olarak kabul edilmektedir. Bu ilkeler ışığında somut olaya gelince; 29.11.1995 tarihili inanalan kişi konumunda olan davalı ...'in imzasının da bulunduğu belgede 6380 m2'lik tarlada dava dışı... adına kayıtlı 3/40 hissenin 4/160 'ın dava dışı İsa Sert, 2/160'nın dava dışı ... mirasçıları olan davacılara ait olmak üzere satın alındığı, ancak toplam 12/160 hissenin davalı adına tescil edildiği, bilahare hisselerin sahiplerine verileceği aksi halde, her hissedara birer milyar liranın ödeneceği yazılıdır....

          Maddesi uyarınca inanç sözleşmesi “tanık” dahil her türlü delille ispat edilebilir. Yazılı delil veya “delil başlangıcı” yoksa inanç sözleşmesinin ikrar (HMK m.188) yemin (HMK m.225 v.d.) gibi kesin delillerle de ispat edilmesi olanaklıdır. Davacının yemin deliline dayanması halinde mahkemenin davacıya bu hakkını hatırlatması gerekir. İnanç sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince inanç sözleşmesinden kaynaklanan davalarda zamanaşımı süresi on yıl olarak kabul edilmektedir. Bu ilkeler ışığında somut olaya gelince; dosya içerisindeki belge ve delillere göre davacı ..., davalı ..., dava dışı ...'...

            Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Davacı, 3.3.2004 tarihli inanç sözleşmesi başlıklı belgeye dayanarak, dava konusu taşınmazların ilerde mülkiyetinin kendisine devredilmek üzere oğlu davalı üzerine tapulandığını, ayrıca kendi hesabındaki paraları da emaneten oğlu hesabına yatırdığını ileri sürerek tapu iptali tescil ve alacak isteminde bulunmuştur. Davalı, davacının dayandığı belge altındaki imzanın kendisine ait olduğunu, ancak bu belgenin de 1988 yılında, oturdukları evin su elektrik abonelik işlemleri için verilen imzalı belge üzerinde doldurulduğunu savunmuş ve davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir. Dava, inanç sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali tescil ve alacak istemine ilişkindir....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/337 ESAS (DERDEST) DAVA KONUSU : Alacak (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : KARAR Yukarıda esas ve karar numarası yazılı Büyükçekmece 5. Asliye Hukuk Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yolu başvurusu yapılmış olmakla HMK.nun 352/1. maddesi gereğince yapılan ön inceleme sonunda; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, oğlu Atakan Yeni aracılığı ile davalıya 24/04/2012 tarihinde nakit olarak elden 5000 USD borç para verdiğini, karşılığında imzalı belge aldığını, davalı tarafça iş bu borcun hala ödenmediğini belirterek borç olarak verilen 5000 USD'nin 24/04/2012 tarihinden işleyecek taraflarca kabul edilen yıllık %30 faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. İddianın ileri sürülüş biçimine göre dava; ödünç sözleşmesi nedeniyle alacak talebine ilişkindir....

              İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, inanç sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. HSK'nın 564 ve 586 sayılı İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri işbölümüne ilişkin kararı gereğince " 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun ikinci kısmında yer alan ve diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmeler ile özel kanunlara göre yapılıp diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmelerden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar"a ilişkindir. Buna göre, somut uyuşmazlığa ilişkin istinaf başvurusunu değerlendirme görevinin HSK'nın 564 ve 586 sayılı işbölümü kararları gereğince İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. 19. veya 46 Hukuk Dairesinin görev alanında kaldığı, iş bölümü yönünden Dairemizin görevli olmadığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. K A R A R : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE 2- Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. 19. veya 46....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/43 ESAS DAVA KONUSU : Alacak (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının yıllar içinde davacıda ciddi bir güven telkin ettiği için müvekkilinin banka işlerinin takibi, kira gelirlerinin takibini de davalıya bıraktığını, internet bankacılığı şifrelerini vermekten çekinmediğini, bu nedenle davalının yüksek meblağlı mevduatları olan müvekkilinin banka hesaplarında işlemler yaptığını, müvekkilinin banka hesaplarında bulunan meblağların ciddi oranda azaldığını, davalının ödeme yaptığını söylediği vergilerin aslında ödenmediğini fark ettiğini, davalının müvekkilin rızası hilafına davacı müvekkilin banka hesaplarından para çektiğini, kendi menfaati lehine kullandığını, zararı karşılayacağını...

              DAVA : Alacak (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 08/06/2021 KARAR TARİHİ : 24/01/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 08/02/2022 Mahkememize açılan Alacak (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; DAVA: Davacı vakıf, dava dışı... ile Hiperbarik oksijen kabini işletmesi için bir şirket kurmak üzere anlaştığını, bu anlamda dava dışı...'e ödemeler yaptğını, davacı vakfın bu inanç sözleşmesinden mütevellit şirket hissesinin %69'unun devri için Ankara ..... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1141 Esas sayılı dosyasında tesbit davası açtığını, Ankara .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/1141 (E) sayılı dosyasında tesbit davası açana kadar ortağı olduğu şirket adına bir çok ödeme yaptığı ve davalı şirkete borç para gönderdiğini, Ankara ........

                UYAP Entegrasyonu