Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık aile konutu olarak kullanılan taşınmazın muvazaalı olarak mal korumak amacıyla yapılan satışının iptali ile eski hale getirilerek TMK'nun 194. maddesi uyarınca aile konutu şerhi konulması isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 15.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava Tapu İptali ve Tescil-Tapu Kaydına Aile Konut Şerhi Konulması davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı T3 kararın tamamı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Mahkememizce; re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK md. 355) inceleme sonucunda; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 194/1. maddesine göre, “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.." denilmektedir. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 10.07.2017 tarih ve 2016/16257 Esas- 2017/8657 Karar sayılı ilamında; "Türk Medeni Kanununun 194. maddesi uyarınca "Aile Konutu''; eşlerin varsa çocuklarının bütün yaşam faaliyetlerini gerçekleştirdiği, yaşantısına buna göre yön verdikleri, acı ve tatlı günlerin içinde yaşandığı anılarını taşıyan konuttur....

    Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “Belirli olan” bir işlem için verilebilir. Türk Medeni Kanunu'nun 193. maddesi hükmü ile eşlerin birbirleri ve üçüncü kişilerle olan hukuki işlemlerinde özgürlük alanı tanınmış olmakla birlikte Türk Medeni Kanunu'nun 194. madde hükmü ile eşlerin aile konutu ile ilgili bazı hukuksal işlemlerini diğer eşin rızasına bağlı olduğu kuralı getirilerek, eşlerin hukuki işlem özgürlüğü, “Aile birliğinin korunması” amacıyla sınırlandırılmıştır. Buna göre, eşlerden biri diğer eşin “Açık rızası bulunmadıkça” aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez ve aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz. Bu cümleden hareketle, aile konutunun maliki olan eş, aile konutundaki yaşantıyı güçlüğe sokacak biçimde, aile konutunun ipotek edilmesi gibi “Tek başına“ bir ayni hakla sınırlayamaz....

      Düşüncemize göre; aile konutu olarak özgülenen taşınmazın maliki olmayan eş tarafından tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesi istenmemiş olsa bile taşınmazın aile konutu olduğu ve malik olmayan eşin rızasının bulunmadığı gerçekleşmişse hiçbir şekilde üçüncü kişinin iyiniyeti korunmaz. 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun m. 194 hükmünde yer alan şerhin niteliğinin öncelikle belirlenmesinde zorunluluk vardır. Bilindiği üzere İsviçre’de, aile konutunun şerhine ilişkin 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun m. 194 f....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından katkı payı alacağı davasının reddi yönünden; davalı ... tarafından tapu iptal ve tescil davasının kabulü, aile konutu şerhi konulmasında yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacı kadının tüm, davalı ...'ın ise aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadının tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin yapılan yargılamada, mahkemece, davanın kabulü ile ... bağımsız bölüm şeklinde tapuya kayıtlı taşınmazın davalı tarafça ... isimli şahsa 23.08.2013 tarihinde satışı ile oluşan tapunun iptali ile taşınmazın davalı ... adına tapuya tesciline karar verilmiştir....

          Türk Medeni Kanununun 193. maddesi hükmü ile eşlerin birbirleri ve üçüncü kişilerle olan hukuki işlemlerinde özgürlük alanı tanınmış olmakla birlikte Türk Medeni Kanununun 194. madde hükmü ile eşlerin aile konutu ile ilgili bazı hukuksal işlemlerini diğer eşin rızasına bağlı olduğu kuralı getirilerek, eşlerin hukuki işlem özgürlüğü, “aile birliğinin korunması” amacıyla sınırlandırılmıştır. Buna göre, eşlerden biri diğer eşin “açık rızası bulunmadıkça” aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez ve aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz. Bu cümleden hareketle, aile konutunun maliki olan eş, aile konutundaki yaşantıyı güçlüğe sokacak biçimde, aile konutunu ipotek edilmesi gibi “tek başına“ bir ayni hakla sınırlayamaz. Bu sınırlandırma “ancak diğer eşin açık rızası alınarak” yapılabilir. Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesi yetkili eşin izni için bir geçerlilik şekli öngörmemiştir....

            Türk Medeni Kanunun 193. hükmü ile eşlerin birbirleri ve üçüncü kişilerle olan hukuki işlemlerinde özgürlük alanı tanınmış olmakla birlikte Türk Medeni Kanununun 194. madde hükmü ile eşlerin aile konutu ile ilgili bazı hukuksal işlemlerinin diğer eşin rızasına bağlı olduğu kuralı getirilerek eşlerin hukuki işlem özgürlüğü, "aile birliğinin korunması" amacıyla sınırlandırılmıştır. Buna göre, eşlerden biri diğer eşin açık rızası bulunmadıkça" aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez ve aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz. Bu cümleden hareketle, aile konutunun maliki olan eş, aile konutundaki yaşantıyı güçlüğe sokacak biçimde, aile konutunun ipotek edilmesi gibi tek başına" bir hakla sınırlandıramaz. Bu sınırlandırma "ancak diğer eşin açık rızası alınarak" yapılabilir. Türk Medeni Kanununun 194. maddesi yetkili eşin izni için bir geçerlilik şekli öngörmemiştir. Bu nedenle söz konusu izin bir şekle tabi olmadan, sözlü olarak dahi verilebilir....

            (TMK.md.194/1) Davacı, bu rızanın alınmadığını ileri sürerek aile konutunun devrinin iptaline ve tapu kütüğüne konutla ilgili şerh konulmasına karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı davalı eş temyiz etmiştir. Türk Medeni Kanununun 194.maddesi “evliliğin genel hükümleri” içinde yer alır ve evlilik devam ettiği sürece etkin olan bir hükümdür. Taraflar arasındaki evlilik birliği, karar tarihinden sonra 11.11.2009 tarihinde kesinleşen boşanma kararıyla sona ermiş; ortada, inceleme tarihi itibariyle korunması gereken bir “aile konutu” artık kalmamıştır. Hükümden sonra ortaya çıkan bu yeni durum hükmün esasının incelenmesine engeldir. Öyleyse, ortaya çıkan bu yeni durum dikkate alınarak bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekir. Açıklanan sebeple değerli çoğunluğun (1.) bentteki onama görüşüne iştirak etmiyorum....

              Buna göre, eşlerden biri diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez ve aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz. Bu cümleden hareketle, aile konutunun maliki olan eş aile konutundaki yaşantıyı güçlüğe sokacak biçimde, aile konutunu devredemez. Aile konutunun devredilmesi ancak diğer eşin açık rızası alınarak yapılabilir. Türk Medeni Kanununun 194. maddesi yetkili eşin izni için bir geçerlilik şekli öngörmemiştir. Bu nedenle söz konusu izin bir şekle tabi olmadan, sözlü olarak dahi verilebilir. Ancak maddenin ifadesinden de anlaşılacağı üzere, iznin “açık” olması gerekir.''...

              Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, dava harcı ve gider avansının yatırılmaması halinde davanın usulden reddine karar verilip verilemeyeceği ve yargılama sırasında sunulmayan, karardan sonra sunulan vekâletname nedeniyle taraf lehine vekâlet ücreti hükmedilip hükmedilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Dava, aile konutunun satışının iptali ve mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, mümkün olmaması halinde alacak istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Kanun'un 114,115,120 ve 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi, 194 üncü maddesinin birinci fıkrası, 219 uncu maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesinin ikinci fıkrası, 229 uncu maddesi, 230 uncu maddesi, 231 inci maddesi, 235 inci maddesinin birinci fıkrası, 236 ıncı maddesinin birinci fıkrası. 3. Değerlendirme 1....

                UYAP Entegrasyonu