Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi “konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa dahi aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh “kurucu” değil “açıklayıcı” şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, “emredici” niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “belirli olan” bir işlem için verilebilir....

Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa dahi aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh “kurucu” değil “açıklayıcı” şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, “emredici” niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “belirli olan” bir işlem için verilebilir....

Dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davacı; davalı eşinin malik olduğu aile konutu olarak kullanılan taşınmaz üzerine davalı banka lehine ipotek tesis edildiğini, bu işleme rızasının olmadığını ileri sürerek ipoteğin kaldırılmasını ve taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasını istemiş; mahkemece aile konutu şerhi konulmasına yönelik istek kabul edilmiştir. Dava konusu taşınmaz, cebri icra ile satılmış ve satış 6.11.2012 tarihinde kesinleşmiştir. Türk Medeni Kanununu 194. maddesi gereğince işlem diğer eşin rızasına bağlı olmaktan çıkmıştır. Dava konusuz hale gelmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Tapu kaydına aile konutu şerhi konulması talep edilen taşınmazın, tapu kaydı incelendiğinde, 09.06.2014 tarihinde "aile konutu şerhi "konulduğu anlaşılmaktadır.İlgili tapu sicil müdürlüğünden şerhin hangi sebeple konulduğunun sorulması, gelen yazı cevabının dosya içerisine alınması ve, 2-İncelenmesine gerek görülen ... Asliye Hukuk(Aile ) Mahkemesi'nin 2013/240 Esas ve 2014/328 Karar sayılı boşanma dava dosyasının iş bu dosya içerisine alınarak birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 07.05.2015(Perş.)...

      öğrendiğini, bu nedenle taşınmazın T4'e yapılan tapu kaydının iptaline, taşınmazın eski malik adına tescilini ve tapu kaydına Aile Konutu Şerhi Konulmasını talep etmiştir....

      ye olan yakınlığı nedeniyle muvazaadan haberdar olduğunun kabulünün doğru olduğu ancak dahili davalı ... yönünden muvazaayı bildiği anlaşılmadığından davalıların istinaf talebinin kabulüne karar verilerek, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenilmesine karar verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194/1. maddesine göre, "Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz. "Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi "konulmuş olmasa da" eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz konuta şerh konulmasa dahi aile konutudur....

        Bu düzenleme ile malik olmayan eşe, aile konutu ile ilgili tapu kütüğüne şerh verilmesini isteme hakkı tanınmış, eşlerin aile konutu ile ilgili bazı hukuksal işlemlerinin diğer eşin rızasına bağlı olduğu kuralı getirilerek eşlerin hukuki işlem özgürlüğü "aile birliğinin" korunması amacıyla sınırlandırılmıştır. Tapu kaydında aile konutu şerhi bulunmasa dahi aile konutuna ilişkin olarak; eşlerden biri diğer eşin açık rızası bulunmadıkça aile konutuyla ilgili kira sözleşmesini feshedemeyecek, aile konutunu devredemeyecek ve aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamayacaktır. Malik olmayan eşin izni için şekil şartı bulunmamakla birlikte, iznin açık olması gerekmektedir. Açık rızanın varlığını ispat yükü ise aile konutu ile ilgili tasarrufta bulunana aittir. Öte yandan; TMK’nın 194. maddesinde öngörülen sınırlandırma, taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulduğu için değil, konut aile konutu vasfı taşıdığı için getirilmiştir....

          O halde; mahkemece Türk Medeni Kanununun 652. maddesi uyarınca dava açılmasına esas olmak üzere dava konusu konutun aile konutu olduğunun tespiti ile yetinilmesi ve aile konutu şerhi konulması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde taşınmazın tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulmasına da karar verilmesi hatalı olmuştur. Ancak, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükmün bu bölümünün düzelitlerek onanması yoluna gidilmiştir (HUMK.md.438/7)....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil - Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava konusu taşınmazın tapuda “Arsa" vasfıyla kayıtlı olduğu, taşınmazda aile konutu olarak kullanılan daire dışında başka dairelerin de bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece yeniden keşif yapılması, uzman bilirkişilerden “Aile konutu” olarak kullanılan bölümlerin kroki ve harita üzerinde işaretlenmesinin istenmesi ve bu bölümlerle sınırlı olacak şekilde “Aile konutu şerhi” konulması ve bu bölüm yönünden tapu iptal ve tesciline karar verilmesi gerekirken, hükmün infazı sırasında tereddüt oluşturacak şekilde taşınmazın tamamı üzerine aile konutu şerhi konulması ve dava konusu taşınmazın davalı ... tarafından, diğer davalı ...'...

              Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından ipoteğin kaldırılması davasının reddi ve aile konutu şerhi konulması davasının kabulü nedeniyle vekâlet ücretine hükmolunmaması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacının ipoteğin kaldırılması davasının reddine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacının temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacının aile konutu şerhi konulması davasının kabulü nedeniyle vekalet ücretine hükmolunmamasına yönelik temyiz itirazının incelenmesine gelince; Bölge adliye mahkemesince; davacının, aile konutu şerhi konulması davasının kabulü nedeniyle vekalet ücretine hükmolunmamasına...

                UYAP Entegrasyonu