Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, aile konutundan kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemi ile aile konutu şerhi konulması istasae isteğine ilişkindir. Aile konutunun, hak sahibi eş tarafından devri ve konut üzerindeki hakların sınırlandırılması, diğer eşin açık rızasına bağlıdır (TMK m. 194). Bu rıza alınmadan konutla ilgili yapılan tasarruf işlemi geçersizdir. Bu geçersizliği, rızası gereken eş konutun bu vasfını devam ettirmesi koşuluyla evlilik birliği süresince ileri sürülebilir....
(Harçlar Kanunu m. 32) Somut olayda; davacı kadın tarafından "Denizli İli, Merkezefendi İlçesi, Şirinköy Mah., 1672 ada, 9 parsel, B Blok, 6 nolu bağımsız bölümde" kayıtlı taşınmazın tapu iptal ve tescili ile aile konutu şerhi konulmasına yönelik dava açıldığı, tapu iptal ve tescil davası yönünden dava dilekçesinde gösterilen 10.000- TL üzerinden nispi peşin harcın yatırıldığı, oysa taşınmazın tapudaki satış değerinin 175.000- Tl olduğu görülmüştür. Tapu iptal ve tescile konu taşınmazın tapudaki satış bedeli üzerinden hesaplanacak nispi harcın eksik kalan kısmı tamamlanmadan yargılamaya devam edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olmuştur. Ayrıca aile konutu şerhi konulmasına ilişkin dava ayrı bir dava olup bu dava yönünden de ayrıca maktu harç alınması gerekirken hiç harç alınmadan yargılamaya devam edilmesi de hatalı olmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; aile konutu şerhi konulması davası yönünden yapılan incelemede; davanın 06.12.2017 tarihinde açıldığı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 194 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında 06.02.2014 tarihinde değişiklik yapıldığı ve yapılan değişiklik uyarınca malik olmayan eşin tapu müdürlüğünden taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasını isteyebileceği ve malik olmayan eş aile konutu şerhi konulması talebinin tapu müdürlüğü tarafından reddedildiği hususun belgelendirmedikçe aile konutu şerhi konulmasını doğrudan dava yoluyla isteyemeyeceği, bunun bir dava şartı olduğu, somut olayda; davacı kadın tarafından aile konutu şerhi konulması amacıyla tapu müdürlüğüne başvuru yapılmadığı, davacı kadının aile konutu şerhi konulması davası açmakta hukuki yararı olmadığı, ipoteğin kaldırılması davası yönünden yapılan incelemede ise her ne kadar davacı kadın tarafından dava konusu taşınmazın...
Bu düzenleme ile malik olmayan eşe, aile konutu ile ilgili tapu kütüğüne şerh verilmesini isteme hakkı tanınmış, eşlerin aile konutu ile ilgili bazı hukuksal işlemlerinin diğer eşin rızasına bağlı olduğu kuralı getirilerek eşlerin hukuki işlem özgürlüğü “aile birliğinin’’ korunması amacıyla sınırlandırılmıştır. Tapu kaydında aile konutu şerhi bulunmasa dahi aile konutuna ilişkin olarak; eşlerden biri diğer eşin açık rızası bulunmadıkça aile konutuyla ilgili kira sözleşmesini feshedemeyecek, aile konutunu devredemeyecek ve aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamayacaktır. Malik olmayan eşin izni için şekil şartı bulunmamakla birlikte, iznin açık olması gerekmektedir. Açık rızanın varlığını ispat yükü ise aile konutu ile ilgili tasarrufta bulunana aittir. TMK’nın 194. maddesinde öngörülen sınırlandırma, taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulduğu için değil, konut aile konutu vasfı taşıdığı için getirilmiştir....
Davada ayrıca aile konutu şerhi konulması isteğinde bulunulmuş ve bu talep bakımından görevli Mahkemenin Aile Mahkemesi olduğu gözetilerek bu talebin Aile Mahkemesi sıfatı ile görülmüş olması yerindedir. Ancak temyize konu edilen bölüme ilişkin dava, Borçlar Kanunu'nun 18.maddesi uyarınca açılmış şahsi hakka dayalı muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Muvazaa, irade ile beyan arasında kasten yaratılan aykırılık olarak tanımlanabilir. Böyle bir iddia karşısında, aslolan tarafların akitteki gerçek ve müşterek amaçlarının saptanmasıdır. Davacı, şahsi hakkına dayanarak ileride açabileceği mal rejiminin tasfiyesi ile hak edebileceği alacağının tahsilini sağlamak amacıyla eldeki davayı açmış, tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davacının böyle bir davayı açmasında hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davada ... 1. Asliye Hukuk ve ... Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava; aile konutu olduğu ve üçüncü kişiye muvazaalı şekilde satıldığı iddia edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı eş adına tescili istemine ilişkindir. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın aile konutu olarak kullanılan taşınmazın davacı eşin rızası olmaksızın devredildiğinden TMK'nın 194. maddesi uyarınca tapu kaydının iptal edilip yeniden davalı eş adına tesciline yönelik olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. ......
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı ...’ın usulüne uygun olarak açılmış tapu iptali ve tescil ile aile konutu şerhi konulması davası bulunmadığından temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; a)Davacı, dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu iddiası ile Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesi uyarınca tapunun iptali ile davalı eşi adına tescili ve aile konutu şerhi konulması talebinde bulunmuştur. Dava konusu taşınmazın, davacının eşi ... tarafından 01.08.2012 tarihinde davalılardan ...’e devredildiği anlaşılmaktadır. Aile konutu olan taşınmazın, hak sahibi olan eş tarafından üçüncü kişiye devri, davacının açık rızasını gerektirmektedir (TMK m. 194/1) (HGK'nun 24.05.2017 tarih 2017/2-1604 esas, 2017/967 karar sayılı kararı)....
ın prim borçlarından ötürü 20.01.2010, 20.06.2011 ve 06.03.2013 tarihlerinde taşınmaz üzerine haciz konulduğu, uyuşmazlığın da aile konutu şerhi bulunan taşınmaza haciz konulup konulmayacağı hususunda çıktığı anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 194/1. maddesine göre; “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz”. Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi konulmuş olmasa da eşlerin birlikle yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, emredici niteliktedir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava; aile konutu olan taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulması isteğine ilişkindir (TMK m. 194). İlk derece mahkemesince davanın reddine dair verilen karar davacı kadının istinafı üzerine bölge adliye mahkemesince davacının istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dava konusu taşınmazın davalı adına kayıtlı olması halinde tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasına, taşınmazın tapusunun davalı adına kayıtlı olması halinde 3. şahıslara devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiştir....
DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil KARAR : Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı dava dilekçesinde özetle; eşi Mustafa Otuzbiroğlu adına Burunucu mahallesi 290 ada 22 parsel 14 bağımsız bölüm 2.katta konutlarının olduğunu, konuta aile konutu şerhi verilmediğini, eşi Mustafa Otuzbiroğlu 27 yıldır aile konutu olarak kullandıkları daireyi açık ve kapalı rızasını almadan 29/03/2019 tarihinde emlakçı olan davalı T4 sattığını, davalının hiçbir araştırma yapmadan, sorup sormadan değerinden aşağı fiyatla senelerce aile konutu olarak kullandıkları daireyi satın aldığından iyi niyet iddiasında olmadığını, bu sebeple Ünye Burunucu mahallesi 290 ada 22 parsel 14 bağımsız bölüm kat 2 de tapuda kayıtlı taşınmazın tapu kaydı iptal edilerek Mustafa Otuzbiroğlu adına aile konutu şerhi konulmak suretiyle tescilini talep ve dava etmiştir....