Mahkemece, küresel kriz öncesi borca batık duruma düşen şirketin sermaye artırımı sağlamadan borca batıklıktan kurtulmasının mümkün olmadığı, iyileştirme projesinin dayanağı olan soda tesislerinin satışının gerçekleşmediği, arttırılan sermayenin ödenmediği, şirket ortağının ipotekli taşınmazının satışının sermaye artırımı olarak kabul edilemeyeceği, zira şirketin acilen nakit girişine ihtiyacı bulunduğu, ipotek alacaklısına giden paranın bu ihtiyacı karşılayamayacağı, şirketin ticari defterleri ile harcama belgelerini defalarca şirket vekiline tebliğ edilmesine rağmen kayyımlara vermediği, dolayısıyla kayyımın denetiminden kaçınıldığı, şirketin faaliyet gösterdiği yerin bir bölümünün satıldığı, diğer bir bölümünün kiraya verildiği, bu işlemlerde kayyıma bilgi verilmediği, şirketin faaliyette bulunmadığı, kazanç sağlamadığı sürece borçlarını ödeyemeyeceğinin açık olduğu belirtilerek iflasın ertelenmesi talebinin reddine, şirketin iflasına karar verilmiş, hüküm dilekçi şirket vekili tarafından...
sonrasında ... çocuğun 1 yıl 18 ay hapis cezası ile cezalandırılması yerine 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, bu ceza miktarı üzerinden TCK’nin 87/1-c maddesi uyarınca bir kat artırımı ile 3 yıl 36 ay hapis cezası ile cezalandırılması yerine 4 yıl 12 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi suretiyle hesaplama hatası yapılması, Bozmayı gerektirmiş, ... çocuk müdafii ile o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerle, 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 03.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
yapılmasının hukuka aykırılık teşkil ettiğini, konkordato talebi kabul edilen şirketin sermaye artırımı yapabilmesi için konkordato projesinde sermaye artırımı yapılacağının belirtilmesi ve genel kurul kararının konkordato komiserlerince onaylanması şartının birlikte gerçekleşmesinin gerektiğini iddia ederek, öncelikle davalı şirketin 20.07.2022 tarihli olağanüstü genel kurulu kararının yürütülmesinin durdurulmasına, davalı şirketin 20.07.2022 tarihli olağanüstü genel kurulun iptal edilmesine, butlanına karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın , şirket sermaye artırımı bedelinden kaynaklanması nedeni ile kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 11.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 11.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 21/12/2022 NUMARASI : 2022/518 ESAS - 2022/858 KARAR DAVA KONUSU : afakasının Artı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı asil dava dilekçesinde özetle; davalı ile Eskişehir 3. Aile mahkemesi'nin 2015/900 Esas, 2016/218 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, yararına aylık 500 TL yoksulluk nafakasına karar verildiğini, nafakanın günün ekonomik koşullarına göre 3.000 TL'ye artırılmasını istemiştir. Davalı vekili davanın reddini istemiştir....
Yasa kapsamında matrah artırımına engel olmadığı ve bir ay içerisinde matrah artırımı talebinde bulunabileceklerinin bildirildiği, davacı tarafından, 17/03/2021 ve 18/03/2021 tarihlerinde matrah artırımı beyanlarını ve başkaca bir tarhiyat yapılmaması ve yapılan tarhiyatın kaldırılması gerektiğini içeren başvurular yapıldığı, idare tarafından 24/03/2021 tarihli yazı ile matrah artırımlarına ilişkin tahakkukların yapıldığı ancak incelemeye dayanan tarhiyatların kaldırılmasının mümkün olmadığının bildirildiği olayda, davacının, davalı idareye başvurusu üzerine 7143 sayılı Kanun kapsamında matrah artırımı hükümlerinden faydalandırıldığının açıkça ifade edildiği, davacının 22/03/2021 tarih ve 83478 sayılı dilekçe ile Söke Vergi Dairesi Müdürlüğüne başvurarak 2016, 2017 yılı katma değer vergisi ve kurumlar vergisi matrahlarını artırdığının görüldüğü, bu durumda; davacının, 7143 sayılı Yasanın 5'inci maddesinin 9'uncu fıkrasına göre başvuruda bulunarak, aynı Kanun'un 5'inci maddesinin 3'üncü...
engel olmadığı ve bir ay içerisinde matrah artırımı talebinde bulunabileceklerinin bildirildiği, davacı tarafından, 17/03/2021 ve 18/03/2021 tarihlerinde matrah artırımı beyanlarını ve başkaca bir tarhiyat yapılmaması ve yapılan tarhiyatın kaldırılması gerektiğini içeren başvurular yapıldığı, idare tarafından 24/03/2021 tarihli yazı ile matrah artırımlarına ilişkin tahakkukların yapıldığı ancak incelemeye dayanan tarhiyatların kaldırılmasının mümkün olmadığının bildirildiği olayda, davacının, davalı idareye başvurusu üzerine 7143 sayılı Kanun kapsamında matrah artırımı hükümlerinden faydalandırıldığının açıkça ifade edildiği, davacının 22/03/2021 tarih ve 83478 sayılı dilekçe ile Söke Vergi Dairesi Müdürlüğüne başvurarak 2016, 2017 yılı katma değer vergisi ve kurumlar vergisi matrahlarını artırdığının görüldüğü, bu durumda; davacının, 7143 sayılı Yasanın 5'inci maddesinin 9'uncu fıkrasına göre başvuruda bulunarak, aynı Kanun'un 5'inci maddesinin 3'üncü fıkrası kapsamında şartları yerine...
Bu durumda, talep edilen 1.000 TL miktarı tüm alacak kalemleri için eşit oranda paylaştırıp, kıdem tazminatı dışındaki kabule konu talepler bakımından dava dilekçesi ile istenen miktar bakımından dava, talep artırımı (ıslah) ile artırılan miktar bakımından ise talep artırımı (ıslah) tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken, tamamına dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi hatalıdır. F) SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 10/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı tarafından aylık 400 TL iştirak nafakasının aylık 1200 TL ye yükseltilmesi, aylık 550 TL yoksulluk nafakasının aylık 1200 TL ye yükseltilmesi talep edilmiş, mahkeme tarafından iştirak nafakasının aylık 500 TL artırımı ile aylık 900 TL ye yoksulluk nafakasının aylık 650 TL artırımı ile aylık 1200 TL sına yükseltilmesine hükmedilmiş, karar davalı tarafından istinaf edilmiştir. Kabul edilen nafaka artırım miktarı yıllık 8.000,00 TL nin altında olduğundan ( yoksulluk için 650*12=7800 TL iştirak nafakası için 500*12=6000 TL) karar davalı açısından HMK'nın 341/4. maddesi hükmü gereği kesin niteliktedir. HMK'nın 346. maddesi gereğince kesin olan karara karşı istinaf dilekçesi ilk derece mahkemesince reddedilebileceği gibi 352. madde gereğince Bölge Adliye mahkemesince de istinaf isteminin reddine karar verilebilir....
K.. müdafii ile n temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 1412 sayılı CMK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılıklar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, aynı Kanun'un 322. maddesi uyarınca; sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK nın 116/1. maddesine göre belirlenen 6 ay hapis cezasının aynı Kanunun 119/1-c maddesi ile bir kat artırımı sonucu belirlenen 1 yıl ibaresinin çıkarılarak 12 ay yazılması, 43. maddesi ile 1/4 oranında artırımı ile belirlenen 1 yıl 3 ay ibaresinin çıkarılarak yerine 15 ay yazılmasına; hüküm fıkralarından 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili kısımlar çıkarılarak yerlerine “sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'nın 53/1, 2, 3. maddesinin uygulanmasına” yazılmasına; karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20/01/2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi....