Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

YARGILAMA SÜRECİ: Dava konusu istem: İstanbul İl Özel İdaresi İstanbul Proje Koordinasyon Birimi tarafından ihaleye çıkarılıp davacı tarafından üstlenilen Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin, İstanbul Sismik Riskin Azaltılması ve Acil Durum Hazırlık Projesi ( İSMEP ) kapsamında deprem riski nedeniyle yeniden yapımı işinde hakediş ödemesi üzerinden tahsil edilen 799.186,00-TL damga vergisinin iadesine yönelik düzeltme şikayet başvurusunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali ve ödenen tutarın yasal faiziyle iadesi istemine ilişkindir....

    Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması veya azaltılması istemine ilişkindir. 6763 sayılı yasanın 41. maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Parasal sınırların arttırılmasına ilişkin 6763 sayılı Yasanın 44. maddesi ile değişik Ek-1. Maddesi uyarınca 01.01.2021 tarihi itibariyle Hukuk Muhakemeleri Kanunun 341. maddesindeki parasal sınır 5.880,00- TL olmuştur. Somut olayda; kaldırılması veya azaltılması istenen yoksulluk nafakasının yıllık miktarı (300x12=3.600 TL) olup karar tarihi itibariyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341. maddesi uyarınca belirlenen parasal sınırın altında kalmakta olup karar kesin niteliktedir....

    TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü: İNCELEME VE GEREKÇE : Dava konusu tahakkuka esas alınan davadan zararın azaltılması işleminin iptaline dair Mahkemelerinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı Danıştay Dördüncü Dairesinin 24/12/2018 gün ve E:2016/13379, K:2018/14698 sayılı kararı ile bozulduğu görüldüğünden, sözü edilen bozma kararı dikkate alınarak dava konusu uyuşmazlıkta da yeni bir karar verilmesi gerekmektedir....

      gerekçesi ile; "Davacının velayetin değiştirilmesi, iştirak nafakasının kaldırılması veya azaltılması talebinin REDDİNE,"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı erkek vekili, davanın kabulü gerektiğini ileri sürmek suretiyle hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı kadın istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması/azaltılması istemine ilişkindir. Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı erkeğin tüm istinaf istemlerinin HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

      Mahkemece,iddia,savunma,toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, iptali istenen ortaklar kurulu kararının tescil ve ilan edildiği, sermayenin azaltılması usulünün TTK'nında düzenlendiği, ortaklar arasında sermayenin azaltılması hususunda bir ihtilaf bulunmadığından bu yolla sermaye azaltımına gidilebileceği, dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığı, kaldı ki bu şekilde karar verilmesinin davalı şirketle iş yapan iyiniyetli üçüncü kişileri zarara da uğratabileceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, limited şirket otaklar kurulu kararının iptali istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, dava şirket aleyhine açılmıştır. Şirketi idare yetkisine sahip ortaklar da dahil olmak üzere tüm ortaklar davacı konumunda olup, şirketin ortaklar dışından atanmış bir yetkilisi bulunmamaktadır. Dava dilekçesi ise aynı zamanda şirket yetkilisi olan davacı ...'a tebliğ olunmuştur....

        Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile Mahkemesi sıfatıyla) 2009/65 esas ve 2011/26 karar sayılı ilamıyla hükmolunan TMK'nun 197. maddesinden kaynaklanan tedbir nafakasının kaldırılmasını ya da azaltılmasını da dava etmiş, mahkemece tarafların boşanmalarına, kadın yararına maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına ve tedbir nafakasının azaltılması yönünden de davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, işbu hüküm davalı kadının temyizi üzerine, Dairemizin 19.01.2016 gün ve 2015/9493 esas, 2016/951 karar sayılı ilamı ile, hüküm velayet ve tazminat miktarları yönünden onanmış ancak erkeğin tedbir nafakasının kaldırılması ya da azaltılması talebi hakkında nispi harç yatırılmadığından ve harç yatırılmadan işin esasına girilemeyeceğinden bahisle sadece bu yönden bozulmuştur....

          Ancak, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olduğundan, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır. ./.. -2- O halde; nafakanın kaldırılması isteminin aynı zamanda nafakanın azaltılması istemini de kapsadığı gözetilerek, davalının aylık düzenli olarak elde ettiği gelirin davalıyı yoksulluktan tamamen kurtarmadığı, ancak mali durumunu olumlu yönde değiştirdiği dikkate alındığında nafakada hakkaniyete uygun bir oranda indirim yapılması gerekirken davanın tümden reddine karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İştirak Nafakasının Artırılması - Kişisel İlişkinin Kaldırılması Veya Azaltılması ile Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı anne tarafından kişisel ilişki süresi, iştirak nafakası miktarı yönünden; davalı-davacı baba tarafından ise karşı davanın reddi, kişisel ilişkinin azaltılması ve iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, tarafların ortak çocukları 2006 doğumlu ....'nin velayeti boşanma kararı ile birlikte anneye bırakılmıştır....

              Ancak, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi azaltılması talebini de içermekte olduğundan, bu durum somut olayda dikkate alınmalıdır. O halde; çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, nafakanın kaldırılması isteminin aynı zamanda nafakanın azaltılması istemini de kapsadığı gözetilerek, davalının aylık düzenli olarak elde ettiği gelirin davalıyı yoksulluktan tamamen kurtarmadığı; ancak ekonomik durumunu olumlu yönde değiştirdiği dikkate alınmalıdır. Açıklanan nedenle, yoksulluk nafakasında hakkaniyete uygun bir miktarda indirim yapılması gerekirken davanın tamamen kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

                AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 20/09/2021 NUMARASI : 2021/458 ESAS - 2021/1095 KARAR DAVA KONUSU : İştirak Nafakasının Azaltılması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında, taraflarca istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü....

                UYAP Entegrasyonu