ise uygun bir teminat karşılığında; davalı şirketin devri/tasfiyesi veya ortaklık yapısının değiştirilmesinin önlenmesi amacıyla davalı şirketin dava sonuçlanıncaya kadar üçüncü kişilere devrinin önlenmesi amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve bu hususta Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılmasını, aynı zamanda davalı şirketin dava konusu adi ortaklığın mal varlığını azaltıcı veya ortadan kaldırıcı iş ve işlemleri yapmaması, tasfiyenin yasal koşullara uygun ve sağlıklı yapılması, tasfiye bilançosunun çıkarılması ve yargılama süreci boyunca şirket gelir ve mallarının 3.kişilere devir ve temlikinin ya da yine şirket gelir ve mallarının kaçırılması durumlarına istinaden tasfiye memuru atanıncaya kadar tedbiren adi ortaklığa ivedi olarak onay veya denetim kayyımı atanmasına karar verilmesini talep etmiştir....
otele ait işyerini komple eşyası ve demirbaşları ile birlikte kiraladıklarını, davalının kira sözleşmesine müteselsil kefil olduğunu, 04/09/2014 tarihinde LaPiKe unvanlı işyerini açtıklarını, Türk Patent Enstitüsünde tescil ettirdiklerini, geçen zaman içinde adi ortaklığa ait işletmenin gelirinin düştüğünü, kira, vergi ve çalışanlara ait SGK prim borçlarını ödeyemez hale geldiklerini, 31/11/2019 tarihinde adi ortaklığı bitirme kararı aldıklarını, davacının tüm çağrılarına rağmen davalının adi ortaklığın tasfiyesi için gelmediğini, adi ortaklık sonra erdikten sonra da davacının hiç aktifi olmayan adi ortaklığa ait kira, işçi ücretleri, işletme tedarikçilerine ait toplam 82.820,00 TL tutarı kendi cebinden ödediğini, davacı adına kayıtlı adi ortaklığa ait 128.223,72 TL vergi borcu, 315.406,44 TL prim borcu ve 140.800,64 TL gecikme zammı borcu bulunduğunu, 31/08/2020 tarihinde davacı tarafından davalıya noter aracılığıyla adi ortaklığın tasfiyesi ve mevcut borçların ödenmesi için bir araya...
O halde açıklanan tüm bu nedenlerle, adi ortaklığın tasfiyesi için mahkemece, öncelikle kurulduğu tarihten itibaren ortaklığın tüm muhasebesi ile ilgili defterler ve bu defterlerin dayanağı olan belge ve faturaların ibrazı sağlanmalı, eldeki değerler belirlenerek bunlar ortaklığın aktifinde dikkate alınmalı, yönetici ortak olduğu anlaşılan davalıdan yapılan tüm ... ve harcamalara ilişkin bedeller ile, gerekli görülecek diğer hususlar konusunda hesap listesi istenilmeli, hesap listesinin verilmemesi halinde yönetici ortağın hesap vermekten kaçınmış sayılacağı kabul edilmeli, hesap listesinin verilmesi halinde ise, hesapta uyuşmazlık çıktığı takdirde taraflardan delilleri sorularak toplanmalı, bu şekilde belirlenen mal varlığının ne şekilde tasfiye edileceği yine taraflardan sorulmalı, taraflar tasfiyede anlaştıkları takdirde ona göre karar verilmeli, taraflar tasfiye konusunda anlaşamadıkları takdirde ise, ortaklığa ait tüm gelir gider hesabı çıkarıldıktan, ortaklığın tüm aktif ve pasifi...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, adi ortaklığın tasfiyesi istemine ilişkin bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 31.01.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Bunun dışında; taraflar arasında adi ortaklık ilişkisi bulunduğu hususu ihtilafsız olup, davacı bu dava ile tasfiye payı alacağı ve kâr payını talep etmektedir, bu istek adi ortaklığın fesih ve tasfiye isteğini de kapsar. Buna göre mahkemece, uyuşmazlığın TBK.nun 520 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir(...) Bütün bu açıklamalar ışığında, dosya kapsamından anlaşıldığı üzere taraflar arasında geçerli bir adi ortaklık ilişkisinin kurulduğunun kabulü zorunlu olup, uyuşmazlığın yukarıda açıklanan ve maddeler halinde belirtilen sıra ve yöntem izlenerek çözümlenmesi gerekirken, mahkemece, değinilen bu yönler dikkate alınmadan eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir." gerekçesi ile bozulmuştur....
Adi ortaklığın tasfiyesi esnasında maddi değeri olan unsurların yanında, bazı gayri maddi unsurların da dikkate alınması zorunludur. Firma adının ( işletme adı ) ticari değeri var ise, bunun da ortaklığın tasfiyesinde dikkate alınması gerekmektedir. (... .... HD, ........1981,E.1981/1032, K.1981/2623) Somut olayda; taraflar arasında imzalanan ....09.1998 tarihli Adi Ortaklık Sözleşmesi bulunduğu, davacı ...'in adi ortaklıktaki hissesinin % 49, davalı ...'in adi ortaklıktaki hissesinin % 51 olduğu, adi ortaklığa konu cam ve dekorasyon işinin ".........." ünvanı altında yapıldığı anlaşılmaktadır. Adi ortaklık nedeniyle işletmenin ticaret ünvanı bulunmasa da bir işletme adı vardır. Bir işletmenin, işletme adının işletmenin değerine tesiri ticari hayatta bilinen bir gerçektir....
Tüm dosya kapsamından taraflar arasında 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 620 ve devamı maddelerinde (818 sayılı BK.nun 520 ve devamı maddelerinde) düzenlenen adi ortaklık ilişkisinin bulunduğu anlaşılmaktadır ki, bu husus mahkemenin de taktirindedir. Davacı, davalı ile aralarında, 15.04.2014 tarihinde adi ortaklık ilişkisi kurulduğunu ancak davalının ortaklıktan kaynaklanan hesap verme borcunu ihlal ettiğini ve ortaklar arasındaki güven ilişkisini zedelediğini ileri sürerek adi ortaklığın fesih ve tasfiye ile koyduğu sermaye payının iadesini talep emiş olmakla, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; adi ortaklığın tasfiyesi hükümleri (TBK'nun 620 ve devamı maddeleri) gereğince ve 642.maddelerindeki tasfiye hükümlerinin somut olaya uygulanması suretiyle çözümlenmesi gerekmektedir. Adi ortaklık sözleşmesi, iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. (TBK. 620/1 md.)...
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE; Dava, adi ortaklığın feshi ile tasfiyesi ve adi ortaklık sözleşmelerine dayalı alacak davasıdır. Bilindiği üzere Asliye Mahkemeleri, Asliye Hukuk ve Asliye Ticaret Mahkemeleri olarak ikiye ayrılır. Asliye Ticaret Mahkemeleri, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevine giren ticari davaların çözümlendiği mahkemelerdir. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin görevine giren işler dışında kalan tüm uyuşmazlıklar Asliye Hukuk Mahkemesi'nce çözümlenir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, taraflar arasındaki adi ortaklık sonucu edinilen taşınmazlar nedeniyle adi ortaklığın tasfiyesi istemine ilişkin olup, mahkemece de bu yönde hüküm kurulmuştur. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarihli ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca, davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 7. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 06.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu dosyada da ... adi ortaklık hissesine mahsuben alacak isteminde bulunmuş, ölümü üzerine dava mirasçıları tarafından sürdürülmüştür. ... ile ... arasındaki adi ortaklığın feshinin Didim Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1996/231 E. 1998/105 K. sayılı dosyasında dava konusu yapıldığı, mahkemece adi ortaklık sözleşmesinin feshine karar verildiği, bu kararın da temyiz edilmeksizin kesinleştiği belirlenmiştir. Adi ortaklık ilişkisinin sona erdirilmesine ilişkin Didim Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1996/231 E. 1998/105 K. sayılı dava dosyasında ... adi ortaklık payı hakkında istekte bulunmadığından bu dava açılmış ve dava dilekçesinde adi ortaklık hissesine mahsuben alacak isteminde bulunulduğu açık şekilde bildirilmiştir....