KARŞI OY YAZISI Taraflar arasında düzenlenen 24/04/2012 tarihli sözleşme ile bir adi ortaklık kurulduğu, buna göre davacının adi ortaklığa nakit para, davalının da otobüsün mülkiyetini sermaye olarak koyduğu ve adi ortaklığın herhangi bir resmi şekil şartına bağlı olmadığı (TBK md. 620) anlaşıldığına göre, tarafların ortaya koydukları sermaye ve yaptıkları ödemeler de dikkate alınarak adi ortaklığın tasfiyesi yoluna gidilmesi gerekirken, bir ortağın sermaye borcu olarak koyduğu otobüsün mülkiyetinin devri konusunda KTK'nin 20/1 maddesinde öngörülen şekil şartına uymaması nedeniyle adi ortaklığın geçersiz sayılmasının usul ve yasaya aykırı olduğu düşüncesiyle çoğunluk görüşüne katılmıyorum.17/10/2019...
Fesih ve tasfiye edilmeyen adi ortaklıkta da zamanaşımı süresi başlamaz. Eş söyleşiyle, zamanaşımı süresi ancak fesih ve tasfiye anında başlar. Dava konusu olayda, ortaklık konusunu oluşturan ... 28.2.2002 tarihinde tamamlanmış ise de, taraflar arasındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiye edildiği iddia ve ispat edilemediği için zamanaşımı süresi henüz başlamamıştır ve bu nedenle olayda zamanaşımı süresinin dolduğundan da söz edilemez. Taraflar arasında adi ortaklık ilişkisi kurulup, ortaklık konusu işte gerçekleştirildiğine göre, tasfiyeninde bizzat mahkemece yaptırılması gerekir. Ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir. BK.nun 538.maddesinde belirtildiği gibi tasfiye bütün mal varlığının belirlenip ortaklarının birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan ... tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sona erdirilmesi, malların paylaşılması yada satış yoluyla elden çıkarılmasıdır....
Davalının istinaf başvurusu yönünden yapılan değerlendirmede; Asıl ve karşı dava; adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi ile adi ortaklıktan kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Davalı-karşı tarafın cevap dilekçesinde, davacıların adi ortaklıktan önce üzerilerine hiçbir mal varlığı olmadığı, tüm mal varlıklarını adi ortaklık sonrası elde ettiklerini beyanla davacı-karşı davalının tüm mal varlığının araştırılmasını ve müvekkilinin payına düşen miktarın ödenmesini, adi ortaklığın aktif ve pasiflerinin belirlenmesini talep etmiş olmakla, adi ortaklığa ait mal varlığının,buna göre tarafların hak ve alacakları ile borçlarının tespiti ve sağlıklı yargılama yapılması açısından davacının-karşı davalının adi ortaklığa ait olduğu ileri sürülen malvarlığı üzerine de tedbir tesis edilmesi gerekir....
Gıda adi ortaklığına ortak olduğunun tespitine, taraflar arasındaki adi ortaklığın feshine ve tasfiyesine, davacının tasfiye alacağı olarak 11.531,13 TL'nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine ilişkindir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Türk Borçlar Kanunu'nun 620.maddesi “Adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. Bir ortaklık, kanunla düzenlenmiş ortaklıkların ayırt edici niteliklerini taşımıyorsa, bu bölüm hükümlerine tabi adi ortaklık sayılır.” şeklinde düzenlenmiş olup bu madde uyarınca sermaye koyma yükümlülüğü emredici bir niteliğe sahiptir....
Hukuk Dairesi Kararı, Kesin Hakkediş Raporu, SGK İlişiksizlik Belgesi, Kesin Kabul Tutanağı ve Teminat Mektubu Listesinin bulunduğu, Yukarıda belirlenen tespitler kapsamında, adi ortaklığın sonra ermesine ilişkin Türk Borçlar Kanunu'nun 639 ve 640. madde hükümleri somut adi ortaklık bakımından değerlendirildiğinde, taraflar arasında imzalanan hisse devir ve ibra protokolleri uyarınca Adi Ortaklığın yasal düzenlemelere uygun olarak tasfiyesi şartlarının bulunduğu, taraflar arasında kurulan adi ortaklığın 31.12.2021 tarihli bilançosuna göre Adi ortaklığın aktif toplamının 5.098.999,68 TL olduğu, bunun %95'ine denk gelen 4.845.530,23 TL'nin .......
Davalı birleşen dosya davacı; cevap dilekçesi vermemiş, bilahare, bilirkişi raporu ve davaya beyan dilekçesinde; kendilerinin de adi ortaklığın tasfiyesi için dava açtıklarını, birleştirme talep edeceklerini, adi ortaklığın dağılma sebebinin; davacının hesap vermemesi, tüm birikimleri kendi adına yapması olduğunu ile sürmüştür. Mahkemece; ihtarname tebliğinden sonra tarafların tekrar bir araya gelmedikleri, ortaklığı devam ettirmedikleri, dosyadaki delillere göre de bir araya gelemeyecekleri gerekçe gösterilerek, "Adi ortaklığın feshine" karar verilmiştir....
Her ne kadar, ortaklık adına yapılan masrafların diğer ortaktan tahsili isteminde bulunabilmek için, ortaklığın tasfiyesi gerekmese de; davaya konu adi ortaklığın ihaleye konu işin (belirli bir iş) yapılması amacıyla kurulduğu, işin tamamlanmasıyla birlikte ortaklık amacı elde edilerek ortaklığın sona erdiği, ortaklığın sona ermesinin zorunlu ve kaçınılmaz bir hukuki sonucu olarak da kendiliğinden tasfiye aşamasına girdiği anlaşılmaktadır. Eş söyleyişle, adi ortaklığın fiilen sona ermesinden sonra, ortaklardan birinin mahkemeye başvurarak, ortaklığın kendisi tarafından ödenen borçlarının diğer ortağa düşen kısmını talep etmesi, aynı zamanda ortaklığın tasfiyesi istemini de kapsamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlık, adi ortaklığın tasfiyesi sırasında adi ortaklığa konu araçlar üzerinden gelir kaybı istemine ilişkin olup, Yargıtay Kanununun 14.maddesi taşınmazlara ilişkin işgal tazminatı davalarına ilişkin olup, iş bu davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 20.9.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı, davalıya verdiği borç para, ortaklığa konulan sermaye ve yaptığı masraflar ile kar payı yönünden davalılar tarafından hesaplanan miktardan daha fazla olduğu ve herhangi bir ödemenin de olmadığını ileri sürerek ortaklığın tasfiyesini talep etmiştir. Adi ortaklığın ne şekilde sona ereceği B.K.' nun 535. maddesinde, tasfiyenin nasıl ve kimler tarafından yapılacağı da B.K.' nun 538. ve devamı maddelerinde gösterilmiştir. B.K.nun 535/7. madde ve bendi gereğince mahkemece adi ortaklığın feshine karar verildiğinde ortaklığın mal varlığının ne şekilde tasfiye edileceği karar yerinde gösterilmelidir. Tasfiyenin B.K.' nun 538. ve devamı maddeleri gereğince yapılması için mahkemece öncelikle tarafların tasfiye hususunda anlaşıp anlaşamadıkları tesbit edilmeli, tasfiyede anlaştıkları takdirde ona göre karar verilmelidir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, adi ortaklığın tespiti istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 106 ncı maddesi, 2. Dairemizin aynı konuda vermiş olduğu 02.02.2016 tarihli ve 2015/9698 E., 2016/1150 K. ve 12.10.2023 tarihli ve 2023/752 E., 2023/2675 K. sayılı ilamları. 3. Değerlendirme Somut uyuşmazlıkta; davacı, işbu davayı açmakta hukuki korunmaya değer güncel bir yararı bulunduğunu iddia ve ispat etmiş değildir....