Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; davaya konu adi ortaklığın ticari işletme ile ilgili olduğu, dolayısıyla adi ortaklığın sona erdiğinin tespitine ve tasfiyesine ilişkin uyuşmazlığın, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4/1. maddesine göre, Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılmasının gerektiğinden bahisle, dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, adi ortaklığın fesholunduğunun tespiti ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Bilindiği üzere, adi ortaklık; iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir(TBK. 620/1 md.)....

    Davacılar, ortak işletilen büfelerin geliri ile elde edilen gayrimenkul ve menkul malların tespiti ile tasfiyesi istemiyle eldeki davayı açmıştır.Davalı ... davayı kabul etmiş, diğer davalılarda reddini savunmuşlardır.HUMK.nun 76. maddesi uyarınca Davada maddi olguların açıklanması 2010/17703 2011/6947 taraflara, ileri sürülen maddi olguların hukuki nitelendirilmesi ve uygulanacak yasa maddelerinin tespit edilmesi ise ... ait bir görevdir. Davadaki ileri sürülüşe göre, davacılar tarafından varlığı iddia edilen sözleşme, Borçlar Kanununun 520 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık sözleşmesi olup, uyuşmazlığın da adi ortaklık hükümlerine göre çözümlenmesi gereklidir. Borçlar Kanununun adi ortaklığa ilişkin 520 ve onu izleyen maddeleri gereğince adi ortaklığın kurulabilmesi için yazılı şekil gerekli olmayıp, adi ortaklık sözleşmesi sözlü olarak da yapılabilir....

      Mahkemece, adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine, asıl davada davadan önce ve sonra yapılan tespitlerdeki adi ortaklığa ait malların mevcut olmadığı, elden çıkıp kullanılmaz hale geldiği anlaşıldığından ve bu nedenle aynen taksimi mümkün olmadığından adi ortaklığa ait mevcut mallardan ortaklık karı ve sabit kıymetlerden taleple bağlı 2008/8657-2009/734 kalınarak 21.08.2003 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda davacı hissesine düşen 397,32 TL nin davalı ...’tan tahsiline,birleşen davada adi ortaklığın tasfiyesi ile ilgili olarak stok mal bedelinden davacı hissesine düşen 443,10 TL nin taleple bağlı kalınarak faizi ile davalı ... tahsiline ,diğer Ölü davalı ... un ortaklıktaki hisseleri davalı ... a devredildiğinden mirasçıları aleyhine açılan davanın husumet nedeni ile reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

        Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında gizli adi ortaklık sözleşmesi olduğunun iddia edildiği, gizli ortaklığın davacının kendine ait işletmesi ile doğrudan bağlantısının bulunmadığı, bu nedenle ticaret mahkemesinin de bu davada görevli olamayacağı, kaldı ki davanın adi ortaklığın tasfiyesi niteliğinde olduğu ve TBK’nın 620. maddesinden kaynaklandığı için ticaret mahkemesinin mutlak olarak görev alanı içine de girmediği, bu durumda davanın Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevi kapsamında bulunduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemine ilişkin olup, mahkemece, yazılı şekilde taraflar arasındaki uyuşmazlıkta Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir....

          Ortak tarafından ileri sürülen sebebin, ortaklığın sona erdirilmesine olanak sağlayacak derecede haklı olup olmadığının belirlenmesi mahkemenin takdirindedir. Ayrıca fesih talebinin mutlaka fesih istenmesi şeklinde açıkça olması zorunluluğu yoktur. Örneğin ortağın, ortaklığa getirdiği sermayenin iadesini istemesi, ortaklığın feshi ve tasfiyesi istemini de kapsamaktadır. Adi ortaklığın sona ermesi ile birlikte ortaklık tasfiye aşamasına girer. Ortaklar arasındaki hukuki bağ, tasfiye tamamlanmadan ortadan kalkmış kabul edilemez. Tasfiye, ortaklar arasındaki ortaklık ilişkisinin tamamen sona erdirilmesine yönelik kanuni bir usuldür. Tasfiye ile artık ortaklık malvarlığı para haline dönüştürülecek, borçlar ödenecek, sermaye değerleri ortaklara iade edilecek ve geri kalan meblağ ortaklar arasında kar ve zararın paylaşılması esasına göre dağıtılacaktır. Adi ortaklığın tasfiyesi ya tarafların anlaşması suretiyle ya da bizzat mahkemece yapılır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Asıl davada takibe konu bononun sahteliği iddiası ile menfi tespit istenilmekte; birleşen davada ise, adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi talep edilmektedir. Mahkemece, birleşen davada açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Bu itibarla adi ortaklığın feshi ve tasfiyesinin uyuşmazlık konusu olmamasına göre inceleme görevi Yargıtay 19.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 19.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 26.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              in davalı hariç diğer mirasçılarının miras paylarını satın aldığını, bu iş yerinde sadece davacı ve davalının ortak olarak kaldığını, davacının hissesinin %90,62, davalının hissesinin %9,38 olduğunu, tarafların müşterek murisinin ölümü ile taraflar arasında ortaklığın sürdürülmesi konusunda bir irade oluşmadığı gibi, bu adi ortaklığın sürdürülmesi konusunda taraflar arasında görüş ayrılığı da oluştuğunu, ortak hareket edemediklerini, adi ortaklığın haklı sebeplerle sona erdirilmesi şartlarının oluştuğunu beyan ederek, taraflar arasındaki adi ortaklığın tasfiyesine, tasfiye sonunda davalı hissesine isabet edecek bir bedel tespit edilmesi halinde davacı tarafından davalıya ödenmesi kaydıyla bu ortaklıktaki davalının hissesinin davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Açılan dava Konya ....

                Bu durumda da adi ortaklığın haklı nedene dayalı olarak fesh edildiği ve davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerekir....

                Bu durumda da adi ortaklığın haklı nedene dayalı olarak fesh edildiği ve davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerekir....

                İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile; TBK 639 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklığın haklı sebeple fesih ve tasfiyesi ile tasfiye payının ödenmesi adi ortaklığın konusunu teşkil eden inşaat sözleşmesi uyarınca elde edilen bağımsız bölümlerin adi ortaklık kapsamında el birliği mülkiyetinin korunarak tasfiye payı oranında taşınmazların taraflara devri, adi ortaklığa verilen---- tasfiyede dikkate alınarak davacıya ödenmesi, kar paylarının hesaplanıp ödenmesi istemlerine ilişkindir....

                  UYAP Entegrasyonu