Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi istemine ilişkindir. ... 7. Asliye Ticaret Mahkemesince, uyuşmazlığın adi ortaklığın feshi istemine ilişkin olduğu, tarafların tacir olmadığı ve uyuşmazlığın ticari işletmeyi de ilgilendirmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 21. Asliye Hukuk Mahkemesince; somut olayda davalıların ticari şirketler olup, bir araya gelerek adi ortaklık kurdukları, adi ortaklığın ticari işletme niteliğinde bulunduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 6102 sayılı TTK'nın 5/1. maddesi uyarınca, ticari davalara bakmak görevi, asliye ticaret mahkemesine aittir. Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır....
Adi ortaklık sözleşmesi, iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. (TBK. 620/1 md.) Adi ortaklık ilişkisi, TBK'nın 639.maddesinde sayılan sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesi ile sona erer. Bu şekilde ortaklığın sona ermesinin başlıca iki sonucu ortaya çıkar. Bunlardan ilki, yöneticilerin görevlerinin sona ermesi, diğeri de ortaklığın tasfiyesidir. Tasfiye, ortaklığın bütün malvarlığının belirlenip, ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sonlandırılması, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır. Diğer bir anlatımla tasfiye, ilgili tasfiye memuru tarafından yapılacak olan bir arıtma işlemi olup; hesap ve işlemlerin incelenip, bir bilanço düzenlenerek, ortaklığın aktif ve pasifi arasındaki farkı ortaya koymaktır....
Bu durumda da adi ortaklığın haklı nedene dayalı olarak fesh edildiği ve davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerekir....
Bu durumda da adi ortaklığın haklı nedene dayalı olarak fesh edildiği ve davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerekir....
Sonuç olarak, tarafların Rümeysa Giyim isimli giyim perakende satış mağazasını işletmek üzere 06.05.2016 tarihinden itibaren süresiz adi ortaklık oluşturduklarının sabit olduğu; bu ortaklığın sona erdiği tarih itibariyle ortaklığın tüm malvarlığının (aktif ve pasifi ile birlikte) belirlenmelisi için taraflardan ortaklık hesabını gösterir hesap istenmiş, tarafların sunmuş oldukları belgeler, tüm dosya kapsamı ve özelilikle taraflarca akdedilmiş adi ortaklık sözleşmesi nazara alınarak bilirkişi tarafından tanzim edilen tasfiye bilançosunun ihtilafı giderici, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşıldığından tasfiye bilançosuna göre aşağıdaki biçimde davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.1- Davanın KABULÜ ile, tarafların arasındaki adi ortaklığın feshi ile kar ve tasfiye alacağı olan 163.707,60 TL nin dava tarihi itibariyle işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, *** ..." şeklinde karar verilmiştir....
Bozmaya uyan mahkemece; 26/08/2021 tarihli ek tasfiye raporu hükme esas alınarak, davalılar arasında kurulan adi ortaklığın ihale ile yüklenilen ortaklığa konu işin tamamlanmasıyla birlikte 08/08/2012 tarihinde sona erdiği, ortaklığın sona ermesiyle birlikte tasfiye aşamasına girdiği, adi ortaklıkta ortağın kişisel alacaklılarının ancak borçlu ortağın şirketteki kar payını ya da ortaklığın tasfiyesi halinde tasfiye payını haczettirebileceği, tasfiye raporu ile ortaklardan davalı ...’ın tasfiye payı alacağının 22.210,19 TL, takip borçlusu davalı şirketin tasfiye payı alacağının ise 21.339,20 TL olarak belirlendiği, davaya konu edilen alacak miktarının 62.647 TL olduğu gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, adi ortaklığın tasfiyesi ile ortaklardan davalı ...’ın tasfiye payı alacağının 22.210,19 TL, davalı .... Sos. Hizm. İnş. Turizm Tic. Ltd. Şti.nin tasfiye payı alacağının 21.339,20 TL olduğunun tespitine, 21.339,20 TL alacağın davalı .... Sos. Hizm. İnş. Turizm Tic. Ltd....
Böylece, adi ortaklığın ilk faaliyet gösterdiği dükkana verilen zararın tazminine ilişkin ortaklık borcunun, taraflar aleyhine yapılan icra takibinde davacı tarafından tümüyle ödendiği sabittir. Ne var ki bu ödeme yapıldığı esnada taraflar, halen ilk kurdukları ve sonrasında ...'da devam ettirdikleri adi ortaklığı tasfiye etmemiş, bu ödemeden sonra Temmuz 2007 itibariyle ortaklığı feshederek davacıya devretmişlerdir. Tasfiye ve Devir sözleşmesi başlıklı yazılı anlaşmaya göre de, ...'da bulunan fırın işletmesinin "...-... Ortaklığı" olarak 2005 yılına kadar birlikte işletildiği sonrasında bu yerin ... tarafından işletildiği belirtilmiş, ortaklık feshedilmiş, ortaklığa ait tüm ortak mallar ve haklar ...'ya devredilmiş, bu devir nedeniyle ...'in ...'dan "hiçbir hak ve alacağı kalmadığı, yine ... tarafından ... 3.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2007/941 D.İşler sayılı tespit işlemine konu edilen hususlardan dolayı da ...'in ...'dan hiçbir hak ve alacağı kalmadığı, ...'...
da söz edilen tutarların adi ortaklığın yasal defter kayıtlarında hangi surette yer aldığı (adi ortaklığın borcunun davacı şahsi parasından mı yoksa adi ortaklığın borcunun adi ortaklık kazancından ödendiği hususu), bu borçların bilançoda ne şekilde yer aldığı, nasıl tasfiye edildiği belirtilmeden sadece borçların ödenmek suretiyle kapatıldığından söz edilmiş olup, değerlendirmeye alınıp alınmadığı anlaşılamadığı, davacıya süre verilerek talebinin belirsiz alacak davası mı yoksa kısmi dava mı odluğunun belirtilmesi gererktiği, mahkemece bahse konu eksiklikler tamamlamadan, davanın esası ile ilgili deliller toplanmadan karar verildiği, belirtilerek; kararın kaldırılmasına karar verilmiştir....
, adi ortaklığın borcu ve alacağının bulunmadığı da tespit edilerek ;ortaklığın sona erdiği tarih itibariyle ortaklığın tüm mal varlığının (aktif ve pasifiyle birlikte) belirlendiği, ortaklara paylaştırılmak üzere son bilanço düzenlendiği , İlk derece mahkemesince adi ortaklığın feshi, tasfiyeye ilişkin hükümler somut olayın özelliğine göre usulünce uygulanarak tasfiye işleminin yapıldığı anlaşılmıştır....
Dava, asıl ve karşı davada, taraflar arasındaki adi ortaklığı haklı nedene dayalı feshi ve katılma alacağı ile cezai şart alacağının tahsili talebine ilişkindir....