Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

BİRLEŞEN DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 8. ATM nin 2018/19 esas sayılı dosyasında ... Havacılık AŞ hakkında ortaklıktan çıkarılması için dava ikame ettiklerini, ancak mahkemece verilen ara karar ile ortaklığın Adi Ortaklık olması sebebiyle taraf teşkilinin sağlanması için ortaklığın diğer ortağı olan ... San. Ve Tic. ...ne iş bu davanın yöneltilmek üzere kendilerine süre verildiğini beyanla ,asıl davadaki hukuki ve maddi sebepler ve talep ileri sürülerek ,davalı şirkete karşı açtığı dava ,asıl dava ile birleştirilmiştir. Mahkemece," bir ortağın fesih bildirimde bulunması, kısıtlanması, iflası, tasfiyedeki payının cebri icra yoluyla paraya çevrilmesi yada ölmesi halleri ortaklıktan çıkma ve çıkarılma halleri olarak öngörülmüştür....

    HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Talepler; davalı şirketin adi ortaklıktan çıkarılması,karşı dava tazminat istemine ilişkindir. Türk Borçlar Kanunu'nun Ortaklıktan Çıkma ve Çıkarılma Başlıklı Madde 633 de ; Bir ortağın fesih bildiriminde bulunması, kısıtlanması, iflası, tasfiyedeki payının cebrî icra yoluyla paraya çevrilmesi veya ölmesi hâlinde, sözleşmede ortaklığın diğer ortaklarla devam edeceğine ilişkin bir hüküm varsa, bu durumlardan biri gerçekleştiğinde, o ortak veya temsilcisi ya da ölen ortağın mirasçısı ortaklıktan çıkabilir veya diğer ortaklar tarafından yazılı olarak yapılacak bir bildirimle ortaklıktan çıkarılabilir. Adi ortaklıktan haklı sebeple ihraç konusunda TBK da özel bir düzenleme yer almamaktadır....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Asıl dava, adi ortaklıktan kaynaklanan tazminat, karşı dava ise adi ortaklığın feshi ve tazminat istemlerine ilişkin olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 20.03.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      Bahse konu maddeye göre, TTK’nin 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Somut olayda, 6100 sayılı HMK’nın 110. maddesiyle düzenleme altına alınan “davaların/taleplerin yığılması” durumu da söz konusu olup, uyuşmazlık, ortaklıktan çıkarma ve karşılığında belirlenen ayrılma payının davacı/karşı davalıya ödenen ayrılma payından mahsubu ile ödenmesi olmak üzere iki ayrı talep içermektedir. Konusu bir miktar paranın ödenmesi olan tahsil davası arabuluculuğa tabi ise de, özü itibarıyla ortaklıktan çıkarma talebine ilişkin dava, konusu bir miktar paranın ödenmesine ilişkin alacak ya da tazminat davası olmadığından arabuluculuğa tabi değildir....

        Davacının, ortaklık sözleşmesi gereğince edimlerini tam olarak yerine getirip getirmediği araştırılıp değerlendirilmeden, yaptığı ödeme oranında zararının karşılanması gerektiği gözardı edilerek, yazılı şekilde davacının alması gereken dairenin dava tarihindeki rayiç bedeli üzerinden hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 3-Borçlar Kanununun 520. ve devamı maddelerine göre, adi ortaklıkta, ortakların birbirlerini ortaklıktan çıkarma hakları bulunmadığından, davalılar ... ve ... tarafından yukarda sözü edilen 30.6.2002 tarihli, diğer davalı ...’ın adi ortaklıktan çıkarılmasına ilişkin olarak verilen kararın geçersiz olduğu, sözü geçen kararın sadece davalı ortak Reşat’ın ortaklığa ilişkin idarecilik yetkilerinin, diğer iki ortak tarafından alınması şeklinde yorumlanabileceği, ortaklığın mahkeme kararı ile fesih ve tasfiyesinin yapılacağı tarihe kadar adi ortaklıktan doğan hak ve yükümlülüklerin devam edeceği kabul edilmelidir....

          Davacının, ortaklık sözleşmesi gereğince edimlerini tam olarak yerine getirip getirmediği araştırılıp değerlendirilmeden, yaptığı ödeme oranında zararının karşılanması gerektiği gözardı edilerek, yazılı şekilde davacının alması gereken dairenin dava tarihindeki rayiç bedeli üzerinden hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 3-Borçlar Kanununun 520. ve devamı maddelerine göre, adi ortaklıkta, ortakların birbirlerini ortaklıktan çıkarma hakları bulunmadığından, davalılar Kadir Koray ve ... tarafından yukarda sözü edilen 30.6.2002 tarihli, diğer davalı ...’ın adi ortaklıktan çıkarılmasına ilişkin olarak verilen kararın geçersiz olduğu, sözü geçen kararın sadece davalı ortak ...’ın ortaklığa ilişkin idarecilik yetkilerinin, diğer iki ortak tarafından alınması şeklinde yorumlanabileceği, ortaklığın mahkeme kararı ile fesih ve tasfiyesinin yapılacağı tarihe kadar adi ortaklıktan doğan hak ve yükümlülüklerin devam edeceği kabul edilmelidir....

            ortaklıktan ayrılan ...’ın adi ortaklığın diğer ortaklarının birinin eşiyle diğer davalı şirketi kurup, başka firma ile su satış sözleşmesi imzaladığını, sonrasında davalı adi ortaklığın diğer ortaklarının davalı ......

              -K A R A R- Davacı vekili, davacının kooperatifin ortaklarından olduğunu, ancak davacının teslim ettiği balın içerisinde antibiyotik madde olduğu belirtilerek davacıya iade edildiğini, bunun üzerine davacının kooperatife teslim ettiği diğer balları da geri aldığını, bu durumun davalıyı zarara uğrattığı gerekçesiyle ortaklıktan ihraç edildiğini, davacının ortaklıktan çıkarılmasının asıl nedeninin kooperatifin kötü yönetilmesine karşı çıkması ve yönetime karşı muhalif konumda kalması olduğunu ileri sürerek, ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2005/86 Esas 2006/39 Karar sayılı kesinleşmiş kararı ile çıkarma kararının iptaline karar verildiğini, çıkarma kararından sonra müvekkilinin yolcu taşımasına izin verilmediğini, girişimlerinin olumsuz sonuçlandığını ileri sürerek, müvekkilinin ihraç tarihi ile dava tarihi arasında çalıştırılmaması nedeniyle oluşan zararına karşılık, şimdilik ....000,00 TL'nin ihraç tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 06.02.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle tazminat istemini ....757,96 TL'sına arttırmıştır. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....

                  -K A R A R- Davacı vekili, davalı kooperatifin ortağı olan müvekkilinin usulsüz ihtarlar sonucu yönetim kurulu kararıyla ortaklıktan çıkarılmasına karar verildiğini, bu karardan sonra ....01.2002 tarihinde yapılan genel kurulda da müvekkilinin ortaklıktan çıkarılmasına karar verildiğini ve çıkarma kararının usulsüz olduğunu ileri sürerek, çıkarma kararının iptaline, aksi halde ödediği ....367,00 TL'nin faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, mali yükümlülüklerini ihtarlara rağmen yerine getirmeyen davacının ortaklıktan çıkarılmasının yerinde olduğunu, mali yükümlülüklerini yerine getirmeyen davacının çıkarma kararına karşı dava açmasının iyiniyet ilkesiyle bağdaşmadığını, dava için öngörülen hak düşürücü sürenin dolduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu