WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Adi ortaklık bir kişi ortaklığı olup, ortaklar arasındaki güven ilişkisine dayanmaktadır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 620. maddesi "Adi ortaklık sözleşmesi, iki veya daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleşmeyi üstlendikleri sözleşmedir." denilmiştir. Maddenin lafzından anlaşıldığı üzere, adi ortaklık, emeklerini veya araçlarını herhangi bir müşterek amaç doğrultusunda birleştirerek, bu amaca ulaşma konusunda birlikte çaba göstermeyi sözleşmeyle birbirlerine karşı yüklenen kişilerce oluşturulan, tüzel kişiliği bulunmayan bir kişi topluluğudur. Doktrinde adi şirket –ortaklık-, sözleşmeyle kurulan ve bir müşterek amacın elde edilmesine hizmet eden kişi birliği olarak tanımlanmaktadır (Poroy/Tekinalp/Çamoğlu, Ortaklıklar ve Kooperatif Hukuku. İstanbul 2003. s. 26)....

İlk Derece Mahkemesince; "Dava dilekçesine göre dava, davalı ... olarak adi ortaklığa yöneltilmiş, dava dilekçesi adi ortaklık adına tebliğ edilmiş, davalı adi ortaklık vekili taraf ehliyetlerinin olmadığını bildirmiş, bu nedenle davacı vekiline, adi ortaklığı oluşturan tüm ortakları davalı olarak göstermesi, dava dilekçesinin tebliği ve delillerin bildirilmesi için süre verilmiş, davacı vekili beyanında dilekçe verip davayı adi ortaklığı oluşturan şirketlere yöneltmeyeceklerini bildirmiştir. Bu durumda tüzel kişiliği ve dolayısıyla taraf ehliyeti bulunmayan davalı hakkında açılan davanın, pasif husumet ehliyeti yokluğundan dolayı HMK m.114/1-d delaletiyle HMK m.115/2 uyarınca, dava şartı yokluğundan, usulden reddine karar vermek" gerektiği gerekçesiyle " Davanın husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle REDDİNE," karar vermiştir....

    Bu bilgiler ışığında somut olay irdelendiğinde dosya kapsamından; taraflar arasında 01.10.2001 tarihli protokol ile .... ticari unvanlı adi ortaklık ilişkisi kurulduğu, davalı...ın 20.09.2002 tarihinde ortaklığın bozulduğunun tespiti ile ortaklık bedeli olarak verilen 17.400,00 TL'nin iadesi istemli dava açtığı, mahkemece, taraflar arasında kurulan ortaklığın devam ettiği, davacının tasfiyeyi istemediği, adi ortaklık hükümlerine göre ancak tasfiyeden sonra kalan payın istenebileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, bu hükmün Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, bunun üzerine davalı...ın 11.09.2006 tarihinde bu sefer 7.000,00 TL bedelli alacak davası açtığı, bunun üzerine ...'ün 25.06.2007 tarihli cevap dilekçesiyle eldeki karşı davayı açtığı, mahkemenin 16.01.2008 tarihli ara kararla karşı davayı asıl davadan ayırarak yeni esasa kaydettiği, asıl davada 6.000,00 TL'nin ...'...

      DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 16/05/2024 KARAR TARİHİ : 30/05/2024 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/05/2024 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı tarafça imzalanan 03.01.2023 tarihli kara sonuca katılmalı ticari tüketim ödüncü sözleşmesi ve sonrasında işbu sözleşmenin genişletilmiş hallerini içeren 21.02.2023, 17.03.2023, 13.05.2023,10.07.2023 tarihli adi ortaklık sözleşmeleri uyarınca davalı tarafça taahhüt olunan edim ve yükümlülüklerin yerine getirilmediğini, davalının işletmelerinden kazanılan net kardan ortaklık payı olarak müvekkiline ödemesi gerekli olan tutarların ödenmediğini bu nedenlerle ihtarname keşide olunan 18.01.2024 tarihi itibariyle sözleşmenin feshini, müvekkili ...’ın bugüne kadar davalıya ödediği 1.020.000,00-TL ortaklık...

        Taraflar arasındaki uyuşmazlık 6098 sayılı TBK'nın 620. vd. maddelerinde düzenlenen adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. 6098 sayılı TBK'nın 147- (4) maddesinde adi ortaklıktan kaynaklanan uyuşmazlıklarda zamanaşımı (5) yıl olarak düzenlenmiştir. Tarafların arasındaki adi ortaklık sözleşmesi 818 sayılı Borçlar Kanunu zamanında yapılmış ise de 6101 sayılı TBK'nın 5. maddesindeki "Türk Borçlar Kanununun yürürlüğe girmesinden önce işlemeye başlamış bulunan hak düşürücü süreler ile zamanaşımı süreleri, eski kanun hükümlerine tabi olmaya devam eder. Ancak, bu sürelerin henüz dolmamış kısmı, Türk Borçlar Kanununda öngörülen süreden uzun ise, yürürlüğünden başlayarak Türk Borçlar Kanununda öngörülen sürenin geçmesiyle, hak düşürücü süre veya zamanaşımı süresi dolmuş olur." şeklindeki hüküm uyarınca 6098 sayılı TBK hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. Adi ortaklıkta zamanaşımı, ortaklığın sona ermesi ile başlar....

        Adi ortaklığı adına davanın açıldığı, verilen vekaletnamenin de adi ortaklık adına olduğu görülmüştür. 03/07/2013 tarihli Adi Ortaklık Sözleşmesi dosya içerisinde mevcuttur. Adi ortaklığın hukuki varlığı mevcut olmakla birlikte tüzel kişiliği bulunmamaktadır. Eldeki dava, sadece adi ortaklık tarafından açılmıştır. Adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından aktif dava ehliyeti de bulunmamaktadır. Her ne kadar adi ortaklığı oluşturan şirketlerden Rit İnşaat tarafından vekaletname sunularak davanın kendileri yönünden kabulü ve diğer şirket olan Erka İnşaat yönünden de ayrı bir vekaletname sunulmuş ise de dava şartı olan aktif husumet ehliyetinin bu şekilde sonradan tamamlanması mümkün olmadığından, kaldı ki adi ortaklığı oluşturan her iki şirketin dava esnasında da ittifak edememiş olmaları hususu nazara alındığında işin esasına girilmeksizin davanın aktif husumetten reddi..." şeklinde karar verilmiş, verilen karara karşı davacılardan Rit İnş. Taah. Doğalgaz Tıbbi Cihaz San ve Tic....

        İş ortaklığı üyeleri hak ve sorumluluklarıyla işin tümünü birlikte yapmak üzere, konsorsiyum üyeleri ise hak ve sorumluluklarını ayırarak işin kendi uzmanlık alanlarıyla ilgili kısımlarını yapmak üzere ortaklık yaparlar. Borçlar Kanunu’nun 520. maddesinde tanımlandığı üzere adi ortaklık iki veya daha fazla kişinin ortak bir amacı gerçekleştirmek için güçlerini ve araçlarını birleştirmeye sözleşme uyarınca söz verdikleri bir şahıs birliğidir. Adi ortaklık gerçek kişiler arasında kurulabileceği gibi bir veya daha çok kişi ile ticaret şirketi arasında da kurulabilir. Özellikle büyük inşaat işlerinde eserin ortaya çıkarılmasını üstlenmek üzere birden fazla yüklenicinin kurdukları adi ortaklığa konsorsiyum ortaklığı denmekte olup konsorsiyum ortakları ve ortak girişimler (Joint Venture) birlikte akdettikleri ... sözleşmesinden kendileri için doğan borçlardan aksi kararlaştırılmadıkça müteselsilen sorumlu olduklarından (BK.md.534....

          "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptâli tescil, alacak istemi ile açılmış, mahkemece davalı ... yönünden dava şartı yokluğundan, davalı ... (...) yönünden feragat nedeniyle red kararı verilmiş, davacı temyiz isteminde bulunmuştur. Davacı ile davaya katılan ... arasında adî ortaklık kurulmuş olup arsa sahipleriyle yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesini Hulki ve Tahir adi ortaklık olarak yüklenici sıfatlarıyla imzalamışlardır....

            DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 10/03/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 10/03/2022 Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin davada mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili özetle; müvekkili şirket ile birlikte dava dışı ....'nin oluşturduğu adi ortaklık ve davalı idare arasında 08.07.2013 tarihli birim fiyat sözleşmesinin, 15.04.2016 tarihli ve 1498 sayılı oluru ile davalı tarafından haksız şekilde feshedildiğini, müvekkilin 696.000,00 TL tutarlı teminatının irat kaydedildiğini, işi üstlenen adi ortaklığın diğer ortağı ....Ltd....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlık iş akdi ortaklık sözleşmesinden kaynaklanan adi ortaklığın tasfiyesine ilişkin olup, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 26.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu