Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesi uyarınca Adi ortaklık sözleşmesi, iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. Adi ortaklık ilişkisi, TBK'nun 639.maddesinde sayılan sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesi ile sona erer. Somut olayda adi ortaklığın yeni bir adi ortaklık kurulması nedeni ile tarafların karşılıklı anlaşmaları sonucu sona erdiği hususu açıktır. Ortaklığın sona ermesinin sonucunda ortaklığın tasfiyesi söz konusu olmaktadır.Tasfiye ortaklığın bütün mal varlığının belirlenip, ortakların birbiri ile alacak- verecek ve ortaklıktan doğan tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sonlandırılması, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır. Tasfiye usulünü düzenleyen TBK.'nun 644.maddesine göre; "Ortaklığın sona ermesi hâlinde tasfiye, yönetici olmayan ortaklarda dâhil olmak üzere, bütün ortakların elbirliğiyle yapılır....

DELİLLER ve GEREKÇE: Derdest dava adi ortaklığın tespiti ile ortaklıktan kaynaklanan kar payı yahut şirketin tasfiyesi halinde gizli ortağa düşecek tasfiye payının tahsili taleplidir. Kural olarak ispat külfeti davacı taraf üzerindedir. Dava bir restoran işletmesine gizli ve adi ortaklığın tespiti olarak açılmıştır. Ancak bu restoran işletmesi şahıslara değil bir limitet şirkete aittir. Davacı limited şirkete ortak olduğunu ileri sürmemiş, sadece bu şirketin bir işletmesine adi ortak olduğunu savunmuştur. Davacının iddiasına göre restoran işletmesi gerçekte şirkete de ait değildir. Şirket ortaklarından müteveffa ... ile daha sonra şirkete ortak olan kardeşi ... ve davacı arasındaki adi ortalığın konusudur. Davacı işletmedeki payının %35 olduğunu ileri sürmüştür ki bu iddiaya göre davacı büyük ortak durumunda olmalıdır. Zira davacı %35 pay sahibi ise diğer ortakların payı %32,5 olabilir. Halbuki kural olarak adi ortaklıkta aksi kararlaştırılmadıkça paylar eşit olur....

    ve bankacılık mevzuatına uygun olduğunu, kaldı ki, dava dışı adi ortaklık yetkilisi tarafından, müvekkil banka; adi ortaklık nezdinde yapılan tüm iş ve işlemler çerçevesinde ekte sunulan ibraname ile ibra edildiğini, dolayısıyla, müvekkil bankadan tamamen bağımsız olan ve adi ortaklığın tamamen iç ilişkisi ile ilgili olup, müvekkil Banka’yı doğrudan ilgilendiren bir durumun bulunmadığını, müvekkil banka tarafından adi ortaklık hesabında gerçekleşen para transferleri usulüne uygun olup, asla kabul anlamına gelmemek kaydıyla bir an için aksi düşünülse dahi, adi ortaklığın ve davacının, dava dışı ...'...

      Noterliği'nce 05.10.2017 tarihli adi ortaklık sözleşmesi imzalandığını, işbu adi ortaklık sözleşmesinin 2. Maddesine göre adi ortaklık adına Mustafa Çakır ve Hayati Çulha'nın müştereken temsile yetkili olduklarını, davalı bankanın İvedik Organize Sanayi Bölgesi Şubesi'nde adi ortaklık adına açılan hesaba adi ortaklığın üstlendiği söz konusu işin hak ediş bedeli olarak 25.12.2017 tarihinde yatırılan 848.217,58 TL'nin, 843.123,38 TL'lik kısmının havale yoluyla diğer davalı şirketin hesabına usulsüz bir şekilde 26.12.2017 tarihinde, yine aynı şekilde 01.03.2018 tarihinde hak ediş bedeli olarak adi ortaklık hesabına yatırılan 116.979,77 TL'nin, 112.000,00 TL sinin diğer davalı şirketin hesabına 05.03.2018 tarihinde geçirildiğini, bu durumda adi ortaklık hesabına yatan toplam 955.213,38 TL'nin adi ortaklık sözleşmesinin 2....

      Mahallesi, 4028 Ada, 1 parselde bulunan gayrimenkulün davalıya ait 1/4 payının Adi Ortaklık’a devri yükümlülüğünün ifasını, davalının Adi Ortaklık Sözleşmesi çerçevesindeki yükümlülüklerinden yerine getirmediği, 22.09.2016 tarih ve ... 51. Noterliği’nden düzenleme şeklinde yapılan ... yevmiye numaralı Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Yapım Sözleşmesi’ne müvekkil şirket dahil edilerek, ikinci sözleşmenin Adi Ortaklık adına düzenlenmesini ve ayrıca davalı Adi Ortaklık Sözleşmesi çerçevesindeki yükümlülüklerini yerine getirmediğinden, davalının Adi Ortaklık’taki temsil ve yönetim yetkisinin tedbiren kaldırılarak ortaklığa tedbiren kayyum atanmasını talep ve dava ettikleri anlaşıldı. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın yetki ve zamanaşımı yönünden itirazlar kapsamında usulden reddi gerektiği, davanın kanunun aradığı usule ilişkin şartları taşımadığını, adi ortaklık taraflar arasında ... 31....

        . md hükümleri uyarınca taraflarca altı ay önceden gönderilmesi gereken fesih ihbarına dayalı olarak adi ortaklığın hesap dönemi sonunda sona ereceği, davalı adi ortaklığın feshedildiğini iddia etmiş ise de; davalı tarafından fesih ihbarı gönderilemediği, dolayısıyla dava tarihi itibariyle adi ortaklığın varlığının halen devam ettiği, ancak adi ortaklığın devamının imkansız hale geldiği, ortaklığın devamında tarafların bir menfaatinin kalmadığı, taraflar arasındaki iç ilişkide güven unsurunun ortadan kalktığı anlaşılmakla davacının adi ortaklığın feshi talebinde haklı olduğu, dava konusu ortaklıkta dış tasfiyeyi gerektirecek bir ortaklık borcunun bulunmadığı, araç satın alınırken alınan kredilerin de ortaklığın borcu değil, davalının ve dava dışı kişilerin kişisel borçları olduğu, iç tasfiye aşamasına gelindiğinde, taraflarca da adi ortaklığa ait malvarlığı bulunduğunun iddia edilmediği ve buna ilişkin bir delil de sunulmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, davacı ile davalıya...

          Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, davalı şirketin mevcut münferit yetkili yöneticilerinin yönetim ve temsil yetkisinin tedbiren bütünüyle kaldırılması talebi yerinde görülmemiş, ancak davalı şirketin münferit yetkili yöneticilerinin yönetim ve temsil hakkının tedbiren sınırlandırılması yönündeki geçici hukuki koruma talebi haklı bulunmuştur. Dairemizce kabul edilen tedbir talebi, davalı şirketin münferit yetkili yöneticilerinin yönetim hakkını ve temsil yetkisini bütünüyle kaldırmadığı gibi, atanan kayyım her iki tarafın ve şirketin hak ve menfaatlerini gözeteceğinden, tedbir nedeniyle muhtemel bir zarar öngörülmediğinden, HMK 392.maddesi uyarınca takdiren teminat alınmasına lüzum görülmemiştir....

            Mahkemece davanın kabulü ile adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine, 31.3.2009 tarihli bilirkişi raporuna göre ortaklığın güncel borcu 170.629 TL,...'e ödenecek 7.080 TL, ... alacağı 16.151,93 TL borcun davacı tarafından ödenmesine, ortaklığın bu şekilde tasfiyesine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. Tarafların ...'da bulunan kafeterya için 1.12.2004 tarihli adi ortaklık sözleşmesi yaptıkları ve daha sonra ...'da bulunan otel işletmesi için de adi ortaklığa dahil ettikleri, ortaklık hisselerinin yarıyarıya olduğu, ortaklığın borçları nedeniyle işletmelerin faal olmadığı, davacının 15.1.2007 günlü fesih iradesini bildirdiği ihtara davalının verdiği 19.1.2007 tarihli cevabi ihtarla feshe razı olduğu hususları taraflar arasında ihtilaflı değildir. Taraflar adi ortaklık için paylarını aşar şekilde fazladan ödeme yaptıklarını bildirip belgelerini ibraz etmişlerdir....

              Adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. (TBK. 620/1 md.) Adi ortaklık ilişkisi, TBK'nun 639.maddesinde sayılan sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesi ile sona erer. Bu şekilde ortaklığın sona ermesinin başlıca iki sonucu ortaya çıkar. Bunlardan ilki, yöneticilerin görevlerinin sona ermesi, diğeri de ortaklığın tasfiyesidir. Tasfiye, ortaklığın bütün malvarlığının belirlenip, ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sonlandırılması, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır. Diğer bir anlatımla, tasfiye memuru tarafından yapılacak bir arıtma işlemi olup; hesap ve işlemlerin incelenip, bir bilanço düzenlenerek, ortaklığın aktif ve pasifi arasındaki farkı ortaya koymaktır....

              Marfer-Doğan Adi Ortaklığı, dava dışı DSİ ile 10.02.2014 tarihli eser sözleşmesini imzaladıktan sonra 14.02.2014 tarihli bir adi ortaklık sözleşmesi daha imzalamışlar, bu sözleşme ile adi ortaklığın 3.kişilere karşı temsilinde adi ortaklık yönetim kurulunun yetkili olduğunu belirlemişlerdir. Yeni yapılan adi ortaklık sözleşmesi noterde yapılmadığı gibi adi ortaklığı 3.kişilere karşı temsil eden pilot ortak Marfer İnşaat Mobilya Ltd. Şti iken adi ortaklık yönetim kurulu olarak değiştirilmiştir. 14.02.2014 tarihli adi ortaklık sözleşmesine göre imza sirkülerinde adi ortaklığı temsil yetkisinin münferiden Burhan Doğan'a, müşterekende Hasan Doğan ile Marfer İnşaatın yetkilisi olan Erol Suzan'a ait olduğu kararlaştırılmış ise de bu sözleşmenin sonradan her zaman düzenlenebileceği açıktır. Davacı ile davalılar arasında imzalanan bila tarihli sözleşme çıplak gözle incelendiğinde adi ortaklık kaşesi üzerine atılan imzanın Marfer Ltd....

              UYAP Entegrasyonu