Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Temyiz incelemesini yapan,Dairemizin 07.06.2017 tarihli,2016/745 Esas, 2017/9233 Karar sayılı ilamı ile “Somut olayda; tarafların ve mahkemenin de kabulünde olduğu üzere işletme konusunda; davacı, davalı ve dava dışı ... arasında bir adi ortaklık bulunduğu,buna göre davanın; davaya konu adi ortaklığın diğer ortağı ...'e de yöneltilmesi gerektiği, o halde; mahkemece dava dışı ortak ...’in de davaya taraf olarak katılımı sağlanarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmediği” belirtilerek bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyulmak suretiyle yapılan yargılama neticesinde, davacı tarafın kar payı ödeme talebi ispat edilemediğinden reddi ile 17.570,00.-TL ortaklık sermaye payı olarak davalı ...'...

    mümkün olmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Uyuşmazlık; adi ortaklık ilişkisinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir.Somut olayda; davacı, mahkemeye sunduğu 17.07.2012 tarihli dava dilekçesinde açıkça; davalının, müşterek çocukları olduktan sonra kendisini birlikte çalıştırdıkları kuaför dükkanına almadığını ve burada kendisinin çalışmasına müsaade etmediğini,yine bu kuaför dükkanından elde ettiği kazançtan da kendi hissesine düşen kar payını ödemediğini ileri sürerek; şimdilik, 10.000 TL’nin davalıdan yasal faizi ile tahsilini istemiş;davalı ise savunmasında, davacı ile aralarında adi ortaklık ilişkisi olduğunu beyan ederek, ortaklığın fesih ve tasfiyesi gerektiğini açıkça kabul etmiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Adi ortaklığın tasfiyesi ve kar payı istemine ilişkin olarak açılan davada Balıkesir 2. Asliye Hukuk ile Eskişehir 2....

        A.Ş 'nin içinde yer aldığı diğer davalılar ile birlikte oluşturduğu adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi, tasfiye payının icra dosyasına gönderilmesi istemine ilişkindir. 30/11/2021 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 25/11/2021 tarih, 1232 sayılı kararı ile, 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden, 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969....

          Davacı eldeki bu davasında her ne kadar kira bedeli ve kar payı isteminde bulunmuşsa da bu istemi fesih ve tasfiyeye yönelik bir istemdir.Adi ortaklığın ne şekilde sona ereceği BK'nun 535 maddesinde; tasfiyenin nasıl ve kimler tarafından yapılacağı da aynı yasanın 538 ve devamı maddelerinde gösterilmiştir. B.K. Nun 535/7. madde si gereğince mahkemece adi ortaklığın feshine karar verildiğinde ortaklığın mal varlığının ne şekilde tasfiye edileceği karar yerinde gösterilmelidir. Tasfiyenin B.K.nun 538.ve devamı maddeleri gereğince yapılması için mahkemece öncelikle tarafların tasfiye hususunda anlaşıp anlaşamadıkları tespit edilmeli, tasfiyede anlaştıkları takdirde ona göre karar verilmelidir....

            Tasfiye için öncelikle idareci ortak olan davalı Mahmut'tan ortaklığın faaliyete geçtiği tarihten, davanın açıldığı tarihe kadarki süreye ilişkin ortaklıkla ilgili hesap istenmeli, davacıdan dava dilekçesinde belirttiği kâr payı aldığı aylarla ilgili olarak kaç lira kâr payı aldığı konusunda beyanı alınmalı, verilen hesap ve davacının aldığını bildirdiği kâr payı miktarındaki beyanları hakkında tarafların anlaştıkları ve anlaşamadıkları konular belirlenip, anlaşamadıkları konularla ilgili taraf delilleri sorulup toplanarak değerlendirilmeli, ortaklığın mal varlığı, demirbaşları belirlenmeli, emsal kuaför dükkanlarının gelir ve giderleri nazara alınarak ortaklığın gelir ve gider durumu uzman bilirkişiler aracılığı ile araştırılıp, kâr zarar hesabı çıkarılıp, davacının aldığı kâr payları da hesaplamada nazara alınarak, davacı payına düşen kâr zarar miktarı belirlenerek ortaklığın tasfiyesi yapılmalıdır....

              -Bolu arasındaki kesiminin yapımı işini üstlenmesi ve anılan yerde davalıların ortaklık faaliyetlerine halen devam etmeleri nedeniyle davalılardan ... A.Ş.den olan alacaklarından dolayı bu şirketin adi ortaklıktaki kar ve tasfiye payına haciz konulduğunu ileri sürerek BK. 535/3 maddesi hükmünce davalılar arasındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine, ... A.Ş. ye düşecek tasfiye payının icra takip dosyalarına ödenmesine karar verilmesini istemişlerdir. Davalılardan ......

                E, sayılı takip dosyasında borçlu şirketin kar payı ve tasfiye hissesine yönelik gerçekleştirilen haciz işlemi ile ortaklığın son bulduğunu, davalıların teşkil ettiği adi ortaklıktan doğan borçlu ortağa ait kar payı ve tasfiye edilmesi neticesinde borçlu ortağın hissesine düşecek tasfiye hissesinin müvekkilin alacağı lehine hacizli olduğundan, tasfiye aşamasında kar payının ve tasfiye neticesinde tasfiye payının tedbiren korunmaması halinde ,müvekkilinin alacağının tahsilinin imkansız hale gelmesinin kuvvetle muhtemel olduğunu, bu nedenle borçlu ortağa düşecek kar payı ve tasfiye hissesinin tespitine kadar geçecek sürede adi ortaklığın alacaklarının verilecek tedbir kararı ile ilgili kurumda veya mahkeme veznesinde muhafaza edilmesini, davalıların teşkil ettiği ortaklığın feshi ile tasfiyesine, tasfiye işlemlerinin mahkeme tarafından yapılmasına, tasfiye neticesinde hesaplanacak borçlu ortak ... Müh. Müş. Ve Tic. Ltd. Şti.'...

                  Mahkemece 31.3.2006 tarihli ilk kararla 892.68 TL asıl alacak ve 2.145.38 TLişlemiş faizin tahsiline karar vermiş, davacı temyizi üzerine kararın dairemizce bozulması üzerine yapılan yargılama sonucunda, bilirkişi raporu ile belirlenen davacının kar payı 892.66 TL ile bunun işlemiş faizinin yargılamanın devamı sırasında icra dosyası kapsamında davalıdan tahsil edildiği, tasfiyenin konusunun kalmadığı 2010/14428 2011/663 Gerekçesiyle taraflar arasındaki adi ortaklığın feshine, tasfiye hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafın temyizi üzerine dairenin 29.06.2010 günlü ve 2009/14791 esas ve 2010/9594 karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmiş, bozma ilamına karşı davalı ve davacı tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının karar düzeltme taleplerinin reddi gerekir. 2-Taraflar...

                    Mahkemece; alınan bilirkişi raporu uyarınca ispat edilemeyen kar payı isteminin reddine, ortaklık sermaye payına yönelik talebin ise kısmen kabulü ile 17.570 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi birlikte davalıdan tahsiline dair verilen 17/02/2015 tarihli hüküm; tarafların temyizi üzerine, Dairece verilen 07/06/2017 tarihli ve 2016/745 Esas 2017/9233 Karar sayılı ilamla; davacı ile davalı ve dava dışı ... arasında bir adi ortaklık ilişkisinin bulunduğu, davanın davaya konu adi ortaklığın diğer ortağı ...'e de yöneltilmesi gerektiği, mahkemece dava dışı ortak ...’in de davaya taraf olarak katılımının sağlanarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur....

                      UYAP Entegrasyonu