Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi ise; iş bu davada tarafların tacir olmadığı gibi dava, adi ortaklığın fesih ve davası olup TTK 'nın 4/1c maddesindeki davalardan da olmadığı, bu haliyle davanın görüm ve çözüm yerinin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Somut olayda; davacı vekili, müvekkili ve davalı arasında 23.01.2023 tarihinde adi ortaklık sözleşmesi imzalandığını, 23.01.2023 tarihli adi ortaklık sözleşmesi ile ortaklık şartlarının belirlendiğini, davalı yanın davranışları ile tarafların birbirine güvenmesini ve ortaklığın devam ettirilmesini artık imkansız hale getirdiğini belirterek adi ortaklık sözleşmesinin feshine ve tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesinde; "Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığı haklarına ilişkin davalar ile, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir." hükmüne yer verilmiştir....
UYUŞMAZLIĞIN NİTELİĞİ: Her iki mahkemenin karşılıklı görevsizlik kararı vermiş olmaları ve bu kararların istinaf yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi nedeniyle mahkemeler arasında görev uyuşmazlığı çıktığı, HMK 21/1-c maddesinde yargı yerinin belirlenmesini gerektiren sebep olarak gösterilmiş bulunan "İki mahkeme de görevsizlik kararı verir ve bu kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşirse" sebebinin gerçekleştiği görülmektedir. Karşı görevsizlik kararını veren mahkeme HMK 22/1 maddesi uyarınca görev uyuşmazlığının çözümü ve görevli mahkemenin belirlenmesi için dava dosyasını re'sen dairemize göndermiştir. GEREKÇE: Dava, adi ortaklık nedeniyle cezai şart istemi ve adi ortaklığın tasfiyesi davasıdır....
"İçtihat Metni" Davacılar ..., ... ile davalı ... aralarındaki adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi davasına dair Bakırköy 8. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 23/12/2021 tarihli ve 2021/336 E. 2021/327 K. sayılı hükmün bozulması hakkında Dairece verilen 21/06/2022 tarihli ve 2022/1399 E. 2022/6029 K. sayılı karara karşı, taraf vekillerince kararın düzeltilmesi istenilmiştir....
Taah.San.Tic.Ltd.Şti. ile davalı Müflis İhe İnş.San.Tic.Ltd.Şti. aralarındaki adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi ile alacak davasına dair Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 11/06/2015 tarihli ve 2008/621 E. - 2015/443 K. sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 20/03/2019 tarihli ve 2017/1071 E. - 2019/2394 K. sayılı ilama karşı asli müdahil vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....
Dava, taraflar arasındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi ile sözleşmede belirlenen alacağın tahsili ve adi ortaklık sözleşmesi gereği ortak olunduğu idida edilen limited şirketin fesih ve tasfiyesi talebine ilişkindir. Davacı adi ortaklık sözleşmesinin haklı sebeple feshi nedeniyle sona erdirilmesine, müvekkili şirketin adi ortaklık nedeniyle gizli ortağı olduğu davalı şirketinin ve adi ortaklığını tasfiyesine karar verilmesini istemiş, mahkemece davalı şirketin fesih ve tasfiyesine yönelik davada davacının ortak sıfatını taşımadığından şirkete yönelik davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, adi ortaklığın feshine ilişkin davanın ise görev nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Her iki dava türünün, taraflarının statüsü, hakimin delil araştırma bakımından kendiliğinden hareket etmesi, taraf iradelerine atfedilen rol, dava konusu edilen haktan vazgeçilip vazgeçilememesi gibi yönlerden yasal konumları birbirinden tamamen farklıdır....
MAHKEME KARARI Mahkemece; davacılar ile davalıların murisi arasında adi ortaklık ilişkisinin varlığının ve ortaklığın davalıların murisinin ölüm tarihi itibariyle sona erdiğinin tespitine, davaya konu taşınmazlarda davalılar adına olan hisselerin 2/3'ünün iptali ile 1/3'er hisse olarak davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline, Armoda tekstil dükkanının üzerinde adi ortaklığın varlığının tespitine, adi ortaklığın tasfiyesine yönelik talebin incelenebilmesi için tespit ve tescil kararının kesinleşmesinin beklenilmesine, bu nedenle adi ortaklığın tasfiyesine ilişkin talebin eldeki davadan tefriki ile ayrı esasa kaydına karar verilmiştir. IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A. Bozma Kararı 1. Mahkeme kararına karşı davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur. 2....
Tasfiye için öncelikle idareci ortak olan davalı Mahmut'tan ortaklığın faaliyete geçtiği tarihten, davanın açıldığı tarihe kadarki süreye ilişkin ortaklıkla ilgili hesap istenmeli, davacıdan dava dilekçesinde belirttiği kâr payı aldığı aylarla ilgili olarak kaç lira kâr payı aldığı konusunda beyanı alınmalı, verilen hesap ve davacının aldığını bildirdiği kâr payı miktarındaki beyanları hakkında tarafların anlaştıkları ve anlaşamadıkları konular belirlenip, anlaşamadıkları konularla ilgili taraf delilleri sorulup toplanarak değerlendirilmeli, ortaklığın mal varlığı, demirbaşları belirlenmeli, emsal kuaför dükkanlarının gelir ve giderleri nazara alınarak ortaklığın gelir ve gider durumu uzman bilirkişiler aracılığı ile araştırılıp, kâr zarar hesabı çıkarılıp, davacının aldığı kâr payları da hesaplamada nazara alınarak, davacı payına düşen kâr zarar miktarı belirlenerek ortaklığın tasfiyesi yapılmalıdır....
tazminat vs. ödenmediğini, sözleşme uyarınca müvekkiline verilmesi gereken kar payının müvekili tarafından talep edilmesine rağmen ödenmediğini, müvekkilinin iş sözleşmesinin haksız yere feshedilip, işçi alacakları ödenmediği gibi kar payı talebinin de reddedildiğini, davalı şirketin adi ortaklığın ortaklarının diğer sorumlulukları da yerine getirmediğini, bu nedenlerle dava konusu adi ortaklık sözleşmesinin feshine ve adi ortaklığın tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı ortağın ortaklığın yaptığı işin tamamlandığı ve tüm hakedişlerin davalı tarafından tahsil edildiğini iddia etmek suretiyle adi ortaklığın feshi, tasfiyesi ile ortaklıktan kaynaklanan kâr payı ve tüm alacaklarını talep ettiği dikkate alındığında, talebinin adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi niteliğinde olduğu değerlendirilerek uyuşmazlığın çözümüne kavuşturulması gerekecektir. Buna göre, mahkemece; 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 620 vd. maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümlerinin dikkate alınması ve 642. vd. maddelerindeki tasfiye hükümlerinin somut olaya uygulanması gerekmektedir. Tasfiye usulünü düzenleyen Türk Borçlar Kanunu'nun 644. maddesinde; "Ortaklığın sona ermesi hâlinde tasfiye, yönetici olmayan ortaklar da dâhil olmak üzere, bütün ortakların elbirliğiyle yapılır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/198 Esas KARAR NO : 2022/31 DAVA : Adi Ortaklığın Fesih ve Tasfiyesi DAVA TARİHİ : 18/03/2021 KARAR TARİHİ : 20/01/2022 Davacı tarafından davalı aleyhine açılan fesih ve tasfiye davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; ... A. Ş.'nin 20/07/2016 tarihli ve ... Bakanlar Kurulu kararıyla ilan edilen KHK kapsamında kapatılarak müvekkili kuruma devredildiğini, kapatılmak suretiyle tüm mal varlığı hazineye devrolunan adı geçen şirketin hak ve alacaklarının... KHK İşlemleri İl Bürosu tarafından yürütüldüğünü, hazineye devrolunan ... A. Ş.'nin davalı şirket ile ... 10. Noterliğinin 14/02/2014 tarih ve ... yevmiye numaralı sözleşmesiyle adi ortaklık kurulduğunu, İl KHK Bürosu tarafından ... A....