Madde 297/2 “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”. Yukarıda yapılan açıklamalar gereğince hükümde taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde, infaza elverişli olarak gösterilmesi zorunludur. Mahkemece,davacının 01/01/1989 - 01/12/1990 ile 01/01/1991 ile 31/12/2000 tarihleri arasında yaz tatilleri süresi dışlanarak 2890 gün sayısı ile ......
Madde 297/2 “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”. Yukarıda yapılan açıklamalar gereğince hükümde taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde, infaza elverişli olarak gösterilmesi zorunludur. Mahkemece,davacının 01/01/1989 - 01/12/1990 ile 01/01/1991 ile 31/12/2000 tarihleri arasında yaz tatilleri süresi dışlanarak 2890 gün sayısı ile ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava şirket hissesine ilişkin hakların korunması amacıyla atanmış olan kayyımın değiştirilmesi talebine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 11.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 11.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 24.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; Boşanma davası sonucunda, küçüğün velayetinin anneye verilmiş olması, babanın küçük üzerindeki velayet hakkını ortadan kaldıracağından, mahkeme kararının gerekçesinde bu hususa aykırı olarak velayetin anneye verilmesinin babanın küçük üzerindeki velayet hakkını ortadan kaldırmayacağı da dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi doğru değil ise de, sonucu itibarı ile doğru olan kararın mahkemenin gerekçesindeki diğer nedenler dikkate alınarak ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 15.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda davacının marka başvurusunun kendisine ait ad ve soyadı içerdiği, davacının soyadı itibariyle davalı markalarıyla benzerlik ve ayniyet gösterdiği kabul edilse de; bir bütün olarak davacı markasının davalı markalarından farklı olarak bir kişinin ad soyadı olarak algılanacağı, bu itibarla davalı markalarıyla karıştırılma ihtimalinin meydana gelmeyeceğinin kabulü gerekir....
B-Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir (HMK m.359). İncelenmeye konu kararın, karar başlığında başkan, üyeler ve zabıt katibinin ad ve soyad ile sicilleri, tarafların kimlikleri ile T.C kimlik numaraları ve vekillerinin adresleri yer almadığı gibi, zabıt katibinin imzasının da bulunmadığı, bu suretle kanunun açık hükmüne, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 359/9-a-b-g maddesine aykırı davranıldığı anlaşıldığından, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir (HMK m.369/1)....
ın payı üzerindeki takyidatın hükmedilen bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru değilse de, bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, a)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı ayrı bentler olarak (Davacı idarece fazla yatırılmış olan 7.853,29 TL ilgililerce tahsil edilmiş ise alınarak davacı idareye iadesine) (Davalılardan A.. Y.., H.. Y.. ve A.. Ö..'ın payı üzerindeki takyidatın bu paydaşlar yönünden hükmedilen bedele yansıtılmasına,) cümlelerinin eklenmesine, b)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1. bendinde yeralan (mahallesi) kelimesinden sonra gelmek üzere (30 ada) ibaresinin eklenmesine, c) Gerekçeli kararın karar başlığı, davalı bölümüne (Ü.. G..) ad ve soyadı ile yasal temsilcileri olarak H.. G.. ve M.. G..'in ad ve soyadının eklenmesine cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Kişinin adı ve soyadı üzerindeki hak, kişilik haklarının bütün özelliklerini taşır ve mutlaktır; şahsa sıkı sıkıya bağlı haklardan olup bir başkasına devredilemez. Bu belirleme yapılırken objektif koşullardan çok değiştirme isteminde bulunanın mahkemeye sunacağı özel nedenlerin dikkate alınması gerekir. Bu özel, kişiye özgü nedenler; istemde bulunanın kişiliği, sosyal statüsü, aile ilişkileri de gözönünde bulundurularak hakim tarafından değerlendirilmelidir. Ad ve soyadı kişiliğin ayrılmaz bir öğesidir. Kişi bununla anılır ve tanımlanır. Ad veya soyadı niteliği gereği onu taşıyan kişi tarafından benimsendiğinde anlam taşır. Adını-soyadını benimsemeyen kişiliği ile özdeşleştirmeyen kimsenin, adını-soyadını değiştirmek istemesi en doğal hakkıdır. Böyle bir durumda, ad-soyad değiştirme istemlerini içeren davalarda davacının tercih ve arzusunun ön planda tutulması ve öncelikle dikkate alınması gerekir....
borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” hükmü yer almaktadır. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Hükmün Kapsamı” başlıklı 297. maddesinde ise: “(1) Hüküm "Türk Milleti Adına" verilir ve bu ibareden sonra aşağıdaki hususları kapsar: a)Hükmü veren mahkeme ile hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğini. b)Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile... kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini. c)Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri. ç)Hüküm sonucu, yargılama giderleri...
her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.”...