Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nin 2012/17823, 2012/15213, 2012/16473 ve 2012/16807 sayılı haciz bildirgelerindeki borç nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava,6183 sayılı Yasa’nın 79/4 maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit istemine ilişkindir. Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu kamu borçlusu dava dışı şirket ve kişilerin hesaplarının bulunduğu banka olan davacı şirkete haciz ihbarnameleri ile kamu borçlarının olduğunu belirterek hesaplarındaki miktarların vergi idaresi hesabına aktarılmasını talep etmiştir. Ancak kamu borçlularının bankaları nezdinde herhangi bir hesap, hak ve alacağının bulunmadığı gerekçesi ile davacı şirket tarafından bu haciz ihbarnamelerine cevap verilmemiş ve itiraz yapılmamış,bunun üzerine ödeme emirleri gönderilerek davacı bankadan bu borçların ödenmesi istenilmiştir....

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Dava konusu olayda; davacı kurum adına 6183 sayılı Kanunun 79. maddesi kapsamında düzenlenen haciz bildirisinin 10/03/2020 tarihinde elektronik ortamda tebliğ edilmesine rağmen amme borçlusunun mallarının, alacak ve haklarının kendilerinde bulunup bulunmadığına ilişkin 7 gün içinde cevap verilmediği, davacı kurum adına düzenlenen ödeme emrinin yasal mevzuat hükümleri çerçevesinde düzenlendiği, ayrıca 6183 sayılı Kanunun 79. maddesinde hükmedilen 7 günlük sürede alacaklı tahsil dairesine itirazda bulunmayan üçüncü şahısların, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibariyle amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorunda olduğundan, Kanunun aradığı anlamda 7 günlük sürede bildirimde bulunmayan davacının ancak menfi tespit davası sonucunda bu yükümlülükten kurtulması mümkün olacağından, ödeme emrine...

      YARGILAMA SÜRECİ: Dava konusu istem: … Gayrimenkul Geliştirme A.Ş'ye ait vergi borçları nedeniyle, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 79. maddesi uyarınca, davacı şirket adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir....

        YARGILAMA SÜRECİ: Dava konusu istem: …Entegre Mobilya Kapı Danışmanlık İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin vergi borçları nedeniyle, anılan şirketin davacı şirketten olan her türlü hak ve alacağına haciz konulması amacıyla 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 79. maddesi uyarınca kendisine haciz bildirisi tebliğ edilen davacının, haciz bildirisine süresinde itiraz etmemesi üzerine, borç zimmetinde sayılarak adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir....

          Bu durumda, haciz bildirisine karşı yasal süresi içinde itiraz edilmediği hususunun tartışmasız olduğu uyuşmazlıkta, davacı tarafından, 6183 Kanun'un 79. maddesinin 4. fıkrasında belirtilen süre içerisinde açılan menfi tespit davasının sonucunda, söz konusu haciz bildirisinin kendisine tebliğ edildiği tarih itibarıyla değinilen şahsa borcu bulunduğu anlaşıldığından, aynı Kanun'un 79. maddesinin 3. fıkrası gereğince davacının zimmetinde olduğunun kabulü gereken kamu alacağının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emri hukuka uygun olduğundan yazılı gerekçeyle verilen Vergi Dava Dairesince verilen kararda sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir. KARAR SONUCU: Açıklanan nedenlerle; 1. Vergi Dava Dairesi kararına yöneltilen TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE, 2....

            Dava 6183 sayılı Yasa'nın 79/4. maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davasıdır. Anılan yasa maddesinde "Herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahıs, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır şeklinde ifade edildiği üzere, haciz ihbarnamesine 7 günlük sürede itiraz etmeyen üçüncü kişilerin 1 yıl içinde genel mahkemelerde menfi tesbit davası açma hakkı bulunmaktadır." belirtilmiştir. Maddenin uygulanması için ön koşul haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye usule uygun olarak tebliğ edilmiş olması gerekir....

              TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : 6183 sayılı Kanunun 79. maddesi uyarınca düzenlenen haciz ihbarnamesinin davacı şirkete tebliğ edilmesine rağmen süresinde beyanda bulunulmadığı, ihbarnamenin tebliğinden itibaren bir yıl içinde menfi tespit davası da açılmaması nedeniyle kesinleşen kamu alacağının tahsili için düzenlenen dava konusu ödeme emrinin usul ve yasaya uygun olduğu asıl borçlu şirketin borcunu ödemesinin bu aşamada değerlendirelemeyeceği iddiasıyla kararın bozulması istenilmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır. DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir....

                Şti'nin kamu borçları nedeniyle 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 79. maddesi uyarınca, davacı şirket adına düzenlenen ...tarih ve ...sayılı ödeme emrinin muhtelif vergi borçlarına ilişkin kısmının iptali istemiyle açılan davayı; ödeme emrine dayanak gösterilen haciz bildirisi işlemine yönelik olarak 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 79/4. maddesi uyarınca açılan menfi tespit davasında, .... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla davanın kabulüne karar verildiği görüldüğünden, hukuki dayanaktan yoksun hale gelen dava konusu ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle kabul eden ...Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararına karşı davacı tarafından yapılan istinaf başvurusunu reddeden ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir....

                  Mahkemece iddia, savunma toplanan deliller ve 25.2.2011 tarihli bilirkişi raporu gereğince haciz ihbarnamesindeki borçlunun davacı banka nezdinde herhangibir hesabının mevcut olmadığı, davanın süresinde açıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 Sayılı Yasanın 79.maddesi gereğince açılmış menfi tesbit istemine ilişkindir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı ve davalılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve yasa- ya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 19.12.2005 gün ve 5411 Sayılı Bankacılık Kanununun 140.maddesi gereğince davacı T.C. ... Bankası AŞ. Genel Müdürlüğü harçtan muaf olduğundan, harç alınmasına yer olmadığına, 492 Sayılı Harçlar Yasası'nın 13/J maddesi uyarınca davalı ... Gelir İdaresi Başkanlığı'ndan ve ...'...

                    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve her ne kadar 6183 sayılı Kanun'un 79/4 maddesi gereğince açılacak menfi tespit davasının amme alacaklısı olan idareye yöneltilmesi gerekirse de işbu davada, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitinin talep edilmesinde hukuki yararının bulunmasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.748,58 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 19/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu