Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Bu tür davaların görülebilmesi içinde borçlu hakkında 6183 sayılı Yasaya göre bir takip yapılmış ve kesinleşmiş olması gerekir ancak aciz belgesine gerek olmayıp borçlunun borcunu ödeyememe durumunun gerçekleşmiş olması yeterlidir. ../... Öte yandan 6183 sayılı Yasa’nın 28/2 maddesine göre kendi verdiği malın akdin yapıldığı sıradaki değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği akitler bağış niteliğinde olup iptali gerekmektedir. Yine aynı Yasanın 30. maddesine göre de kamu alacaklarının bir kısmını veya tamamının tahsiline olanak bırakmamak amacı ile borçlu tarafından bir taraflı tasarruflar ile borçlunun maksadını bilen veya bilmesi gereken kimseler ile yaptığı tasarrufların tarihleri ne olursa olsun geçersiz olacağı hüküm altına alınmıştır....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava; 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece hükmüne uyulan Yargıtay(Kapatılan) 17.Hukuk Dairesi’nin 21/03/2019 tarih, 2016/15033 Esas ve 2019/3350 Karar sayılı bozma ilamında; "uzman bilirkişi incelemesi yaptırılarak, davalı borçlunun tasarruf tarihine kadar olan vergi borçlarının ferileriyle birlikte belirlenerek bu miktar üzerinden davacının alacak ve ferileriyle sınırlı olarak tasarrufun iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere tasarruf tarihine kadar doğan vergi borcu tespit edilmeden tasarrufun iptaline karar verilmesinin doğru olmadığı" belirtilmiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava SGK'nın prim alacağının tahsilini sağlamaya yönelik olarak 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İzmir 12. İş Mahkemesince, Yargıtay 10. Hukuk Dairesi'nin 17/09/2013 gün 2013/1001 Esas 2013/16580 Karar sayılı bozma ilamına uyulduktan sonra, 6183 sayılı yasanın 24. Maddesi gereğince "Amme borçlusunun bu kanunun 27, 28, 29 ve 30. maddelerinde yazılı tasarruf ve muamelelerinin iptali için umumi mahkemelerde dava açılır ve bu davalara diğer işlere takdimen umumi hükümlere göre bakılır." hükmünü içerdiği, anılan madde gereğince davanın genel mahkemelerde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İzmir 2. Asliye Hukuk Mahkemesince ise, Yargıtay 17....

        Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava SGK'nın prim alacağının tahsilini sağlamaya yönelik olarak 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. ... 12. İş Mahkemesince, ... 10. Hukuk Dairesi'nin 17/09/2013 gün 2013/1001 Esas 2013/16580 Karar sayılı bozma ilamına uyulduktan sonra, 6183 sayılı yasanın 24. Maddesi gereğince "Amme borçlusunun bu kanunun 27, 28, 29 ve 30. maddelerinde yazılı tasarruf ve muamelelerinin iptali için umumi mahkemelerde dava açılır ve bu davalara diğer işlere takdimen umumi hükümlere göre bakılır." hükmünü içerdiği, anılan madde gereğince davanın genel mahkemelerde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesince ise, ... 17....

          Dava, 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davaları icra takibine bağlı davalar olup, sonuçta verilen iptal kararı da icra takibindeki miktarla sınırlı tutulmaktadır. Bunun sonucunda da alacağın her hangi bir şekilde ödenmesi halinde davanın konusu kalmamaktadır. Somut olayda davacı İdare tarafından İcra takibine konu edilen borcun hükümden sonra tamamen ödenmiş olduğu davacı idarenin 07.07.2014 tarihli yazısından anlaşılmaktadır. Bu nedenle mahkemece, borcun ödendiğinin anlaşılması halinde dava konusuz kalacağından bu hususun göz önüne alınarak mahkemece borcun ödenmesi nedeniyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir....

            HD. 18.11.2003 tarih 5510-5515 sayılı kararları) Somut olayda davacı kurum ile davalı arasındaki vekalet ilişkisinden kaynaklanan alacak nedeni ile 6183 sayılı Yasa gereğince başlatılan takip, idarenin sözkonusu zararı alacak davası açarak tahsil etmesi gerekirken 6183 sayılı Yasa uyarınca ödeme emri düzenlemesinin yasaya uygun olmadığından bahisle iptal edildiği, bununla birlikte davacı kurumun inceleme konusu olan tasarrufun iptali davasının devamı sırasında bu defa İİK gereğince aynı alacakla ilgili olarak ilamsız takip başlattığı ve yapılan takibe de davalı borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu ve davacı alacaklı tarafından Mersin Asliye 1. Ticaret Mahkemesi'nin 2011/157 esas sayılı dosyasında derdest olan itirazın iptali davası açtığı anlaşılmaktadır....

              Mahkemece, davacı hazine, davalı ... vergi borçlusu olduğunu ve davalılar arasındaki hisse devrinin alacağın tahsilini imkansız kılmak için yapıldığını iddia etmiş ise de 6183 sayılı yasaya göre 35.maddesine göre şirketin kamusal borçlarından devralan ve devreden müşterek ve müteselsilen sorumlu olacağından hazinenin tahsil imkanını imkansız kılma iddiasının yerinde olmadığı dolayısı ile bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve iptali istenilen tasarruflardan 22.01.2002 tarihindeki davalı ... ile ......

                ın borçlu davalının amcası olması nedeniyle aralarındaki tasarrufun 6183 sayılı yasanın 28/1 maddesi uyarınca bağışlama niteliğinde olmasına, bu durumda 3. kişinin iyi niyetli olup olmamasının önem arz etmemesine ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre diğer temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak,1136 sayılı avukatlık yasasının 168/2 maddesi uyarınca 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarının maktu olarak belirlenmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu davalılar yararına nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil bozma nedeni ise de bu yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK'nin geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nin 438/7.maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir....

                  Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu davaların görülebilmesi için diğer genel dava koşullarının yanında davacı alacaklının, davalı borçlu hakkında kesinleşmiş bir takibin bulunması dava koşuludur ve mahkemece resen araştırılması gereken bir husus olup temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın bozma nedenidir. Bozma ilamından sonra, davalı borçlu aleyhine düzenlenmiş ödeme emirlerinin dosyaya ibraz edildiği, bu ödeme emirlerinin de 20/02/2014 tarihinde davalı borçluya tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Bu halde, ön koşul eksikliğinin giderildiğinin kabulü ile davanın esasına girilerek 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddeleri tartışılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi için kararın bozulması gerekmiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, 6183 sayılı Yasanın 21. ve takip eden maddelerine istinaden davalı borçlu ...'in vergi borçları sebebi ile adına kayıtlı ... plakalı aracını davalı eşi ...'e devrine ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiş, davalı 3. kişi ...'den dava dışı ...'e satışın yapılması sebebi ile talebini tazminata çevirmiştir. Davalı ... vekili davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kabulüne, belirtilen takip dosya numarası ile yapılan takiplerdeki borçlardan ve faizlerden davalı ...'...

                      UYAP Entegrasyonu