Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davacı hazine, davalı ... vergi borçlusu olduğunu ve davalılar arasındaki hisse devrinin alacağın tahsilini imkansız kılmak için yapıldığını iddia etmiş ise de 6183 sayılı yasaya göre 35.maddesine göre şirketin kamusal borçlarından devralan ve devreden müşterek ve müteselsilen sorumlu olacağından hazinenin tahsil imkanını imkansız kılma iddiasının yerinde olmadığı dolayısı ile bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve iptali istenilen tasarruflardan 22.01.2002 tarihindeki davalı ... ile ......

    İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf dilekçesinde; 6183 satılı yasanın 30 uncu maddesi gereğince tasarrufların iptalinde süre şartı bulunmadığını beyan ederek davanın kabulüne karar verilmesi talep edilmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ".. istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine", karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri 1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre uyuşmazlık, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun'un 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 2....

      Mahkemece, taşınmazın satışı sırasında borçlu Şirket’in vergi borcunun bulunmadığı ve davalılar açısından davanın kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun’un 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Kanun’un mükerrer 35. maddesinde tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacakları, kanuni temsilcilerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından bu Kanun hükümlerine göre tahsil edileceği hükmü getirilmiştir. Davada tasarrufta bulunan Filiz aleyhine alınan ihtiyati haciz kararları dosyada mevcut ise de hakkında yapılan takip olup olmadığı ve kesinleşip kesinleşmediği üzerinde durulmamıştır....

        Mahkemece, taşınmazın satışı sırasında borçlu Şirket’in vergi borcunun bulunmadığı ve davalılar açısından davanın kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun’un 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Kanun’un mükerrer 35. maddesinde tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacakları, kanuni temsilcilerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından bu Kanun hükümlerine göre tahsil edileceği hükmü getirilmiştir. Davada tasarrufta bulunan Filiz aleyhine alınan ihtiyati haciz kararları dosyada mevcut ise de hakkında yapılan takip olup olmadığı ve kesinleşip kesinleşmediği üzerinde durulmamıştır....

          aleyhine açtığı bedele dönüşen davanın kabulü ile, taşınmazın 26/08/2009 tarihinde değeri olan 165.000,00 TL'nin İİK.283/2 ve 6183 Sayılı Yasa uyarınca davacının vergi alacağından fazla olmamak üzere davalı ...'ten tahsiline, karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6183 sayılı Yasa'nın 24 devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-6183 sayalı Yasa'nın 25.maddesinde "iptal borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimselerle, bunların mirasçıları ve suiniyet sahibi diğer üçüncü şahıslara karşı istenileceği" belirtilmiştir. Buna göre davalı olarak borçlu ile birlikte lehine tasarrufta bulunan üçüncü kişi ve bunlar tarafından devir halinde diğer üçüncü kişilerin yasal hasım olmaları gerektiği açıktır. Taraf ehliyeti dava koşullarından olup mahkemece öncelikle ve resen incelenmesi gereken hususlardandır....

            Dava, 6183 sayılı AATÜHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, borçlunun damadına yaptığı satış işleminin 6183 sayılı Yasanın 28/1 maddesi gereğince iyiniyet ve bedel farkına bakılmaksızın iptale tabi bulunmasına göre, davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Tasarrufun iptali davalarının kabulü halinde İİK 283.madde hükmü kıyasen uygulanarak tasarruf tarihine kadar olan takip konusu kamu alacağı ve eklentileriyle sınırlı olarak tasarrufun iptaline karar verilir. Dava konusu taşınmaz ise tapu kaydının iptaline ve borçlu adına tesciline karar verilemez. Çünkü davacının amacı alacağına ve eklentilerine yeter miktardaki tasarrufun iptalini sağlamaktır....

              Dava 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davalar aynı yasanın 25. maddesi uyarınca borçlu ve borçlu ile hukuki işlemde bulunan kişiler aleyhine açılır. Zorunlu dava arkadaşı durumunda olan kişilerin tümünün davalı olarak gösterilmemesi halinde eksik gösterilen kişi veya kişilere dava dilekçesinin tebliği ile davaya dahil edilmeleri sağlanmalıdır. Somut olayda borçludan taşınmazı satın alan ... davalı olarak gösterilmiş ancak borçlu olarak bildirilen ... ... davaya dahil edilmeksizin davanın kabulüne karar verilmiştir....

                Dava, alacaklının 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalılar veklinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dosya içerisindeki belgelerden, dava konusu 4 nolu bağımsız bölümün 28.07.2011 tarihinde davalı ... tarafından dava dışı Mehmet ....'dan satın alındığı, bu taşınmazın öncesinde borçluya ait olmadığı anlaşılmaktadır. 4 nolu bağımsız bölüm davalı borçludan satın alınmadığı, dolayısıyla borçlu ve davalı üçüncü kişi arasında yapılmış bir tasarruf olmadığı halde bu taşınmaz yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü usul ve yasaya aykıdır. ../... .. 3-1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinde 16/06/2009 tarihinde 5904 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile yapılan değişiklikle 6183 sayılı ......

                  Yapılan temyiz incelemesi sonunda davanın 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkin olduğu, borçlu davalı ... tarafından taşınmazların diğer davalı ...’ya satış tarihinin 11.01.2002 olup davanın ise 24.01.2007 tarihinde açıldığı, 6183 sayılı yasanın 26. maddesine göre tasarrufun iptali davalarının tasarruf tarihinden itibaren 5 yıllık süre içinde açılması gerektiği, söz konusu sürenin hak düşürücü süre olup, mahkemece resen nazara alınması gerektiği bu nedenle mahkemece ‘davanın hak düşürücü süre yönünden reddine’ karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmaması ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasına karar verilmiş davacı vekili bu defa karar düzeltme talebinde bulunmuştur. 5411 S.K’nun 138/II. fıkrasında bu Kanunun 107 nci maddesi uyarınca bir bankanın, borçlarının, taahhütlerinin yüklenilmesi veya alacaklarının devralınması hâlinde, bu borç,...

                    Mahkemece iddia, savunma toplanan deliller ve bozma ilamı doğrultusunda borçlu ile diğer davalılar arasındaki hisse devrinin özkaynakların kaydı değerinden daha aşağıda bir değerle yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne Davalı ... ile davalılar ... ve ... arasındaki davalı şirketin hissesinin devrine ilişkin Kadıköy 1.Noterliğinin 15.2.1999 tarih 4995 yevmiye nolu Ltd.Şti. Hisse devri sözleşmesinin muvazaalı olduğunun tesbiti ile iptaline karar verilmiş; hüküm, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 Sayılı AATÜHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.Aynı yasanın 26 maddesinde 27,28,29 ve 30.maddelerde sözü geçen tasarrufların vukuu tarihinden beşyıl geçtikten sonra mezkur maddelere istinaden dava açılamıyacağı hüküm altına alınmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu