uygun halede şartname hazırlanmadığından, ihalenin feshi gerektiğini, İcra dosyasında satışa esas 100.maddelerde de eksiklik bulunduğunu, öncelikle ipotek alacaklısına muhtıra gönderilmesi gerekirken bu hususta göz ardı edildiğini, ihalenin feshini gerektiren icra dairesinin kamu düzenine ilişkin olan işlemlerinde yanlışlık olduğunu, ihalenin başlangıcından itibaren hem hazırlık, hemde satış aşamalarında ihale usul ve yasaya uygun yapılmayıp fesada uğradığını belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
İhalenin feshi İİK'nun 134.maddesinde düzenleme altına alınmış olup, satışı yapan icra müdürünün, satışın yapılmasını düzenleyen kanun, tüzük veya yönetmelik hükümlerine aykırı hareket etmiş olması halinde icra mahkemesinden ihalenin feshi istenebilir.Yani ihalenin feshi sebebi ile, ihalenin usulüne uygun biçimde yapılmadığı ileri sürülür.İhalenin feshi sebepleri satış talebi ile ilgili, arttırmaya hazırlık döneminde yapılan işlemlerle ilgili, artırmanın yapılmasındaki usulsüzlüklerle ilgili olabileceği gibi artırmaya fesat karıştırılmış olması veya satılan malın esaslı niteliklerinde hataya düşülmüş olması sebeplerinden birine dayanabilir.Bu sebepler dışında icra takibine ilişkin olarak ileri sürülen itirazlar ihalenin feshi sebebi olarak kabul edilemez. Somut olayda, taşınmaz satış ilanı T3 ve T1 T2 usulüne uygun olarak tebliğ edildiği anlaşılmıştır....
Bu yasal düzenlemeler ve lehe değişiklik dikkate alınarak somut olay değerlendirildiğinde, ihalenin feshi taleplerinin yerinde olmadığı, resen yapılan incelemede başkaca feshi sebebi de bulunmadığı gerekçesi ile ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesinin yerinde olduğu görülmekte ise de; 7343 sayılı Kanun’la değişik İİK’nun 134/5-3. maddesi gereğince, ihalenin feshi isteminin kötü niyetle ihale sürecini uzatmaya matuf olmadığı ve Anayasa’nın 13. maddesinde düzenlenen ölçülülük ilkesi nazara alındığında, asıl dava davacısı ile birleşen dava davacısı aleyhine ayrı ayrı hükmedilen para cezasının, ihale bedelinin %5’ine indirilmek ve tek para cezasına hükmedilmek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ : 1- Asıl dava davacısı ile birleşen dosya davacısının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 20....
Kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için kaydına tedbir konulmasını talep ettiği, icra dosyasından gönderilen satış ilanının usulsüz tebliğ edildiği, bu durumun başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu, tüzel kişilere yapılacak tebligatın öncelikle şirket yetkilisine yapılması gerektiği, icra dosyasından gönderilen satış ilanının usulsüz tebliği nedeniyle açılan ihalenin feshi davasının süresinde olduğu ve ihalenin feshi gerektiği, icra dosyasından yaptırılan kıymet takdirinin usul ve yasaya aykırı olduğu ve takdir edilen bedelin fazlasıyla düşük olduğu, ihalenin açıkça usul ve yasaya aykırı olduğundan ihtiyadi tedbir yoluyla davalı banka adına tescil edilen taşınmazların 3....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, ihalenin feshi istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
Bu doğrultuda ihalenin feshi davalarının da zaman aşımını kesmeyeceği sabittir. Somut olayda, İlk Derece Mahkemesinin, ihalenin feshi davalarının zaman aşımını keseceği yönündeki gerekçesi isabetsiz olup Bölge Adliye Mahkemesince de “ihalenin feshi davaları açılmakla alacaklının takip dosyasında herhangi bir başka işlem yapamayacağı, fiili imkansızlık nedeni ile zaman aşımı süresinin işlemeyeceği” yönündeki gerekçesi yerinde olmayıp ihalenin feshi davası açılsa da icra takip dosyasında takip işlemlerinin devamı mümkündür....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Şikayet, ihalenin feshi istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacı, şikayet dilekçesinde satış ilanının usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürmüş ise de istinaf dilekçesinde satış ilanının 05/10/2021 tarihinde tebliğ alındığının kabul edildiği anlaşılmıştır. Satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin feshi isteminde bulunulabilmesi için, usulsüz olduğu ileri sürülen hususun ihaleden önce şikayetçi tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise; İİK'nın 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılmış olması gerekir....
Değerlendirme 1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, şikayetçinin ihalenin feshi talebinin reddine yönelik temyiz itirazları ile aşağıdaki bendin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Davacı aleyhine taktir edilen para cezasına ilişkin re'sen yapılan değerlendirmede; İİK'nın ihalenin feshi şikayetine ilişkin usül ve esasları belirten 134. maddesine 24.11.2021 tarih ve 7343 sayılı Yasa'nın 27. maddesi ile eklenen fıkra ile; "İhalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesi talep tarihinden itibaren yirmi gün içinde duruşma yapar ve taraflar gelmeseler bile icap eden kararı verir. Ancak ihalenin feshi talebinin usulden reddi gereken hâllerde duruşma yapılmadan da karar verilebilir. İcra mahkemesi; 1....
sebeplerin değerlendirilemeyeceği anlaşılmakla ilk derece mahkemesince ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesinin yerinde olduğu görülmüştür....
Bu yasal düzenlemeler ve lehe değişiklik dikkate alınarak somut olay değerlendirildiğinde, ihalenin feshi taleplerinin yerinde olmadığı, resen yapılan incelemede başkaca feshi sebebi de bulunmadığı gerekçesi ile ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesinin yerinde olduğu görülmekte ise de; 7343 sayılı Kanun’la değişik İİK’nun 134/5-3. maddesi gereğince, ihalenin feshi isteminin kötü niyetle ihale sürecini uzatmaya matuf olmadığı ve Anayasa’nın 13. maddesinde düzenlenen ölçülülük ilkesi nazara alındığında, şikayetçi aleyhine hükmedilen para cezasının, ihale bedelinin %5’ine indirilmek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ: 1-Şikayetçinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 32....