açacağı menfi tespit davasında ileri sürerek kanıtlamasına olanak tanıyan 6183 sayılı Yasanın 79'uncu maddesinin 4'üncü fıkrası dikkate alındığında düzenlenen ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle reddeden …....
Davalı Hazine vekili; davalı kurum mükellefi davalı şirketin muhtelif dönemlerde tahakkuk eden vergilerini kanuni süresinde ödemediğinin tespiti üzerine 847.312,67 TL amme alacağının takip ve tahsili amacıyla, 6183 sayılı Kanun'un 55. maddesi hükmü gereği, ödeme emrinin düzenlenerek, muhtelif tarihlerde davalı şirkete tebliğ edildiğini, ancak buna karşılık hiçbir ödemede bulunulmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; davanın kabulü ile; 6183 sayılı Kanunun 79. maddesi uyarınca davacı tarafa gönderilen haciz ihbarnameleri sebebiyle davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava 6183 Sayılı AATUHK'nun 79.maddesi gereğince açılmış menfi tespit istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, dava dışı kamu borçlusu ...Petrol Ltd. Şti hakkında 6183 sayılı Yasa'ya göre takip yapıldığını ve müvekkiline anılan yasanın 79.maddesi gereğince haciz ihbarnamesi gönderildiğini, ancak süresinde itiraz edilemediğini, kamu borçlusuna borçları olmadığının 6183 sayılı Yasa'nın 79.maddesi gereğince tesbitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı idare vekili, davacının haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediğinden alacağın zimmetinde sayıldığını haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, toplanan delil ve alınan bilirkişi raporuna göre davacının dava dışı ... Petrol Ltd....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, dava dışı kamu borçlusu ... Süt ..Ltd.Şti hakkında 6183 sayılı Yasa'ya göre takip yapıldığını ve müvekkiline anılan yasanın 79.maddesi gereğince haciz ihbarnamesi gönderildiğini, ancak süresinde itiraz edilemediğini kamu borçlusuna bir borçları olmadığından 6183 sayılı Yasa'nın 79.maddesi gereğince borçlu olmadıklarının tesbitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı idare vekili, davacının haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediğinden alacağın zimmetinde sayıldığını haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Mahkemenin, uyuşmazlığın idari yargının görev alanına girdiği gerekçesi ile verdiği görevsizlik kararı, Dairemizin 27.09.2016 tarih 2016/11560 Esas 2016/8239 Karar sayılı ilamı ile davanın yasal dayanağının 6183 sayılı Yasa'nın 58.maddesi gereğince açılan menfi tesbit davası olduğu Adli yargıda çözümlenmesi gerektiği ve görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan bu yönde görevsizlik kararı verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuş, bozmadan sonra mahkemece, görevsizlik kararı verilerek kesinleşme halinde dosyanın görevli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Açılan bu dava davacının hatası sonucu 7 gün içerisinde itiraz etmemesi nedeni ile açıldığı dolayısı ile dava açılmasına kendisinin sebep olduğundan, yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılması gerekirken hatalı değerlendirme ile davalı idareye yükletilmesi usul ve yasaya aykıdır. 3-Kabule görede, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinde 16/06/2009 tarihinde ve 5904 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile yapılan değişiklik sonucu hazırlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarının maktu olarak belirlenmesi gerekir nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki,bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK'nin geçiçi 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nin 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir....
Prim tahsilatını kolaylaştırmak için birçok hüküm konulmakla birlikte Mülga 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 80. maddesi, primlerin zamanında ve düzenli olarak tahsilini sağlamaya yöneliktir. Anılan maddenin ilk şeklinde prim alacağının tahsili 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre yapılmakta iken, 01.12.1993 tarihli ve 3917 sayılı Kanunun 1. maddesi uyarınca yapılan değişiklik ile 6183 sayılı Kanun hükümlerine tabi kılınmıştır. Prim borçları, bu düzenleme ile kamu alacağı derecesine getirilerek, takip ve tahsilinde, İcra ve İflas Hukukuna göre çabukluk ve sadelik sağlanmak istenmiştir....
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, “1-) Manisa 3.İş Mahkemesi'nden verilen 04.04.2017 tarih, 2016/333 Esas ve 2017/60 Karar sayılı kararına yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine,” şeklinde karar verilmiştir. IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; müvekkilinin Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 113/3. maddesi belirtilen prosedüre uyarak süresi içinde 22.09.2017 tarihinde dava açtığını, yerel mahkeme ve istinaf mahkemesi tarafından 6183 sayılı Kanundaki süreye dayanılmasının hatalı olduğunu, zira 6183 sayılı Kanundaki sürenin dava açma süresi olmayıp, kurula başvuru süresi olduğunu; yönetmelik maddesi gereğince dava açma süresinin 1 ay olduğunu belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir....
Prim tahsilatını kolaylaştırmak için birçok hüküm konulmakla birlikte Mülga 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 80. maddesi, primlerin zamanında ve düzenli olarak tahsilini sağlamaya yöneliktir. Anılan maddenin ilk şeklinde prim alacağının tahsili 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre yapılmakta iken, 01.12.1993 tarihli ve 3917 sayılı Kanunun 1. maddesi uyarınca yapılan değişiklik ile 6183 sayılı Kanun hükümlerine tabi kılınmıştır. Prim borçları, bu düzenleme ile kamu alacağı derecesine getirilerek, takip ve tahsilinde, İcra ve İflas Hukukuna göre çabukluk ve sadelik sağlanmak istenmiştir....
Mahkemece, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 213 sayılı Vergi Usul Kanunu ve 6183 sayılı Yasaya göre çözümlenmesi gerektiği, 2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri,İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin kuruluş kanuna göre 6183 sayılı yasadan kaynaklanan uyuşmazlakıların çözüm yerinin vergi mahkeleri olğundan HMK'nun 114/b ve 115/2. maddesi gereğince davanın dava şartı noksanlığından reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından tamyiz edilmiştir. Dava, 6183 sayılı Yasa’nın 79/4 maddesine dayalı olarak açılan menfi tesbit davasına ilişkindir. Anılan yasa maddesinde "herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahıs, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır." şeklinde ifade edildiği üzere uyuşmazlığın çözümünda dava genel mahkemelerde çözümlenmelidir....