Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın işverenine ait ödenmeyen sigorta primi borçlularından dolayı alacağının tahsili için 6183 Sayılı Kanun gereğince 2012/15699 nolu icra takip dosyası açıldığını, bu icra takip dosyası üzerinden yapılan işlemler neticesinde 6183 Sayılı Kanunun 79.maddesi gereği 07.12.2016 tarihinde ......

    Ancak, 6183 sayılı Kanun'un 79/4. maddesi menfi tespit davası açılabileceğine izin vermiş olmakla birlikte bu yol, üçüncü kişiler bakımındandır. Bu olanak, kamu alacağı borçluları yönünden tanınmamıştır.( Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.10.2007 gün ve 2007/21- 623 Esas, 2007/717 Karar sayılı kararı da aynı yöndedir.) Herhangi bir nedenle itiraz süresininin geçirilmesi halinde üçüncü kişi, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibariyle amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır. Menfi tespit davası açılması halinde mahkemece bu 6183 sayılı Kanun'un 10. maddesinde sayılan türden teminat karşılığında takip işlemlerinin durdurulmasına karar verilebilir (m.79/4)....

    Ancak, 6183 sayılı Kanun'un 79/4. maddesi menfi tespit davası açılabileceğine izin vermiş olmakla birlikte bu yol, üçüncü kişiler bakımındandır. Bu olanak, kamu alacağı borçluları yönünden tanınmamıştır.( Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.10.2007 gün ve 2007/21-623 Esas, 2007/717 Karar sayılı kararı da aynı yöndedir.) Herhangi bir nedenle itiraz süresininin geçirilmesi halinde üçüncü kişi, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibariyle amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır. Menfi tespit davası açılması halinde mahkemece bu 6183 sayılı Kanun'un 10. maddesinde sayılan türden teminat karşılığında takip işlemlerinin durdurulmasına karar verilebilir (m.79/4)....

      Dosya kapsamı incelendiğinde, dava dışı limited şirketin 2008/4-2011/6 dönem ve aralarına ilişkin prim borçlarından dolayı, şirket ortağı olan davacıya gönderilen ödeme emrinin tebliğ edilememesi nedeniyle davacının aracına ve taşınmazına ihtiyati haciz konulduğu, söz konusu haciz işleminin iptali ve borçlu bulunmadığının tespiti istemli açılan işbu davada, mahkemece, şartları oluşmadığından bahisle ihtiyadi haciz kararının kaldırılmasına, dava dışı şirket hakkında haciz veya mal varlığı araştırmasına gidilmeksizin doğrudan davacıya ödeme emri gönderilmesi yerinde olmadığı gerekçesiyle de ödeme emrinin iptaline karar verildiği anlaşılmış ise de, ödeme emrinin iptali yönünden verilen karar yerinde görülmemiştir. 6183 sayılı Yasa'nın 58. maddesi kapsamında davacıya tebliğ edilmiş bir ödeme emrinin bulunmaması karşısında, davanın menfi tespit davası olarak kabul edilerek işin esasına girilmesi gerekmektedir....

        Kamu alacağına ilişkin olarak anılan madde kapsamında öngörülen menfi tespit davası dışında, yeni ve ayrı bir menfi tespit davası açılmasına anılan kanun hükümleri cevaz vermemektedir. Zira, tahsil edilmesi istenen alacak, kamu alacağı niteliğinde imtiyazlı olup sürüncemede kalması önlenerek, hızla tahsili sağlanmak istenmektedir. 6183 sayılı Kanun'da, İcra ve İflas Kanunu'nun 72. maddesine koşut bir hükme yer verilmemiş bulunması karşısında, yasada öngörülen 7 günlük itiraz süresini geçiren kamu alacağı borçlusu, aynı konuda yeni bir menfi tespit, istirdat davası açamayacaktır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 26.04.2006 gün ve 2006/21-198 Esas, 249 Karar sayılı Kararı). 6183 sayılı Kanun ile menfi tespit davasına, “Üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczini” düzenleyen 6183 sayılı Kanun'un 5479 sayılı Kanun ile değişik 79. maddesinde üçüncü şahıslar yönünden yer verilmiş ise de, bu olanak, kamu alacağı borçluları yönünden tanınmamıştır....

          KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/455 KARAR NO : 2021/497 DAVA : MENFİ TESPİT DAVA TARİHİ : 27.10.2020 KARAR TARİHİ : 14.09.2021 YAZIM TARİHİ : 15.09.2021 Davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile açılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili tarafından davalı aleyhine menfi tespit davası açılmış ise de; davacı vekilinin 25/05/2021 tarihli celseye mazeret beyan etmeden gelmemesi nedeniyle dosyanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verildiği ve 3 ay içinde yenilenmediği anlaşıldığından, HMK'nun 150/5 maddesi gereğince davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA, Davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA, Alınması gerekli 59,30-TL karar harcının peşin alınan 5.123,25-TL harçtan mahsubu ile arta kalan 5.063,95-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine Davanın davacı tarafından ortaya konulmamış olması karşısında; 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6183 sayılı Kanun'a göre davacıdan tahsili için...

            Ancak, 6183 sayılı Kanun'un 79/4. maddesi menfi tespit davası açılabileceğine izin vermiş olmakla birlikte bu yol, üçüncü kişiler bakımındandır. Bu olanak, kamu alacağı borçluları yönünden tanınmamıştır.( Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.10.2007 gün ve 2007/21- 623 Esas, 2007/717 Karar sayılı kararı da aynı yöndedir.) Herhangi bir nedenle itiraz süresininin geçirilmesi halinde üçüncü kişi, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibariyle amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır. Menfi tespit davası açılması halinde mahkemece bu 6183 sayılı Kanun'un 10. maddesinde sayılan türden teminat karşılığında takip işlemlerinin durdurulmasına karar verilebilir (m.79/4)....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava konusu uyuşmazlık; 6184 sayılı yasa kapsamında gönderilen haciz ihbarnamesine karşı açılan menfi tespit davasında davacının dava dışı Sorkun Belediyesi kum ocagına karşı borcunun bulunup bulunmadığı, borcunu halen ödeyip ödenmediği, dolayısıyla 6183 Sayılı Kanunun 79. Maddesine göre davalı kuruma borcunun bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır....

            Av. ... aralarındaki menfi tespit davası hakkında Malatya 1. Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 26.1.2011 gün ve 794-101 sayılı hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Davalı vekiline mahkemenin gerekçeli kararının tebliğ edildiğine dair tebligat parçasında tebliğ tarihinin yazılmadığı anlaşılmış olmakla; kararın davalı vekiline tebliğ edildiği tarihin tespit edilerek Dairemize gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 26.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Hukuk Dairesinin 15/01/2015 gün, 2014/10189-2015/318 sayılı bozma ilamında, davanın 6183 sayılı Kanun’un 79. maddesine dayalı olarak açılmış menfi tespit istemine ilişkin olması nedeniyle genel mahkemenin görevli olduğundan, mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerektiği hususuna değinilmiştir. ... İş Mahkemesince bozma ilamına uyulduktan sonra görevsizlik kararı verilerek dosya ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiş, mahkemece davanın kabulüne, davacının davalı kurum tarafından gönderilen haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiği 02/04/2013 tarihi itibariyle davalı kurum borçlusu ...'a 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 79. maddesi gereğince borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş;, hüküm, davalı vekili tarafından yeniden temyiz edilmiştir. 1-Dava, davalı kurumun prim alacağı sebebiyle 6183 sayılı AATUHK.'...

                UYAP Entegrasyonu