Vergi uyuşmazlıklarında kesin ve yürütülmesi zorunlu işlemler ise, ihbarname veya ödeme emri tebliği, tahakkuk fişi kesilmesi veya vergi tevkifatı yapılması gibi işlemler ile yükümlülerin düzeltme ve 1615 sayılı Gümrük Kanununun ilgili maddelerinde öngörülen idari itiraz yoluna başvurmaları halinde yetkili mercilerce tesis edilen işlemlerdir. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanunun 37.maddesinde "Amme alacakları hususi kanunlarında belli edilen zamanlarda ödenir. Hususi kanunlarında ödeme zamanı tespit edilmemiş amme alacakları Maliye Vekaletince belirtilecek usule göre yapılacak tebliğden itibaren bir ay içinde ödenir. Bu ödeme müddetinin son günü amme alacağının vadesi günüdür." hükmü yer almaktadır....
Ayrıca, 5766 sayılı Kanunun 1'inci maddesiyle, 6183 sayılı Kanunun 3'üncü maddesine, "Takibat giderleri terimi:" ibaresinden önce gelmek üzere, "Tahsil edilemeyen amme alacağı terimi: Amme borçlusunun bu Kanun hükümlerine göre yapılan mal varlığı araştırması sunucunda haczi kabil herhangi bir mal varlığının bulunmaması, haczedilen mal varlığının satılarak paraya çevrilmesine rağmen satış bedelinin amme alacağını karşılamaması gibi nedenlerle tahsil edilmeyen amme alacaklarını, tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağı terimi: Amme borçlusunun haczedilen mal varlığına bu Kanun hükümlerine göre biçilen değerlerin amme alacağını karşılayamayacağının veya hakkında iflas kararı verilen amme borçlusundan aranılan amme alacağının iflas masasından tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması gibi nedenlerle tahsil dairelerince yürütülen takip muamelelerinin herhangi bir aşamasında amme borçlusundan tahsil edilemeyeceği ortaya çıkan amme alacaklarını," ibareleri eklenmiştir. 5766 sayılı Kanunun kabulü...
'Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda pay sahiplerinin farklı şahıslar olmaları halinde bu şahıslar, amme alacağının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulur." fıkraları eklenmiştir. Yine 5766 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinde, "Bu Kanunla 6183 sayılı Kanunda yapılan değişiklikler ve eklenen hükümler, hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla tahsil edilmemiş bulunan amme alacakları hakkında da uygulanır" hükmü ile, belirtilen değişiklikler ve getirilen yeni hükümlerin, yürürlük tarihinden sonra doğacak amme alacakları için uygulanacağı gibi kanunun yürürlülük tarihinden önce doğmuş olup, halen ödenmemiş amme alacakları için de uygulanacağı sonucu ortaya çıkmaktadır....
Mahkemece, kamu kurumu niteliğinde olan davacının 6183 sayılı Kanuna göre ödeme emri çıkartıp alacağını tahsil yoluna gitmesi gerektiği, birliğin gelirlerinin tahsilinde 6183 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. 6183 sayılı Kanunun 1. maddesi uyarınca; '' Devlete, vilayet hususi idarelerine ve belediyelere ait vergi, resim, harç, ceza tahkik ve takiplerine ait muhakeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli, gecikme zammı, faiz gibi fer'i amme alacakları ve aynı idarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve amme hizmetleri tatbikatından mütevellit olan diğer alacakları ile; bunların takip masrafları hakkında...'' 6183 sayılı kanun hükümleri uygulanır. Dava konusu alacak, davalıya haksız olarak ödendiği iddia edilen maaşa ilişkin olup, yukarıdaki yasal düzenlemeden anlaşıldığı üzere 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edilebilecek bir alacak değildir....
İcra Müdürlüğünün 1998/2918 E. sayılı icra dosyasına pay ayrılmaması nedeniyle şikâyet yoluna başvurulmamış olmasından dolayı bu hususun kesinleştiği de dikkate alınarak, şikâyet eden vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir. 2-5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanununun 35,II hükmüne göre, “Kurumun malları, alacakları, banka hesapları 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu ile 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun bakımından Devlet malı hükmünde olup, alacakları imtiyazlı alacaklardır.” Sosyal Güvenlik Kurumu alacağının imtiyazının niteliği 6183 sayılı Kanuna atıf yapılarak belirtilmiş olup, kamu alacağının hacizde ne şekilde imtiyazlı olduğu bu Kanunun 21,I hükmüne göre, “Üçüncü şahıslar tarafından haczedilen mallar paraya çevrilmeden evvel o mal üzerine amme alacağı için de haciz konulursa bu alacak da hacze iştirak eder ve aralarında satış bedeli garameten taksim olunur.” şeklinde ifade edilmiştir....
Davacıdan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca … TL maktu harç alınmasına, 4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 30/03/2022 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi. (X)-KARŞI OY : Dosyanın incelenmesinden, davacı şirket adına 2016 ve 2017 yıllarına ilişkin vergi incelemesi devam ederken yapılan ihtiyati tahakkuk ve buna istinaden banka hesaplarını da kapsayacak şekilde tesis edilen ihtiyati hacze karşı davanın açıldığı anlaşılmıştır. 6183 sayılı Amme Alacakları Tahsili Usulü Hakkında Kanunun 62. maddesinin son fıkrasında tahsil dairesinin alacaklı amme idaresi ile borçlunun menfaatlerini mümkün olduğu kadar telif etmekle mükellef olduğu hükme bağlanmıştır. 30/06/2007 tarih ve 26568 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 1 Sıra No.'...
Kurum, söz konusu Kanunun uygulanmasında Maliye Bakanlığı, diğer kamu kurum ve kuruluşları ve mercilere verilen yetkileri kullanır…” şeklinde düzenlenmiştir. 3917 sayılı Kanun’un yürürlük tarihine kadar olan dönemde, SSK prim alacakları İcra İflas Kanunu hükümlerine göre tahsil edilmekte iken, anılan Kanun’la yapılan düzenleme ile 3917 sayılı Kanun ile yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği 08.12.1993 tarihinden itibaren, Kurumun süresi içerisinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanmasına başlanmıştır. 6183 sayılı Kanun’un “Tahsil zamanaşımı” başlıklı 102. maddesi uyarınca; “Amme alacağı, vadesinin rastladığı takvimi yılını takib eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrar.”...
Kurum, söz konusu Kanunun uygulanmasında Maliye Bakanlığı, diğer kamu kurum ve kuruluşları ve mercilere verilen yetkileri kullanır…” şeklinde düzenlenmiştir. 3917 sayılı Kanun’un yürürlük tarihine kadar olan dönemde, SSK prim alacakları İcra İflas Kanunu hükümlerine göre tahsil edilmekte iken, anılan Kanun’la yapılan düzenleme ile 3917 sayılı Kanun ile yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği 08.12.1993 tarihinden itibaren, Kurumun süresi içerisinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanmasına başlanmıştır. 6183 sayılı Kanun’un “Tahsil zamanaşımı” başlıklı 102. maddesi uyarınca; “Amme alacağı, vadesinin rastladığı takvimi yılını takib eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrar.”...
giren amme alacaklarında 10 Türk Lirasına (10 Türk Lirası dahil), diğer amme alacaklarında 20 Türk Lirasına (20 Türk Lirası dahil) kadar amme alacakları, amme idarelerinde terkin yetkisini haiz olanlar tarafından tahsil zamanaşımı süresi beklenilmeksizin terkin olunabilir....
Kurum, söz konusu Kanunun uygulanmasında Maliye Bakanlığı, diğer kamu kurum ve kuruluşları ve mercilere verilen yetkileri kullanır…” şeklinde düzenlenmiştir. 3917 sayılı Kanun’un yürürlük tarihine kadar olan dönemde, SSK prim alacakları İcra İflas Kanunu hükümlerine göre tahsil edilmekte iken, anılan Kanun’la yapılan düzenleme ile 3917 sayılı Kanun ile yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği 08/12/1993 tarihinden itibaren, Kurumun süresi içerisinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanmasına başlanmıştır. 6183 sayılı Kanun’un “Tahsil zamanaşımı” başlıklı 102. maddesi uyarınca; “Amme alacağı, vadesinin rastladığı takvimi yılını takib eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrar.”...