Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir (TMK m. 222). Yukarıdaki değer tespiti, belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi gerek görülürse konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınmalıdır. Mal rejiminin tasfiyesi sonucunda belirlenecek artık değere katılma alacağı, terekeye ait borç olup, mirasçıların miras paylaşımından önce ödenmesi gerektiği kabul edilmektedir. Terekeye ait borç ödendikten sonra kalan miktar, mirasçılar arasında miras payları oranında paylaşılır. Tereke borçlarından bu sıfatını kaybetmemiş tüm mirasçılar, kişisel olarak (4721 s.lı TMK m. 599/2) ve müteselsilen (TMK m. 641) sorumludurlar. Her ne kadar, davacı temyize konu davayı terekenin alacaklısı sıfatıyla açmış ise de; davacı da dahil davanın tarafları, ortak mirasbırakan ...'in mirasçısıdır ve tereke borçlarından yukarıda açıklanan kanuni düzenlemeler çerçevesinde davacı da sorumlular....

    Aynı görüşe göre, taşınmaz maliki tek taraflı talebiyle rehnin terkinini sağlayabilir. (4721 s. TMK m.796/II) Diğer bir görüşe göre, sürenin dolması kendiliğinden ipoteği sona erdirmez. Bu konuda malik, alacaklıdan ipoteğin terkinini isteyebilir (4721 s. TMK m. 858/I). Alacaklının terkin talebinde bulunmaması halinde, malik onun aleyhine ifa davası açar ve mahkemenin vereceği kararla ipoteğin terkini sağlanabilir. Yargıtay’a göre de, ipotek süresinin sona ermesi, ipoteğin terkini için tek başına yeterli değildir. Bunun için ayrıca belirlenen süre içinde rehinli alacaklının hakkı ya doğmamış ya da sona ermiş olmalıdır. Mevcut durum bu olmakla beraber, 7181 sayılı ve 4/7/2019 tarihli Tapu Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 19. maddesi gereğince, 4721 s. TMK' nun 883. maddesi hükmüne ikinci fıkranın eklenmesi öngörülmektedir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kişisel ilişki sebebiyle çocukların huzurunun tehlikeye girdiği, davalının çocuklara ilgili davranmadığı, çocuklara hoşlanmayacakları şekilde davrandığı ve çocuklara karşı hoşlanmayacakları şekilde söylemlerde bulunduğu, bu durumun çocukların hem fiziksel hem de ruhsal yönden gelişimini olumsuz etkileyeceği, velâyette ve de kişisel ilişkide asıl olanın çocukların yüksek menfaati olduğu, aldırılan sosyal inceleme raporu, idrak çağındaki ortak çocukların duruşmadaki beyanları, dinlenen tanıklar ve tüm dosya kapsamına göre çocuklarla davalı anneleri arasında mevcut olan kişisel ilişki düzenlemesinin çocukların yüksek menfaatine uygun olmadığı, davalı anne ve çocuklar arasındaki kişisel ilişkinin çocukların gelişimlerini olumsuz etkileyeceği kanaatine varıldığı belirtilerek, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 324 üncü maddesi şartlarının somut olayda gerçekleştiği gerekçesi...

      Çünkü, 4721 s. TMK’ nun1024. maddesi uyarınca bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmişse bunu bilen veya bilmesi gereken 3. kişilerin yolsuz olan bu tescile dayanma olanakları yoktur ve yasa ve uygulamadaki deyimiyle bağlayıcı olmayan bir hukuki işleme dayanan ve hukuki sebepten yoksun bulunan tesciller “yolsuz tescil” sayılacağından, hakkı zedelenen 3. kişinin iyiniyetli olmayan malike karşı doğrudan doğruya şahsi hakkına dayanması mümkündür. (Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin 2014/16192 Esas - 2016/3221 Karar ile 2009/11156 Esas - 2009/12451 Karar) Satış vaadi sözleşmesi 2644 s. TK’ nun 26. ve 4721 s. TMK’ nun 1009. maddelerine dayanılarak tapu kayıtlarına şerh verilebilir. Kişisel hak sağlayan satış vaadi sözleşmesi tapu kaydına şerh verilmekle ayni etkili hale gelir. 4721 s. TMK’ nun 1009/2. maddesinde de bu satış vaadi şerhi o taşınmaz üzerinde sonradan kazanılan hakların sahiplerine karşı da ileri sürülebileceği belirtilmiştir. Kuşkusuz, 2644 s....

      ve bu artık değerin yarısının (TMK....

        "şeklindeki gerekçesi ile; " Davacı erkeğin boşanma davasının KABULÜ ile; TMK' nun 166/1. maddesi gereğince EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELDEN SARSILMASI NEDENİYLE BOŞANMALARINA, Tarafların müşterek çocuğun velayetinin TMK' nun 336/3. maddesi gereğince DAVALI ANNEYE BIRAKILMASINA, Tarafların müşterek çocuğu Havanur Aksoy ile velayet hakkı kendisine verilmeyen DAVACI BABA arasında her ayın 2. ve 4. Cumartesi günleri saat:10:00’dan - saat 16:00’a kadar, Dini Bayramların 2. günü saat 10:00'dan - saat 16:00’ya kadar, 1 Ocak'ta saat 10:00'dan- saat 18:00'a kadar, 23 Nisan, 19 Mayıs ve 29 Ekim günlerinde saat 15:00- saat 19:00 arasında müşterek çocuğun anne yanından baba tarafından teslim alınıp teslim edilmek suretiyle 4721 s....

        “Aile konutu” bir hukuki kurum ve kavram olarak 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK) ile hukuk hayatımıza girmiştir. 4721 sayılı TMK’nun 194. maddesi, 4722 sayılı Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Sekli Hakkında Kanun’un 9. maddesinin son fıkrası gereğince, bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce kurulmuş olan evlilikler hakkında da geçerlidir. Bu sebeple 194. madde Türk Medeni Kanunu’nun yürürlüğe girmesiyle derhal uygulanabilirlik niteliğini kazanmıştır. 4721 sayılı TMK’nun “Aile Konutu” başlıklı 194. maddesinde: “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz. Rızayı sağlayamayan veya haklı bir sebep olmadan kendisine rıza verilmeyen eş, hakimin müdahalesini isteyebilir. Aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini isteyebilir....

          Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; yerel mahkemece davalıya yüklenen kusurların sübuta erdiği, davacının boşanmaya sebep olan olaylarda kusurunun ispatlanamadığı, mahkemece kusurlu davranışların ve kusur derecesinin, boşanma sebebinin doğru tespit edildiği, koşulları oluşmadığından 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 162 nci maddesine dayalı boşanma talebinin reddine, kadın tam kusurlu kabul edilerek 4721 sayılı Kanun'un166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanma davasının kabulüne karar verilmesinde, müşterek çocukların yaşı, ihtiyaçları, tarafların sosyal ve ekonomik durumu, çocukların beyanı, hazırlanan sosyal inceleme raporu dikkate alındığında, velâyetlerin babaya verilmesinde, anne ile çocuk arasında yatılı kişisel ilişki kurulmasında, 4721 sayılı Kanun'un 169 uncu maddesi uyarınca tedbir mahiyetinde müşterek konutun davacı ve çocuklara özgülenmesinde, erkek lehine 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin...

            Kooperatif ödemelerinin 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin 170. maddesi gereğince mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 01.01.2002 tarihinden önceki dönemde tamamlanması durumunda, eşler lehine katkı payı alacağı; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 202/1. maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 01.01.2002 tarihinden sonraki dönemde tamamlanmasında ise değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacak hakkı doğabilecektir. Kooperatif ödemelerinin bir kısmının mal ayrılığı, bir kısmının da edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemlerde yapılmasında; mal ayrılığı dönemindeki ödemelere her bir eşin yaptığı katkı oranı, daha sonra geçerli olacak edinilmiş mallara katılma rejimine onların kişisel malı olarak geçeceği kabul edilmektedir....

              Eşya üzerindeki egemenliğin 3. kişilere karşı korunması için malike verilen bu yetkilerin yaptırımı olan davalar, 4721 s. TMK’ nun 683. maddesinde belirlenmiştir. Bilindiği gibi malik, mülkiyet hakkının sağladığı yetkileri, hukuk düzeninin çizdiği sınırlar içinde dilediği gibi kullanabilir. Eşya üzerindeki egemenliğin 3. kişilere karşı korunması için malike verilen bu yetkilerin yaptırımı olan davalar ise 4721 s. TMK' nun 683. maddesinde düzenlenmiştir. 4721 s. TMK' nuın "Mülkiyet Hakkının İçeriği" başlıklı 683. maddesi; "Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız el atmanın önlenmesini de dava edebilir." hükmünü içermektedir....

              UYAP Entegrasyonu