Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Evlenmesine izin verilmesi istenilen 5/8/1993 doğumlu Yasemin Etcik’in dava ve hüküm tarihinde onaltı yaşını doldurmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, yasal şartın oluşmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken Medeni Kanunun 124/2. maddesi hükmüne aykırı olarak evlenmeye izin verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 8/11/2010...

    Mahkemece, yasal şartların oluşmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken Medeni Kanunun 124/2. maddesi hükmüne aykırı olarak evlenmeye izin verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, 15.04.2004 oybirliğiyle karar verildi....

      Dernekler Kanununun 34. maddesi 2. cümlesi “Bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde aynı konuları düzenleyen 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ilgili hükümlerine atıf yapılmış sayılır.” 36. maddesi 2. cümlesinde ise “Bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun hükümleri uygulanır.” hükmünü içermektedir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 6. maddesinde; genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu, yerleşim yerinin, Türk Medeni Kanun hükümlerine göre belirleneceği, 14/2. maddesinde ise, dernek ile üyeler arasındaki davaların dernek merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemede bakılacağı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 51. maddesinde; tüzel kişinin yerleşim yerinin, kuruluş belgesinde başka bir hüküm bulunmadıkça işlerinin yönetildiği yer olduğu, 5253 sayılı Dernekler Kanununun 2. maddesinde ise; bu Kanunun uygulanmasında, derneğin yerleşim yerinin, derneğin yönetim faaliyetlerinin yürütüldüğü...

        Tek başına, eşlerin fiilen ayrı yaşıyor olmaları Türk Medeni Kanununun 206. maddesi uyarınca haklı sebep olarak yorumlanıp mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesi için yeterli değildir. Bunun kabulü; kendi kusurlu davranışıyla ayrı yaşamaya neden olan eşin; diğer eşin ileride doğabilecek katılma alacağı hakkını ortadan kaldırmasına olanak tanımak sonucunu doğurur. Bu ise, hiç kimsenin kendi kusurlu davranışıyla kendi lehine sonuç elde edemeyeceğine yönelik temel hukuk ilkesine aykırı olur. Açıklanan nedenlerle kanıtlanamayan davanın reddi gerekirken yazılı olduğu şekilde davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç: Temyiz olunan kararın gösterilen sebeplerle (BOZULMASINA), temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 18.4.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 294.maddesi gereğince anne ve babanın sonradan evlenmesi sonucu kurulan soybağına itiraz niteliğinde olup anılan madde uyarınca, ana ve babanın yasal mirasçıları, çocuk, Cumhuriyet savcısı ve çocuğun ölmüş ya da ayırt etme gücünü sürekli olarak kaybetmiş olması hâlinde çocuğun altsoyu dava hakkına sahip olup davacının husumet ehliyeti bulunmadığından davanın reddi gerekirken, davanın 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 286. ve devamı maddeleri gereğince soybağının reddi çerçevesinde değerlendirilerek aynı Yasanın 291.maddesindeki şartların oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru değil ise de, sonucu itibariyle doğru olan kararın yukarıda yazılı şekilde gerekçesi değiştirilmek suretiyle ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, işbu kararın tebliğinden...

            Cumhuriyet Başsavcılığının 03.05.2012 tarihli iddianamesi kapsamında kamu davası açıldığı halde, sanık hakkında bu suçtan hüküm kurulmamış ise de, zamanaşımı süresi içinde mahkemesince her zaman karar verilmesi mümkün görülerek yapılan inceleme sonucunda, Dosya kapsamına göre, 5237 sayılı Kanunun 230/5. maddesinin Anayasanın 174. maddesi ile koruma altına alınmış olan 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun medenî nikâh ile ilgili hükmünü koruyarak bu hükmü ihlâl eden eylemleri yaptırım altına aldığı, söz konusu maddenin 5271 sayılı Kanunun 231/14. maddesinde belirtilen suçlardan olduğu cihetle, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin mümkün olmadığı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü 10.11.2014 gün ve 94660652-105-21-8431-2014-19764/67180 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Cumhuriyet...

              HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/503 KARAR NO : 2020/1466 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İSTANBUL 10. SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/01/2020 NUMARASI : 2019/81 ESAS, 2020/9 KARAR DAVA KONUSU : Gaipliğe Karar VerilmesiKARAR : İstinaf yoluna başvuran davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/81 Esas dosyası ve dava dosyasında verilen 16/01/2020 tarih ve 2020/9 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi. Ön inceleme raporunda belirtildiği üzere dosyada ön inceleme sonucu karar verilecek nitelikte bir eksikliğin bulunmadığı ve HMK 353. maddesi uyarınca duruşma yapılmaksızın usul yönünden incelenebileceği anlaşılmakla, dosya ve HMK 354. maddesi uyarınca yapılan görevlendirme gereği sunulan inceleme raporu incelendi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Hasımsız olarak gaipliğe karar verilmesi istemine ilişkin olarak açılan davada İstanbul Anadolu 17. Sulh Hukuk Mahkemesi ve İstanbul Anadolu Asliye 22. Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, kendisinden uzun süredir haber alınamadığı iddiasıyla ...'ın gaipliğine karar verilmesi isteminden kaynaklanmaktadır. Sulh Hukuk Mahkemesince gaiplik talebine ilişkin davanın şahısvarlığı haklarına ilişkin dava olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Mahkemesince ise, 6100 sayılı HMK'nın 382/II-a-4. maddesi uyarınca çekişmesiz yargı işlerinden olan gaiplik kararı verilmesine ilişkin davanın anılan Kanun’un 383. maddesi uyarınca sulh hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği bildirilerek görevsizlik kararı verilmiştir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Gaipliğe karar verilmesi istemine ilişkin olarak açılan davada İstanbul Anadolu 17. Sulh Hukuk Mahkemesi ve İstanbul Anadolu 23. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, kendisinden uzun süredir haber alınamayan kişinin gaipliğine karar verilmesi isteminden kaynaklanmaktadır. Sulh Hukuk Mahkemesince, gaiplik talebine ilişkin davanın şahısvarlığı haklarına ilişkin dava olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Mahkemesince ise, 6100 sayılı HMK'nın 382/II-a-4. maddesi uyarınca çekişmesiz yargı işlerinden olan gaiplik kararı verilmesine ilişkin davanın anılan Kanun’un 383. maddesi uyarınca sulh hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği bildirilerek görevsizlik kararı verilmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Gaipliğe karar verilmesi istemine ilişkin olarak açılan davada İzmir 6. Sulh Hukuk Mahkemesi ve İzmir 10. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, kendisinden uzun süredir haber alınamayan kişinin gaipliğine karar verilmesi isteminden kaynaklanmaktadır. Sulh Hukuk Mahkemesince, gaiplik talebine ilişkin davanın şahıs varlığı haklarına ilişkin dava olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Mahkemesince ise, 6100 sayılı HMK'nın 382/II-a-4. maddesi uyarınca çekişmesiz yargı işlerinden olan gaiplik kararı verilmesine ilişkin davanın anılan Kanun’un 383. maddesi uyarınca sulh hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği bildirilerek görevsizlik kararı verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu