Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

B)DAVALININ CEVABININ ÖZETİ: Kayyım adayı vekili beyan dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın paydaşlarının kimlik ile adresine ulaşılamadığı için açılan işbu davada taşınmaz hissedarlarına 4721 sayılı MK hükümleri gereğince İzmir Defterdarının kayyım olarak atanmasına karar verilmesini talep etmiştir. C)İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İzmir 2. Sulh Hukuk Mahkemesi' nin 31/05/2022 tarih 2022/572 Esas 2022/870 Karar sayılı ilamı ile; "Her ne kadar davacı tarafça 3561 sayılı yasaya göre T1 yönetim kayyımı olarak atanması talep edilmiş ise de, talebin içeriği ve niteliği de dikkate alındığında yönetim kayyımı atanmasına yönelik talebin yasal şartları oluşmadığından REDDİNE" karar verilmiştir. D)İSTİNAF NEDENLERİ Davacı T3 istinaf dilekçesinde özetle; hasımsız dava açılamayacağından, 5737 sayılı sayılı yasanın 17. Maddesine göre, taşınmazın tapu kaydında vakıf şerhi bulunduğundan, açılan malulen vakfına rücu davasında İzmir 1....

Öte yandan, tapu iptal ve tescil davalarının kayıt maliklerine yöneltilmesinin zorunlu olduğu, kayıt malikinin kim olduğu belirlenemiyor ise, kayyım atanması ve kayyımın görev ve sorumluluklarıyla ilgili 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu ve 3561 sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanun Kanun hükümleri dikkate alındığında, ilgililerin hak ve menfaatlerinin korunması amacıyla davanın kayyıma yöneltilmesinde zorunluluk bulunduğu, eldeki davanın ... olarak açıldığı, bu nedenle kayıt maliklerinin kayyımla temsili sağlanmaksızın işin esası hakkında karar verilmiş olmasının doğru olmadığı da açıktır....

    Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere yapılan inceleme neticesinde; 3561 sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanun'un amacı, birinci maddesinde, bir kimsenin uzun süreden beridir bulunamaması veya oturduğu yerin bilinememesi nedeniyle mal varlıkları üzerinde Hazine menfaatinin korunmasını sağlamak üzere, mahallin en büyük mal memurunun kayyım olarak atanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek olarak tarif edilmiştir. Aynı Kanunun 2/4 maddesinde ise; kayyımlıkla ilgili işlemler, her türlü vergi, resim, harç, katkı payı gibi mali yükümlülüklerden müstesnadır hükmü öngörülmüştür. 3561 sayılı kanunun 24.07.2008 tarih ve 5793 sayılı Kanunla değişiklikten önce bu hüküm "kayyım tayin edilen mal memurunun 492 sayılı Harçlar Kanununun 1 ve 3 sayılı tarifelerine göre bütün işlemleri hakkında aynı kanunun 13.maddesinin (j) bendi hükmü uygulanır " hükmü düzenlenmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kayyım Atanması Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davacı ... vekili, dava dilekçesinde dava konusu taşınmazda malik olarak yer alan kişilerin kim olduğu ve nerede olduğu bilinmediği nedeniyle ...'nin hak ve menfaatlerinin korunması için malik olarak görünen Kermenli: Ahmet'e İl Defterdarı'nın yönetim kayyımı atanmasını istemiştir. Mahkemece; kayyım atanması istenen kişinin dosya kapsamındaki veraset belgesine göre Osman oğlu Ahmet olup, mirasçılarının da belli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3561 sayılı Kanun'a dayalı olarak açılan kayyım atanması istemine ilişkindir....

      ve 2011/3-243 esas 392 sayılı kararında belirtildiği üzere; mahkeme kararı ile kayyım olarak atanan ve bu kişiler adına yaptığı iş ve işlemler nedeniyle 3561 sayılı Kanun kapsamında yönetim kayyımı olan mal müdürü burada Hazineyi temsil etmemekte, aksine kayyımlık görevi gereği açık kimliği ve adresi tespit edilemeyen kişilerin hak ve menfaatlerini korumaktadır....

        Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava, 3561 sayılı Kanuna dayalı olarak açılan kayyım atanması istemine ilişkindir. 3561 Sayılı Kanunun 2/1. maddesi uyarınca 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 427 nci maddesine göre, bir kimsenin uzun süreden beri bulunamaması veya oturduğu yerin bilinememesi veya ortada bulunmayan ve miras açıldığında sağ olup olmadığı ispatlanamayan mirasçının payının resmen yönetilmesi amacıyla kayyım atanmasının gerektiği hallerde, vesayet makamı; bu kimselerin malları üzerinde Hazinenin hak ve menfaati bulunup bulunmadığını, mahallin en büyük mal memurluğundan araştırır. Hazinenin hak ve menfaatinin söz konusu olduğunun anlaşılması hâlinde, mahallin en büyük mal memurunu yönetim kayyımı tayin eder. Yasal düzenlemeden de anlaşılacağı üzere kayyım, sahipsiz mallar ile kimliği bilinmeyen şahıslara atanır....

        İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. 1- 3561 Sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanunun amacı, birinci maddesinde, bir kimsenin uzun süreden beridir bulunamaması veya oturduğu yerin bilinmemesi nedeniyle mal varlıkları üzerinde Hazine menfaatinin korunmasını sağlamak üzere, mahallin en büyük mal memurunun kayyım olarak atanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek olarak tarif edilmiş, 2/4. Maddesinde ise, kayyımlıkla ilgili işlemlerin her türlü vergi, resim, harç, katkı payı gibi mali yükümlülüklerden müstesna olduğu hükme bağlanmıştır. 3561 Sayılı Kanunun 24/07/2008 tarih ve 5793 Sayılı Kanunla değişiklikten önce bu hüküm " kayyım tayin edilen mal memurunun 492 Sayılı Harçlar Kanunun 1 ve 3 sayılı tarifelerine göre bütün işlemleri hakkında aynı Kanunun 13. maddesinin (j) bendi hükmü uygulanır. " hüküm düzenlenmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : GAİPLİK/BEDEL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, ... ada ... parsel sayılı taşınmaza ilişkin ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi 2003/262 Esas, 1020 Karar sayılı dosyasında açılan ortaklığın giderilmesi davasında tapu maliklerinden ... Zevcesi ...'ye ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi 21/05/2003 tarihli 2003/261 Esas, 664 Karar sayılı kararı ile ... Defterdarının kayyım olarak atandığını, dava konusu taşınmazın ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi Satış Müdürlüğü 2003/10 satış dosyası ile satıldığını, kayyım tayin edilen ... Zevcesi ...’nin payına isabet eden 7.315,85 TL'nin kayyımlık bürosu hesabına yatırıldığını, kayyım tayini kararının verilmesinden itibaren 10 yıl geçtiğini ileri sürerek ... Zevcesi ... hakkında gaiplik kararı ve kayyımlık bürosu hesabına yatırılan 7.315,85 TL'nın ve ferilerinin Hazineye irat kaydedilmesine karar verilmesini istemiştir....

          İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. 1- 3561 Sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanunun amacı, birinci maddesinde, bir kimsenin uzun süreden beridir bulunamaması veya oturduğu yerin bilinmemesi nedeniyle mal varlıkları üzerinde Hazine menfaatinin korunmasını sağlamak üzere, mahallin en büyük mal memurunun kayyım olarak atanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek olarak tarif edilmiş, 2/4. Maddesinde ise, kayyımlıkla ilgili işlemlerin her türlü vergi, resim, harç, katkı payı gibi mali yükümlülüklerden müstesna olduğu hükme bağlanmıştır. 3561 Sayılı Kanunun 24/07/2008 tarih ve 5793 Sayılı Kanunla değişiklikten önce bu hüküm " kayyım tayin edilen mal memurunun 492 Sayılı Harçlar Kanunun 1 ve 3 sayılı tarifelerine göre bütün işlemleri hakkında aynı Kanunun 13. maddesinin (j) bendi hükmü uygulanır. " hüküm düzenlenmiştir....

          İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. 1- 3561 Sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanunun amacı, birinci maddesinde, bir kimsenin uzun süreden beridir bulunamaması veya oturduğu yerin bilinmemesi nedeniyle mal varlıkları üzerinde Hazine menfaatinin korunmasını sağlamak üzere, mahallin en büyük mal memurunun kayyım olarak atanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek olarak tarif edilmiş, 2/4. Maddesinde ise, kayyımlıkla ilgili işlemlerin her türlü vergi, resim, harç, katkı payı gibi mali yükümlülüklerden müstesna olduğu hükme bağlanmıştır. 3561 Sayılı Kanunun 24/07/2008 tarih ve 5793 Sayılı Kanunla değişiklikten önce bu hüküm " kayyım tayin edilen mal memurunun 492 Sayılı Harçlar Kanunun 1 ve 3 sayılı tarifelerine göre bütün işlemleri hakkında aynı Kanunun 13. maddesinin (j) bendi hükmü uygulanır. " hüküm düzenlenmiştir....

          UYAP Entegrasyonu