Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "Kadastro Müdürlüğünce 1951 yılında yapılan ve kesinleşen kadastro çalışmasında üretilen 1/500 ölçekli grafik paftada yer alan 1224, 1225, 1226, 1227 ve 1228 nolu parsellerin dava konusu sonradan idari tescil sınırının kesinleşen bu sınıra uyması gerektiği, ancak gerek idari tescil sınırının ve gerekse de 3402 sayılı Kanun'un 41 inci maddesi uyarınca yapılan düzeltmedeki sınırın yapılan ölçü ve sayısallaştırma koordinatları ile uymadığı, yapılan ölçümlerin koordinatlandırılması neticesinde 3402 sayılı Kanun'un 41 inci maddesi uyarınca yapılan düzeltmenin koordinatlarında dava konusu 1536 nolu parsel ile 1224, 1225 ve 1226 nolu parseller arasında oluşturulan boşluğun olmadığı, 3402 sayılı Kanun'un 41 inci maddesi uyarınca yapılan düzelmedeki köşe koordinatları ile taraflarınca tespit edilen köşe koordinatları arasında f noktasında 1,95-mt, 16 nolu noktada 1,30-mt, 17 nolu noktada 0,95-mt...

    Somut olayda; dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan çalışmalara karşı askı ilân süresi içinde açıldığından, 3402 sayılı Kanunun 25 ve 26. maddeleri uyarınca davaya bakma görevi kadastro mahkemesine aittir. Kadastro mahkemesinin görevi, teknik çalışmaları kapsayan yenileme işleminin kanuna ve yönetmeliğe uygun yapılıp yapılmadığını belirlemek suretiyle sadece bu konuda davanın esası hakkında bir karar vermekten ibarettir. Kadastro mahkemesinde 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılmasına itiraz davalarında tapu siciline geçmiş veya geçmemiş mülkiyet ve mülkiyete ilişkin haklar inceleme konusu yapılamaz....

      Davacı T1, paydaşı olduğu 220 parsel sayılı taşınmazın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41.maddesine göre sınırlarının düzeltilmesi istemiyle dava açmıştır. Yapılan istinaf incelemesi sonucunda, tüm dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı dava dilekçesi, ekindeki kayıt ve belgeler incelendiğinde, dava konusu 221 ve 220 parsel sayılı taşınmaz hakkında, 3402 Sayılı Yasa'nın 41. Maddesi uyarınca düzeltme yapılması istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Bu haliyle dava, 3402 sayılı Yasa'nın 41.maddesinden kaynaklanan düzeltme istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre ihtilaf 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41.maddesi çerçevesinde değerlendirilmelidir....

      Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/1- a maddesi uyarınca yapılan yenileme çalışması sonuçları 18.03.2016- 18.04.2016 tarihleri arasında ilan edilmiştir. Dava dilekçesinden davanın mülkiyet hakkına ilişkin mi yoksa 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine yönelik mi veyahut her iki istemi de birlikte içerip içermediği anlaşılamamaktadır. 5304 sayılı Kanunun 6. maddesi  ile değişik 3402 sayılı Kanunun 22/1. maddesi uyarınca evvelce kadastrosu ve tapulaması yapılmış yerlerde yeniden kadastro çalışması yapılamaz. Ancak, yetersiz kadastro paftalarının yenilenmesi, yüzölçümlerinin ve teknik hataların düzeltilmesi amacıyla aynı maddenin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca, yeniden çalışma yapılabilir ve bu çalışma ikinci kadastro sayılmaz....

        -KARAR- İlgisi yönünden davaya konu.... 718 , 799 ve 676 parsel sayılı taşınmazların bulunduğu çalışma alanında 3402 sayılı Yasanın 22/a maddesi uyarınca yenileme kadastrosu çalışmalarının başladığı, davalılar tarafından 3402 sayılı Yasanın 41. maddesi uyarınca idareye başvurulduğu izlenimi uyandığından; İlgisi yönünden; 3402 sayılı Kadastro Kanunu 22/a maddesi gereğince kadastro paftalarının yenileme uygulamasına ilişkin işlem yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise ilgili kayıt ve belgelerin, Davalılar tarafından 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi gereğince tersimat hatasının düzeltilmesine ilişkin başvuru yapılıp-yapılmadığı, yapılmış ise buna ilişkin kayıt ve belgelerin merciinden istenilmesi, gelen yanıtlanı evrakına eklenmesi, geri çevirme istenilen hususların eksiksiz yerine getirilip- getirilmediğinin denetlenmesi, ondan sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 27.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Ancak, mülkiyet ve mülkiyetle ilgili haklar ile parselasyon, arazi toplulaştırması, ıslah, imar, sulama alanlarında arsa ve arazi düzenlemesi ve köy yerleşim haritaları yenileme çalışması bu kapsam dışındadır. 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan yenileme kadastro çalışmaları, 5304 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek- 1/1. maddesi uyarınca, aynı Kanunun 11 inci maddesine göre ilân edilir ve ilân süresi içerisinde dava açılmayan taşınmaz malların kayıtlarında gerekli düzeltme yapılır. Kadastro mahkemesinin genel olarak görevi, 3402 sayılı Kanunun 25. maddesinde; zaman bakımından görev ve yetkisi ise, aynı Kanunun 26. maddesinde düzenlenmiştir. Bu düzenlemelere göre kadastro mahkemeleri, dava konusu taşınmaz hakkında tutanak düzenlenmesi halinde ve askı ilân tarihleri içinde açılacak davalarda görevlidir....

            Yörede, 1998 yılında 3402 sayılı Kadastro Kanununun 4. maddesi uyarınca yapılmış kadastro çalışması bulunmaktadır. Mahkemece, kadastro tutanağının 31.03.1998 tarihinde kesinleştiği, tespitin kesinleşmesinden sonra 3402 sayılı Kanunun 16/D ve 6831 sayılı Kanunun 11/1. maddesi gereğince 10 yıllık hak düşürücü süre içinde sadece tapu kaydına dayanılarak tapu kaydının iptali ve tescilinin istenebileceği, davacının ise zilyetliğe dayandığı gerekçesiyle davanın, hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; verilen karar, dosya kapsamına uygun değildir. Çekişmeli taşınmaz, 6831 sayılı Orman Kanununa göre ve orman kadastro komisyonları tarafından değil; 3402 sayılı Kadastro Kanuna göre yapılan kadastro çalışmaları sırasında ve aynı Kanunun 4. maddesi uyarınca orman vasfıyla ...adına tespit edilmiş; kadastro tespitleri 3402 sayılı Kanunun 11. maddesi gereğince askı ilanına çıkarılmıştır....

              İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan çalışmada hata bulunmadığının belirlendiği, yine Orman Yönetiminin taşınmazın bir bölümünün kesinleşmiş orman kadastro sınırları içinde açtığı davanın mülkiyet iddiasına dayalı olup, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan çalışmada mülkiyete ilişkin hususlar değerlendirilemeyeceği belirlenerek kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; davanın, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan pafta yenileme çalışmasına karşı askı ilân süresi içinde açıldığından, taşınmazın tapu kaydının oluşumu için tescil kararı verilmesi ile bu davanın reddedilmesi nedeniyle kendisini vekil ile temsil ettiren davalı yararına vekâlet ücretine karar verilmesi gerekirken, bu hususlara ilişkin hüküm kurulmaması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....

                Dava dilekçesinden davanın mülkiyet hakkına ilişkin mi yoksa 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine yönelik mi veyahut her iki istemi de birlikte içerip içermediği anlaşılamamaktadır. 5304 sayılı Kanunun 6. maddesi  ile değişik 3402 sayılı Kanunun 22/.... maddesi uyarınca evvelce kadastrosu ve tapulaması yapılmış yerlerde yeniden kadastro çalışması yapılamaz. Ancak, yetersiz kadastro paftalarının yenilenmesi, yüzölçümlerinin ve teknik hataların düzeltilmesi amacıyla aynı maddenin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca, yeniden çalışma yapılabilir ve bu çalışma ikinci kadastro sayılmaz....

                  Mahkemece, 3402 sayılı Kanunun 22. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendine göre, ancak teknik çalışmalar yapılabileceği, yenileme kadastrosu nedeniyle tapu siciline geçmiş ya da geçmemiş mülkiyete ilişkin hakların inceleme konusu yapılamayacağı gibi gerekçelerle, keşif ve inceleme yapılmadan davanın reddine karar verilmişse de; dava dilekçesinden davanın mülkiyet hakkına ilişkin mi yoksa 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine yönelik mi veyahut her iki istemi de birlikte içerip içermediği anlaşılamamaktadır. 5304 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun 22/1. maddesi uyarınca evvelce kadastrosu ve tapulaması yapılmış yerlerde yeniden kadastro çalışması yapılamaz....

                    UYAP Entegrasyonu