Mahkemece Kadastro Müdürlüğü tarafından 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Kadastro Müdürlüğünce, tespit edilen mükerrer kadastro işlemine ilişkin teknik hatalar düzeltme formu düzenlemek suretiyle, taraflara tebligat yapılarak, tebliğden itibaren 30 gün içinde Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açılmadığı takdirde rapor gereğince 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca düzeltme yapılacağı bildirilmiş ve temyize konu dava bu tebligat üzerine açılmış ise de, hukuki nitelendirme hakkı hakime ait olup, dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 22/1. maddesinde düzenlenen mükerrer kadastro işleminden kaynaklanmaktadır....
Kadastro Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın reddi ile ... ili, ... ilçesi, ... köyünde bulunan ve davalı ... tapulu eski 491 sayılı parselin 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca düzenlenen kadastro uygulama tutanağındaki gibi 20695 ada 7 parsel sayısıyla ve 1238.94 m² yüzölçümüyle tapu siciline aynen aktarılarak tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan, kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine itiraz istemine ilişkindir. Dosya kapsamına, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işleminin kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun yapıldığı belirlendiğine göre, davacı ......
Mahkemece, 3402 sayılı Kanunun 22. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendine göre, ancak teknik çalışmalar yapılabileceği, yenileme kadastrosu nedeniyle tapu siciline geçmiş ya da geçmemiş mülkiyete ilişkin hakların inceleme konusu yapılamayacağı gibi gerekçelerle, keşif ve inceleme yapılmadan davanın reddine karar verilmiş ise de, dava dilekçesinden davanın mülkiyet hakkına ilişkin mi yoksa 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine yönelik mi olduğu veyahut her iki istemi de birlikte mi içerdiği hususları net olarak anlaşılamamaktadır. 5304 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun 22/1 maddesi uyarınca evvelce kadastrosu ve tapulaması yapılmış yerlerde yeniden kadastro çalışması yapılamaz....
Mahkemece, 3402 sayılı Kanunun 22. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendine göre, ancak, teknik çalışmalar yapılabileceği, yenileme kadastrosu nedeniyle tapu siciline geçmiş ya da geçmemiş mülkiyete ilişkin hakların inceleme konusu yapılamayacağı gibi gerekçelerle, keşif ve inceleme yapılmadan davanın reddine karar verilmişse de; dava dilekçesinden davanın mülkiyet hakkına ilişkin mi yoksa 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine yönelik mi veyahut her iki istemi de birlikte içerip içermediği anlaşılamamaktadır. 5304 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun 22/1. maddesi uyarınca evvelce kadastrosu ve tapulaması yapılmış yerlerde yeniden kadastro çalışması yapılamaz....
Mahkemece, 3402 sayılı Kanunun 22. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendine göre, ancak teknik çalışmalar yapılabileceği, yenileme kadastrosu nedeniyle tapu siciline geçmiş ya da geçmemiş mülkiyete ilişkin hakların inceleme konusu yapılamayacağı gibi gerekçelerle, keşif ve inceleme yapılmadan davanın reddine karar verilmiş ise de, dava dilekçesinden, davanın mülkiyet hakkına mı yoksa 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine mi yönelik olduğu veyahut her iki istemi de birlikte mi içerdiği hususları net olarak anlaşılamamaktadır. 5304 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun 22/1. maddesi uyarınca evvelce kadastrosu ve tapulaması yapılmış yerlerde yeniden kadastro çalışması yapılamaz....
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Dosya içindeki bilgi ve belgelerden, özellikle değişik tarihli Tapu Sicil Müdürlüğü müzzekerelerinden, yargılama sırasında dava ve hükme konu olan taşınmazlara uygulanan tapu kayıtları üzerinden 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 40.maddesi uyarınca satışlar yapıldığı anlaşılmaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 26/3. maddesine göre, kadastro mahkemesinde görülmekte olan bir dava konusu taşınmaz mal, 40.madde uyarınca başkasına devredildiği takdirde, davaya devralan devam eder. Bu nedenle, dava ve hükme konu taşınmazların 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 40.maddesi uyarınca yapılmış satışlar sonucu durumunu belirlemek zorunlu bulunmaktadır....
Dava 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Geçici madde 8. maddesi uyarınca yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Bu tür kadastro tespitlerinde ancak 3402 sayılı Kanun'un 19. maddesi uyarınca, muhdesatın beyanlar hanesinde gösterilmesi mümkündür. Zira özel mülkiyete konu taşınmazlarda kullanım kadastrosu yapılmamış ise zilyetlik şerhi verilmesi mümkün bulunmamaktadır. Hal böyle olunca; 3402 sayılı Yasa'nın 19. maddesindeki koşullar oluşmadığına göre mahkemece çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesine kullanıcı şerhi verilmesi isabetsiz olup, davalı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 25.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi "Dava sırasında çekişmeli taşınmaz hakkında uygulama tutanağı düzenlendiği, kadastro mahkemesinde dava açıldığı, davaya bakma görevinin kadastro mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle 3402 sayılı Kanunun 27. maddesi uyarınca davanın kadastro mahkemesine devrine..." karar vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. ... Kadastro Mahkemesi ise "...' istemini tefrik edip, kal' isteminin 3402 sayılı Kanunun 25. maddesi uyarınca Kadastro Mahkemesinin görev alanında bulunmadığı, davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. 3402 sayılı Kanunun 25/son maddesinde "..., şuyuun giderilmesi veya muhdesata bağlı olarak taşınmaz malı iktisap, muhdesatın yıkılıp kaldırılması ve benzeri nitelikte olan ve mahkemeden yenilik doğurucu hüküm almayı gerektiren dava ile ilgili isteklerin incelenmesi, Kadastro Mahkemesinin görevi dışındadır” hükmüne yer verilmiştir....
İdaresi vekilinden, davasının sadece 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca tespite itiraz mı; yoksa sadece mülkiyete ilişkin mi olduğu veya her iki istemi de birlikte içerip içermediği hususu açıklattırılmalı, dava, sadece 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan yenileme işlemine itiraza ilişkin ise, bozma kararında değinildiği gibi, yapılan araştırma hüküm kurmaya yeterli olmadığı, davanın yalnızca mülkiyet iddiasına dayalı olması halinde, davanın genel mahkemede görülmesi gerektiği, davanın hem mülkiyet iddiasına, hem de 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan yenileme kadastrosu tespitine itiraza ilişkin olması halinde ise; yenileme işlemine itiraz istemi yönünden, bozma kararında değinilen araştırmaların yapılarak karar verilmesi; mülkiyet iddiası yönünden ise görevsizlik kararı verilmesi...” gereğine değinilerek direnme kararı bozulmuştur....
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 Sayılı Yasanın 5304 Sayılı Yasayla değişik 4. maddesine göre yapılıp kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır. Mahkemece bozma kararı uyarınca işlem yapıldığına, 3402 Sayılı Yasanın 5304 Sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi uyarınca yapılan orman kadastrosuna itiraz davalarında Hazine ve Köy Tüzel Kişiliğinin yasal hasım olduklarına ve ... şekilde hüküm kurulmasında isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 31/03/2010 gününde oybirliği ile karar verildi....