Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece yapılan keşif sonucu Özen Bereketli ve İsmail İlkay Ak tarafından düzenlenen 24.05.2012 tarihli raporda kadastral pafta ile sayısal pafta arasında tersimat hatası bulunduğu ve 3402 sayılı Kanun'un 41. maddesi gereğince yapılan düzeltme işleminin doğru olduğu belirtilmiştir. Ancak dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde harita mühendisi bilirkişi Yunus Pars tarafından düzenlenen 26.02.2013 tarihli raporda ise taşınmazların sınırlarında hata bulunduğu ancak bu hatanın 41. madde kapsamında düzeltilemeyeceği belirtilmek suretiyle iki rapor arasında çelişkiye neden olunmuş ve oluşan çelişkiler giderilmeden hüküm kurulmuştur. Eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulamaz....

    Bu sürenin geçirilmiş olması ya da düzeltme talebinin reddedilmesi halinde, 41. maddeye ilişkin sebeplerle, genel hükümlere göre tapu iptali ve tescil davası açılması imkan dahilindedir. Ancak, 30 günlük süre içerisinde açılacak davalarda görevli mahkeme, 3402 sayılı Yasa'nın 41/1. maddesi uyarınca Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu halde, 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesine dayanılarak, düzeltme kararı infaz edildikten sonra (30 günlük süreden sonra) açılacak davalar ile düzeltme isteminin idarece reddi halinde açılacak davalarda ise görevli mahkeme; Kadastro Kanunu’nda bu konuda bir hüküm yer almadığından, 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir. Somut olayda; Kadastro Müdürlüğünün düzeltme kararı davacıya 23.05.2016 tarihinde tebliğ edilmiş, söz konusu işlemin iptaline ilişkin eldeki dava ise 16.06.2016 tarihinde açılmıştır....

      Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın yargı yeri nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun "Hataların Düzeltilmesi" başlıklı 41. maddesi uyarınca, kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya ...nce re'sen düzeltilir ve düzeltme kararı, ilgili taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ edilir. Yine aynı madde uyarınca, ilgilileri tarafından düzeltme kararının kaldırılması istemiyle tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açılabilir. Dava açılmadığı takdirde düzeltme kararı kesinleşir ve tapu kaydına işlenir. Maddenin açıklanan içeriği karşısında, 30 günlük süre içinde açılan davalarda Sulh Hukuk Mahkemeleri görevlidir....

        belgeler ile bilirkişi ve tanık anlatımlarından yararlanarak tesis kadastrosu sırasında tersimat veya başkaca teknik bir hata yapılıp yapılmadığının tespiti istenmeli, bu kapsamda, teknik bilirkişi kuruluna, tesis kadastrosu ile belirlenen sınır, Kadastro Kanunu'nun 22/2-a maddesi uygulaması ile belirlenen sınır ve 41. madde uygulaması ile belirlenen sınır yerlerinin tamamını ve dava konusu edilen kısmı gösterecek şekilde harita düzenlettirilmeli, çekişmeli taşınmazlar arasındaki pafta sınır değişikliklerinin veya haritaların zeminle uyumsuz bulunması halinde farklılığın nereden ve hangi sebeplerden kaynaklandığı, neden ileri geldiği hususu bilimsel metodlara uygun şekilde açıklattırılmalı, bu surette uyuşmazlığın teknik hatadan mı kaynaklı olduğu yoksa mülkiyete yönelik mi olduğu kesin olarak tespit edilmeli, bundan sonra toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir....

          Davacı ..., düzeltme işlemi sırasında kendisine ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği ve eksikliğin davalıya ait 189 ada 19 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklandığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2-a maddesi uygulaması yapılıp kesinleşen taşınmazlar hakkında, bu işlemin hatalı olduğu iddiasıyla Kadastro Müdürlüğü'ne yapılan başvuru sonucu Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi gereği yapılan düzeltme işleminin iptali istemiyle açılmıştır. Mahkemece, yapılan düzeltme işleminin 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi ve ilgili Yönetmelik hükümlerine uygun yapıldığı kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır....

            Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın mülkiyet değişikliğine neden olacağı gerekçesiyle 6100 sayılı HMK'nın 2/1 maddesi uyarınca mahkemenin görevsizliğine, görevli mahkemenin ... Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna, kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içinde mahkemeye başvurulduğunda dosyanın görevli ve yetkili ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ... ve arkadaşları tarafından temyiz edilmiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun "Hataların Düzeltilmesi" başlıklı 41. maddesi uyarınca, kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya Kadastro Müdürlüğünce re'sen düzeltilir ve düzeltme kararı, ilgili taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ edilir....

              Müdürlüğü tarafından 3402 sayılı Kanun'un 41. maddesi uyarınca yapılıp davacıya tebliğ edilen bir düzeltme işlemi bulunmadığı ve red kararına karşı 41. maddeye dayanılarak dava açmanın mümkün olmadığı gerekçesi ile dava reddedilmiştir. Her ne kadar anılan madde hükmünde düzeltme işlemine karşı tebliğden itibaren 30 günlük sürede Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açılabileceği, dava açılmadığında yapılan düzeltme işleminin kesinleşeceği belirtilmiş ise de, kesinleşen işleme karşı ya da düzeltme talebinin reddine karşı dava açılmasını engelleyen bir düzenleme bulunmamaktadır. Hal böyle olunca idari işlem basamakları tüketildikten sonra genel mahkemelerde de dava açma olanağı bulunduğunun kabulü gerekir. Ne var ki, 6100 sayılı ...K'nun 2. maddesi uyarınca dava konusunun malvarlığı hakkına ilişkin olması nedeniyle görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu kuşkusuzdur....

                Bu nedenle mülkiyete yönelik tapu iptal ve tescil davaları, uygulama kadastrosu nedeniyle kadastro mahkemesine aktarılması gereken davalardan değildir. Uygulama kadastrosu kapsamında aktarılması gereken davalar, genel mahkemelerde açılan “Müşterek sınırın değiştirilmesi istemli tapu iptali ve tescil davaları”, “Kadastro Kanunun 41. maddesine dayanılarak açılmış davalar”, “Tapu kaydında yazılı yüzölçümünün düzeltilmesi davaları” ile “3402 sayılı Kanunun 22/1. maddesi kapsamında kalan mükerrer kadastrodan kaynaklanan davalar”dır. Somut olayda dava, mülkiyete yönelik tapu iptali ve tescil istemli bir dava olup, kadastro mahkemesine aktarılması gereken davalardan değildir. Bu nedenle, uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 28/06/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                  Bu nedenle mülkiyete yönelik tapu iptal ve tescil davaları, uygulama kadastrosu nedeniyle kadastro mahkemesine aktarılması gereken davalardan değildir. Uygulama kadastrosu kapsamında aktarılması gereken davalar, genel mahkemelerde açılan “Müşterek sınırın değiştirilmesi istemli tapu iptali ve tescil davaları”, “Kadastro Kanunun 41. maddesine dayanılarak açılmış davalar”, “Tapu kaydında yazılı yüzölçümünün düzeltilmesi davaları” ile “3402 sayılı Kanunun 22/1. maddesi kapsamında kalan mükerrer kadastrodan kaynaklanan davalar” dır. Somut olayda dava, mülkiyete yönelik tapu iptali ve tescil istemli bir dava olup, kadastro mahkemesine aktarılması gereken davalardan değildir. Bu nedenle, uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme, ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 15/05/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                    Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41.maddesi gereğince taşınmazın sınırlarının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine dair hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmediği gibi yapılan araştırma ve inceleme de hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi gereğince kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar ile bundan kaynaklanan yüzölçümü hatası düzeltilebilir. Düzeltme işlemi ile kadastro tespiti sırasında kesinleşen mülkiyet durumunu değiştirecek şekilde uygulama yapılamaz. (Mülkiyet aktarımına neden olan hatalar için çözüm açılacak tapu iptal ve tescil davasıdır.)...

                    UYAP Entegrasyonu