Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, 3402 sayılı Kanunun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istemine ilişkindir. 3402 sayılı Kadastro Kanunun 41. maddesi "– (Değişik birinci fıkra:22/2/2005 – 5304/9 md.) Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir. (Değişik :22/2/2005 – 5304/9 md.)...

aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Doğanhisar Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 20.05.2009 gün ve 327/204 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Dava, paftasında yol boşluğu olarak bırakılan yerin kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği hukuksal nedenine dayalı olarak açılmış tescil isteğine ilişkindir. Davalı Hazine, hak düşürücü ve zamanaşımı sürelerinin geçirildiğini, çekişmeli yerin yol olduğunu ve zilyetlikle kazanılmasının olanaklı olmadığını savunmuştur. Mahkemece, dava konusu yerin haritasında yol olarak gösterildiği anlaşılmakla, davacının 3402 sayılı Yasanın 41. maddesi uyarınca idari başvuru ile sınır hatasının düzeltilmesini talep etmesi gerekirken davaya konu yapmış olması ve HUMK.nun 7.maddesi gereğince yargı yeri yanlışlığına meydan verilmesi nedenlerinden bahisle davanın reddine karar verilmiştir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda; dava konusu taşınmazda 3402 sayılı yasanın 41. maddesi kapsamında yapılan düzeltme işleminde hata olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

    Mahkemece, yapılan yargılama sonunda davanın Kadastro Kanunun 41. maddesi kapsamında kaldığı ve Kadastro Müdürlüğünce işlem yapılması gerektiği belirtilmek sureti ile davanın yargı yeri nedeni ile reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece davacının talebinin 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 41. maddesi kapsamında kalan düzeltme işlemine yönelik olduğu kabul edilmek sureti ile yazılı olduğu şekilde karar verilmiş ise de; verilen karar dosya kapsamına uygun değildir. Davacı dilekçesinde kendisine ait 126 ada 40 parsel sayılı taşınmaz ile dava konusu 126 ada 41 parsel sayılı taşınmaz arasında bulunan sınırın kuzeyden güneye düz bir hat şeklinde inmesi gerektiğini ancak tespit sırasında sınırın güneye doğru inerken güneybatıya yönlendirilerek ölçülmesi sonucu kendi taşınmazının bir bölümünün davalıya ait taşınmaz içinde bırakıldığını ve bu şekilde eksik ölçüldüğünü iddia etmiştir....

      Sayılı Yasanın 20/a maddesi uyarınca zemine uygulanarak harita ya da plandaki sınırlarına itibar edilmesi, tapu kaydı harita, plan ya da krokiye dayanmıyorsa 3402 Sayılı Yasanın 20/C, 21 ve 32/3 maddeleri gereğince sabit sınırdan başlamak suretiyle hudutlarının zemine uygulanması ve kapsamının belirlenmesi, bilirkişilere tapu kaydının 1975 yılındaki arazi kadastrosunda revizyon gördüğü taşınmazlar ile 1999 yılındaki arazi kadastrosunda revizyon gördüğü taşınmazların tamamı tapu kaydı hudutları ile irtibatlandırılarak geniş kroki üzerinde görülecek biçimde birleşik kroki çizdirilmesi, çekişmeli taşınmazın bu kayıt kapsamında kalıp kalmadığının kesin olarak saptanması, davaya konu taşınmaz tespit dayanağı tapu kaydı kapsamı dışında ise, 3402 sayılı Yasanın 14 ve 17. maddelerinde hükme bağlanan kazanma koşullarının davalı gerçek kişi yararına gerçekleşip gerçekleşmediği açısından davalıdan bu konudaki delilleri sorulup araştırma yapılması, ve ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi...

        Maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra başvuranlara iadesine, 6- Kararın Dairemizce taraflara tebliğine, 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b.1, 361/1, 362/1- a ve 365/1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Dairemize veya hükmü veren İlk Derece Mahkemesi'ne veya temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine veya İlk Derece Mahkemesi'ne verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....

        HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun esastan REDDİNE, Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerlerine bırakılmasına, İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan bölümünün karar kesinleştiğinde yatırana iadesine, Kararın taraflara Dairemizce tebliğine, Dair, 3402 sayılı Kanun'a, 7251 sayılı Kanun'un 53. maddesi ile eklenen Ek 6 maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren (2) iki hafta içinde 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 365/1. maddesi uyarınca Dairemize veya hükmü veren İlk Derece Mahkemesi'ne veya temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine veya İlk Derece Mahkemesi'ne verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....

        HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun esastan REDDİNE, Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerlerine bırakılmasına, İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan bölümünün karar kesinleştiğinde yatırana iadesine, Kararın taraflara Dairemizce tebliğine, Dair, 3402 sayılı Kanun'a, 7251 sayılı Kanun'un 53. maddesi ile eklenen Ek 6 maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren (2) iki hafta içinde 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 365/1. maddesi uyarınca Dairemize veya hükmü veren İlk Derece Mahkemesi'ne veya temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine veya İlk Derece Mahkemesi'ne verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....

        içinde kalıp da sonrasında 2/B uygulamasına konu edilen taşınmaz olduğu tespit edildiği takdirde, 6831 sayılı Kanunun değişik 2 ve 2/B madde uygulaması sonucu nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazların, 3402 sayılı Kanunun 18. maddesi ve yine kanunlar gereği Hazineye kalan yerler olması karşısında ve 6292 sayılı Kanunun 3/1-b madde hükmü uyarınca Maliye Bakanlığının tasarrufuna geçeceğinden zilyetlikle kazanılma olanağı bulunmadığı gibi 27.01.2009 tarihli Resmî Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5831 sayılı Kanunun 5. maddesiyle, 6831 sayılı Kanuna eklenen Ek 10. maddesi uyarınca Orman Kanununun; 20.06.1973 tarihli ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2. maddesi, 23.09.1983 tarihli ve 2896 sayılı Kanunla değişik, 05.06.1986 tarihli ve 3302 sayılı Kanunla değişik 2. maddesinin birinci fıkrasının (B) bendi uygulamaları orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin, çıkarma işleminin kesinleştiği tarihten itibaren kazandırıcı zamanaşımı yolu...

          Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu