Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kadastro mahkemesince bilirkişi raporlarına ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 4095,11 m² yüzölçümündeki çekişmeli taşınmazın 1965 yılında yapılan orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı ve 1988 yılında yapılan 2/B madde uygulamasında taşınmaz üzerinde 2/B madde uygulaması yapılmadığı ve taşınmazın halen orman kadastro sınırları içinde kaldığı, taşınmaz hakkında tutanak düzenlenmediği ve taşınmazın 2/B madde kapsamında kalan arazi olmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş; hükmün davacı tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 15/10/2012 tarih ve 2012/9724- 11530 sayılı kararı ile bozulmuştur. Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "3402 sayılı Kadastro Kanununun 26. maddesinin 4. fıkrasına göre, kadastro mahkemesinin yetkisi, kadastro tutanağının düzenlendiği günde başlar. Hakkında tutanak düzenlenmeyen veya düzenlenmiş olup kesinleşen taşınmazlarla ilgili iddiaların (davaların) genel mahkemede görülmesi gerekir....

    Yönetimi tarafından davaya bakma görevinin kadastro mahkemesinde olduğu gerekçesi ile hüküm temyiz edilmiştir. Dava, mera tahsis kararının iptali ve taşınmazların orman olarak tapuya tescili istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde, 26/05/1987 tarihinde ilân edilen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması ile 1970 yılında yapılan arazi kadastrosu vardır. Kadastro mahkemesinin genel olarak görevi, 3402 sayılı Kanunun 25. maddesinde; zaman bakımından görev ve yetkisi ise, aynı Kanunun 26. maddesinde düzenlenmiştir. 6831 sayılı Orman Kanununun değişik 11. maddesine göre ilk tahdit ve 2/B madde uygulamasına yönelik uyuşmazlıkların çözümünde, 6 aylık itiraz süresinde açılan davalarda kadastro mahkemesi, 10 yıllık itiraz süresi içerisinde açılan davalarda ise genel mahkemeler görevlidir. Somut olayda; 26/05/1987 tarihinde ilân edilip kesinleşmiş orman kadastrosu bulunduğuna, davacı ......

      Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan, kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine itiraz niteliğindedir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, bilirkişi raporu doğrultusunda çekişmeli taşınmaza ilişkin 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesine yönelik olarak yapılan çalışmaların yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak yapıldığı anlaşıldığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 02/03/2017 gününde oybirliği ile karar verildi....

        Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan, kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine itiraz niteliğindedir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, bilirkişi raporu doğrultusunda çekişmeli taşınmaza ilişkin 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesine yönelik olarak yapılan çalışmaların yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak yapıldığı anlaşıldığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 02/03/2017 gününde oybirliği ile karar verildi....

          Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan, kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine itiraz niteliğindedir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, bilirkişi raporu doğrultusunda çekişmeli taşınmaza ilişkin 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesine yönelik olarak yapılan çalışmaların yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak yapıldığı anlaşıldığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 02/03/2017 gününde oybirliği ile karar verildi....

            Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan, kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine itiraz niteliğindedir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, bilirkişi raporu doğrultusunda çekişmeli taşınmaza ilişkin 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesine yönelik olarak yapılan çalışmaların yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak yapıldığı anlaşıldığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 02/03/2017 günü oy birliği ile karar verildi....

              Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan, kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine itiraz niteliğindedir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, bilirkişi raporu doğrultusunda çekişmeli taşınmaza ilişkin 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesine yönelik olarak yapılan çalışmaların yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak yapıldığı anlaşıldığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davacı ... Yönetimine yükletilmesine 02/03/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                Mahkemece; davanın kabulü ile Yozgat İli, Merkez İlçesi, Çadırardıç Beldesinde 02.06.2011 tarihinde askıya çıkan orman kadastro çalışmasında 64 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından 2/B Uygulamasına konu LVII nolu 3.724,00 m2'lik parselin orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından esasa yönelik olarak temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanun ile değişik 2/B uygulamasına itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılıp 2009 yılında kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra 31.05.2010 tarihinde işe başlanıp 02/06/2011 tarihinde askı ilânına alınan ve eldeki dava nedeniyle kesinleşmeyen 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B maddesi uygulaması vardır....

                  Öte yandan, bu koşulların tam olarak yerine getirilmemesi, keşif giderlerine itiraz hakkı olan gider yükümlüsünün bu hakkını kullanmasına da engel oluşturur. Usûl hukukuna ilişkin olarak zikredilen genel hükümler, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 29. maddesi delâletiyle, aynı Kanunun 36. maddesine göre işlem yapılması hallerinde kadastro mahkemelerinde de aynen uygulanır. Yukarıda açıklanan kanun ve yerleşmiş Yargıtay uygulamasına aykırı olarak kurulan ara kararları sonucu verilen önel ve kesin önele dayanılarak, keşif giderlerinin kanunî sürede yatırılmadığından söz edilerek yazılı biçimde hüküm kurulması bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 26/09/2013 günü oy birliği ile karar verildi....

                    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Taşınmazın bulunduğu yörede ilk tesis kadastrosu 1973 yılında 766 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmıştır. 2015 yılında, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/a maddesi ile yenileme çalışması ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun Ek-5 maddesi gereği orman kadastro çalışmaları yapılmış, orman kadastro çalışmaları 03/10/2015 tarihinde kesinleşmiştir. Dava konusu taşınmaz 3402 sayılı Kadastro Kanununun Geçici 8 'inci maddesi gereği yapılan kadastro çalışmalarında davalı adına tespit edilmiş, askı süresinde dava açıldığından kesinleşmemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu