Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan tespite itiraz istemine ilişkindir. İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığı 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi gereği hataların düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu ve davanın çözümünde sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İzmir 8....

    Mahkemece davanın kabulü ile çekişmeli taşınmazın ... kadastro sınırları içinde kaldığı belirlenen bölümünün ... niteliği ile geriye kalan bölümün ise üzerindeki şerhler ile birlikte tarla niteliği ile Hazine adına tapuya tescili yolunda hüküm kurulmuştur. Çekişmeli taşınmazın kesinleşen ... sınırları içinde iken 2/B madde uygulamasına konu olduğu saptanmıştır. Ne var ki; 1995 yılında yapılan arazi kadastro çalışması ile birlikte ilan edilen 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bu dava nedeni ile kesinleşmediğinden, dava hem kadastro tespitine itiraz hem de 2/B madde uygulamasına itiraz niteliğindedir. Mahkemece yapılan yargılamada uzmanlığına başvurulan bilirkişiler çekişmeli taşınmazın ......

      Madde uygulanmasının Maliye Hazinesine tebliği edilerek kesinleştiği göz önüne alındığında bilirkişi rapordaki krokiler ve paftalar üzerinde yapılan hesaplamaların sonuç kısmi itibariyle usul ve yasaya uygun şekilde olduğu anlaşıldığını, nihai olarak dava konusu edilen parseller hakkında 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2- A kapsamında yapılan kadastro çalışmasının usul ve yasaya uygun olduğu " açıklanarak; Davanın reddine, Dava konusu, davacı Samsun ili Terme ilçesi Sakarlı mahallesinde bulunan yeni 298 ada 55 (eski 1974) parsel sayılı taşınmaza ilişkin ve davalı yeni 298 ada 53 (eski 1972)parsel sayılı taşınmaza ilişkin 22/2- A kadastro çalışmalarındaki tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline,"gerekçesiyle karar verilmiştir....

      Madde uygulanmasının Maliye Hazinesine tebliği edilerek kesinleştiği göz önüne alındığında bilirkişi rapordaki krokiler ve paftalar üzerinde yapılan hesaplamaların sonuç kısmi itibariyle usul ve yasaya uygun şekilde olduğu anlaşıldığını, nihai olarak dava konusu edilen parseller hakkında 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2- A kapsamında yapılan kadastro çalışmasının usul ve yasaya uygun olduğu " açıklanarak; Davanın reddine, Dava konusu, davacı Samsun ili Terme ilçesi Sakarlı mahallesinde bulunan yeni 298 ada 55 (eski 1974) parsel sayılı taşınmaza ilişkin ve davalı yeni 298 ada 53 (eski 1972)parsel sayılı taşınmaza ilişkin 22/2- A kadastro çalışmalarındaki tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline,"gerekçesiyle karar verilmiştir....

      Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 2/B madde uygulamasına itiraz ve tescile ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede ilk kez 1978 yılında orman kadastrosu ve 2. madde uygulamaları yapılmışsa da itirazlar incelenerek karara bağlanmamış, orman kadastro haritası düzenlenerek ilâna çıkartılmamıştır. Daha sonra 2005 yılında 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre orman kadastrosu yapılmış ve kesinleşmiştir. 2013 yılında yapılan 2/B uygulaması 25/04/2013 tarihinde ilân edilmiş, temyize konu dava 22/05/2013 tarihinde süresi içinde açılmıştır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A madde gereğince davalı ...'dan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve yatırdığı temyiz harcının istek halinde iadesine 27/02/2014 gününde oy birliği ile karar verildi....

        Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 2/B madde uygulamasına itiraz ve tescile ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede ilk kez 1978 yılında orman kadastrosu ve 2. madde uygulamaları yapılmışsa da itirazlar incelenerek karara bağlanmamış, orman kadastro haritası düzenlenerek ilâna çıkartılmamıştır. Daha sonra 2005 yılında 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre orman kadastrosu yapılmış ve kesinleşmiştir. 2013 yılında yapılan 2/B uygulaması 25/04/2013 tarihinde ilân edilmiş, temyize konu dava 22/05/2013 tarihinde süresi içinde açılmıştır....

          Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 2/B madde uygulamasına itiraz ve tescile ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede ilk kez 1978 yılında orman kadastrosu ve 2. madde uygulamaları yapılmışsa da itirazlar incelenerek karara bağlanmamış, orman kadastro haritası düzenlenerek ilâna çıkartılmamıştır. Daha sonra 2005 yılında 3402 sayılı Kanun 2- 2013/10652-2014/2494 hükümlerine göre orman kadastrosu yapılmış ve kesinleşmiştir. 2013 yılında yapılan 2/B uygulaması 25/04/2013 tarihinde ilân edilmiş, temyize konu dava 22/05/2013 tarihinde süresi içinde açılmıştır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalı ...'...

            Bu kanun ihtiyaca cevap vermeyince, 22/2/2005 tarihli ve 5304 sayılı Kanunla 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22. maddesinde değişiklik yapılarak yenileme çalışmaları, 22. maddenin 2/a fıkrası kapsamına alınmış; bu hükmün uygulamasına esas teşkil etmek üzere hazırlanan "Kadastro Haritalarının Yeniden Düzenlenmesi ve Tapu Sicilindeki Gerekli Düzeltmelerin Yapılmasında Uygulanacak Usûl ve Esaslara İlişkin Yönetmelik" de, 29.11.2006 tarihinde Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. 22/2-a maddesi uygulaması sırasında düzenlenen kadastro tutanağı "Uygulama Tutanağı" olarak isimlendirildiğinden, esasen yenileme kadastrosu ile önemli bir farklılık içermeyen bu çalışma, Yargıtay kararlarında "Uygulama kadastrosu" olarak adlandırılmıştır....

              Bu kanun ihtiyaca cevap vermeyince, 22/2/2005 tarihli ve 5304 sayılı Kanunla 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22. maddesinde değişiklik yapılarak yenileme çalışmaları, 22. maddenin 2/a fıkrası kapsamına alınmış; bu hükmün uygulamasına esas teşkil etmek üzere hazırlanan "Kadastro Haritalarının Yeniden Düzenlenmesi ve Tapu Sicilindeki Gerekli Düzeltmelerin Yapılmasında Uygulanacak Usûl ve Esaslara İlişkin Yönetmelik" de, 29.11.2006 tarihinde Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. 22/2-a maddesi uygulaması sırasında düzenlenen kadastro tutanağı "Uygulama Tutanağı" olarak isimlendirildiğinden, esasen yenileme kadastrosu ile önemli bir farklılık içermeyen bu çalışma, Yargıtay kararlarında "Uygulama kadastrosu" olarak adlandırılmıştır....

                Somut olayda davacılar, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi gereğince yapılan yenileme çalışmalarında kendilerine ait 1790 ve 1793 parsel sayılı taşınmazların yüzölçümlerinde azalma meydana geldiği iddiasıyla komşu parselde bulunan taşınmaz maliklerini ve Hazineyi davalı göstererek askı ilân süresi içinde kadastro mahkemesinde tesbite itiraz ve davalı gerçek kişilerin müdahalelerinin önlenmesine yönelik dava açmışlardır. Kadastro Mahkemesince 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi gereğince açılan davanın kabulüne, elatmanın önlenmesi istemi yönünden ise görevsizliğe karar verilmiştir. Her ne kadar Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi uyarınca yenileme çalışmaları yapılarak askı ilân süresi içinde eldeki dava açılmış ise de, davacıların mülkiyet hakkına yönelik olarak müdahalenin önlenmesi talebine ilişkin uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu