Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. 5304 Sayılı Kanunun 9.maddesi ile yapılan değişiklikten sonra anılan madde; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : 3402 S.Y'NIN 41. MD.Sİ UYARINCA YAPILAN DÜZELTME İŞLEMİNİN İPTALİ KANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro Müdürlüğünce 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesine göre re'sen yapılan düzeltme işlemi ile; Sözeri Köyü çalışma alanında bulunan ve davalılar ... ve müşterekleri adına tapuda kayıtlı ... parsel sayılı 908.750 metrekare yüzölçümlü taşınmazın, yüzölçümünün 1.150.047,94 metrekare olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Davacı Hazine, düzeltme işlemi ile ortaya çıkan 247.297,94 metrekare yüzölçümündeki miktar fazlasının Hazine adına tescili istemiyle tapu iptal ve tescil davası açmıştır....

      Ayrıca 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesine ilişkin ihtilaflar taşınmazın aynına ilişkin bulunmadığından 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü süreye de tabi değildir. Davanın, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkin olduğu hallerde esasen anılan madde uyarınca yapılan düzeltme işlemlerine karşı açılan davaların lehine düzeltme yapılan taşınmazların maliklerine yöneltilmesi gerekir. Ancak, düzeltme işleminin sonucu oluşan yüzölçümü farkına sadece hesap hatasının yol açtığı ve farkın komşu taşınmazlardan kaynaklanmadığı hallerde davanın Kadastro Müdürlüğüne yöneltilmesi gerekir. Kaldı ki kişilerin yüzölçümü farkına itirazları halinde de Kadastro Müdürlüğünün hasım gösterilmesi usul yasasına aykırı değildir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : 3402 Sayılı Kanun'un 41. Maddesi Uyarınca Yapılan Düzeltme İşleminin İptali K A R A R Dava konusu 368 parsel sayılı taşınmazın ilk tesis kadastro paftası, paftaya esas alınan ölçü krokisi, takeometrik ölçü cetveli ve 3402 sayılı Yasa’nın 41. maddesine yönelik olarak yapılan hesaplamalara ait tüm bilgi ve belgelerin ilgili yerlerden temin edilerek dosyasına konulması, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

        Davacı T1 tebligatı aldıktan sonra 30 gün içinde Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açmak yerine Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açmış, Asliye Hukuk Mahkemesince de davanın 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. Maddesinden kaynaklandığı, Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiş ve dosya Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir. Bu durumda artık her ne kadar yanlış mahkemede açılmış olsa dahi yasada öngörülen 30 günlük süre içerisinde açılan bir dava mevcuttur. Yasada Kadastro Müdürlüğünce yapılan düzeltme işleminin iptali için tekrar Kadastro Müdürlüğüne başvurulması gibi bir yol düzenlenmemiş olup mahkemenin gerekçesinde belirttiği şekilde davacının düzeltme işleminin kaldırılması için kuruma başvuru yolunu tüketmesi gerekmemektedir. Aksine düzeltme işlemine karşı başvurulacak yol az yukarıda açıklanan 41....

        Davacı tarafından yapılan başvuru sonucunda Kadastro Müdürlüğünün yukarıda belirtilen kararı ile davaya konu 116 ada 3, 4 ve 9 sayılı parsellerde düzeltme yapılamayacağı belirtilerek talebin reddine karar verilmiştir. Davacı bu karara karşı tebliğden itibaren 30 günlük süre içinde dava açmıştır. Mahkemece Kadastro Müdürlüğü tarafından 3402 sayılı Kanun'un 41. maddesi uyarınca yapılıp davacıya tebliğ edilen bir düzeltme işlemi bulunmadığından red kararına karşı 41. maddeye dayanılarak dava açma hakkı bulunmadığı gerekçesi ile dava reddedilmiştir. Her ne kadar anılan madde hükmünde düzeltme işlemine karşı tebliğden itibaren 30 günlük sürede Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açılabileceği, dava açılmadığında yapılan düzeltme işleminin kesinleşeceği belirtilmiş ise de, kesinleşen işleme karşı ya da düzeltme talebinin reddine karşı dava açılmasını engelleyen bir düzenleme bulunmamaktadır....

          Mahkemece, aynı işlem ile düzeltmeye tabi tutulan 837 sayılı parselin malikinin işlemin iptali için açtığı davanın reddedilerek kesinleştiği ve bu ilamla işlemin doğru olduğu sonucuna ulaşıldığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. 5304 Sayılı Kanunun 9.maddesi ile yapılan değişiklikten sonra anılan madde; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir....

            Somut olayda, davacı Hazine 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesinde yazılı 30 günlük süre içinde Kadastro Müdürlüğünce yapılan düzeltme işleminin iptali istemiyle Sulh Hukuk Mahkemesi'nde dava açmıştır. Bu nedenle düzeltme kararı kesinleşmediği için tapu kayıtlarında taşınmazın düzeltmeden önceki yüzölçümü yazılı bulunmaktadır. Mahkemece bu duruma yanlış anlam verilerek "yapılmış bir idari düzeltmenin bulunmadığı, kaldı ki düzeltme işlemi gerçekleşmiş olsa dahi genel yetkili asliye mahkemelerinde tapu iptali ve tescil davasının açılması gerektiği" yolundaki gerekçe ile davanın pasif husumetten reddine karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır. Davacı tarafından doğru hasma yöneltilerek süresinde görevli mahkemede açılmış bir dava bulunduğuna göre işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir....

              Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. Mahkemece, Kadastro Müdürlüğünce yapılan düzeltme işleminde hata bulunmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece, çekişmeli taşınmazlara ait tesis kadastro paftası ve ölçü krokisi, varsa tesis kadastrosu haritasında değişiklik yapan ifraz haritaları, ölçü çizelgesi, hesap cetveli ve ölçü krokileri, varsa taşınmazlara ilişkin mahkeme ilamları ve eki olan haritalar ve çekişmeli taşınmazlara ait tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve güncel ortofoto ve uydu fotoğrafları getirtilmemiş ve iptali istenen düzeltme işleminin hukuka uygunluğu yöntemince denetlenmemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.01.2008 gününde verilen dilekçe ile 3402 sayılı Yasanın 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04.03.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi dahili davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu