Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 30.09.2022 tarihli ve 2021/1169 Esas, 2022/807 Karar sayılı kararıyla; davanın 3303 sayılı Kanun’un ek 1 madde gereğince tespit ve tescil edilen taşınmazın, hak sahibi olarak belirtilen davalıya 3303 sayılı Yasa uyarınca kayden satılmasından sonra yolsuz tescile dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, taşınmazda mülkiyet hakkı sahibi Hazinenin dava tarihinden önce taşınmazı, 3303 sayılı Yasa'nın Ek1 inci maddesi uyarınca satarak taşınmazın 3303 sayılı Yasa hükümlerine istinaden kullanıcı ... adına tapuya tescil edildiği, davacının kullanım iddiasından kaynaklanan şahsi hakkına dayanarak mülkiyet hakkı sahibi Hazineden satın alma nedeniyle kayden malik olan mirasçı davalı ...'...
Hukuk Dairesince, istinaf başvurusu esastan reddedilmiş olup, bu kez davacı Hazine tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R ... ili Merkez ilçesinde 3303 sayılı Kanun'un Ek-1.maddesi kapsamında yapılan kadastro sırasında, ......
Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun esastan reddedilmiş olup, bu kez davacı Hazine tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R ... ili Merkez ilçesinde 3303 sayılı Kanun'un Ek-1.maddesi kapsamında yapılan kadastro sırasında, ......
Dava, 3303 sayılı Kanun’un Ek-1 inci madde gereğince tespit ve tescil edilen taşınmazın hak sahibi olarak belirtilen davalıya 3303 sayılı Kanun uyarınca kayden satılmasından sonra yolsuz tescile dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve Kanuna uygun olup davacı vekili temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir....
Ceza Dairesi'nin 04.09.2018 tarih, 2017/3303 esas ve 2018/699 sayılı ek kararı kaldırılarak yapılan incelemede; 5271 sayılı CMK'nın 294. maddesinde düzenlenen, ''Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır.'' şeklindeki düzenlemede gözetilerek sanığın temyiz dilekçesinde herhangi bir sebep göstermediğinin anlaşılması karşısında; sanık ...'nın temyiz isteminin 5271 sayılı CMK'nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE, 13/12/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
İlk Derece Mahkemesince, yapılan yargılama sonucunda dosya kapsamı ve dava konusu taşınmaza ait tutanaktaki bilgiler, ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 03.02.2006 tarihli ve 2005/49 Esas 2006/7 Karar sayılı ilamında; dava konusu taşınmazın mülkiyetinin Hazine adına tesciline karar verildiği, 3303 sayılı Kanun'un Ek madde 1 hükmü kapsamında yapılan fiili kullanıcı tespitinde tüm taşınmazların mülkiyetinin Hazineye ait olduğu, kullanım kadastro davalarında mülkiyete ilişkin bir değişiklik yapılamayacağı sadece tutanağın beyanlar hanesindeki kullanıcı şerhine ilişkin, gerçek hak sahibi fiili kullanıcının tespitine ilişkin karar verilebileceği, mahkememizce yapılan keşif, dinlenen mahalli bilirkişi, tanık beyanları ve dosyaya sunulan bilirkişi raporları dikkate alındığında; dava konusu taşınmazın 1975'li yıllardan bu zamana davalıların murisleri tarafından kullanıldığı, dava konusu taşınmazın 3303 sayılı Kanun kapsamında kalarak EK-1 çalışmasının yapıldığı, EK-1 hükmü gereğince davalıların 14.11.1999...
İli Merkez ilçesinde 3303 sayılı Kanun'un ek-1. maddesi kapsamında yapılan kadastro çalışmaları sırasında, ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 1739 ada 3 parsel sayılı 1.455,96 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine, "3303 sayılı Kanun'un 3. maddesi gereğince idarenin ve ruhsat sahiplerinin maden arama ve işletme faaliyetlerine müdahale edilemeyeceği ve bundan doğacak zararlarda mülkiyet hakkına dayanılarak bir hak ve tazminat iddiasında bulunulamayacağı, kamu yararı ve ülke güvenliği açısından yabancı uyruklu gerçek kişiler ile kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip yabancı şirketlerince iktisap ve sınırlı ayni hak tesis edilemeyeceği ve taşınmazın 14.11.1999 tarihinden evvel olmak üzere ölü ... oğlu ...'ın kullanımında olduğu" şerhi verilerek, bahçe niteliğinde Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir....
Mahallesi 1588 ada 26 parsel sayılı, 659,71 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 3303 sayılı Kanun'un Ek-1. maddesi kapsamında yapılan kadastro çalışmaları sırasında beyanlar hanesine, "3303 sayılı Yasa'nın 3. maddesi gereğince idarenin ruhsat sahiplerinin maden arama ve işletme faaliyetlerine müdahale edilemeyeceği ve bundan doğacak zararlarda mülkiyet hakkına dayanılarak bir hak ve tazminat iddiasında bulunulmayacağı, kamu yararı ve ülke güvenliği açısından yabancı uyruklu gerçek kişiler ile kendi ülkelerinin Kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip yabancı şirketlerince iktisap ve sınırlı ayni hak tesis edilemeyeceği ve taşınmazın 14.11.1999 tarihinden evvel olmak üzere taşınmazın ... kızı ... ve ... oğlu ...'un kullanımında olduğu, 14.11.1999 tarihinden evvel olmak üzere üzerindeki 3 katlı betonarme binanın ... kızı ... ve ... oğlu ...'...
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 3303 sayılı Kanun'un Ek-1 inci maddesi kapsamında yapılan kullanım kadastrosuna itiraz istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369/1, 370 ve 371 inci maddeleri, 3303 sayılı Kanun'un Ek-1 inci maddesi 3. Değerlendirme Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup dahili davalı ... mirasçısı ... vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI. KARAR A....
Ceza Dairesi 2011/45517 E. , 2012/3303 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 3167 Sayılı Kanuna Muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 20.12.2009 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5941 sayılı "Çek Kanunu" ile 3167 sayılı "Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanun" yürürlükten kaldırılmış, dava konusu suçun unsurları ve yaptırımları farklı biçimde yeniden düzenlenmiş olduğundan; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 2 ve 7.maddeleri de gözetilerek, sanığın hukuksal durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....