Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLER; Kadastro çalışmalarına ilişkin belgeler, tapu kaydı, keşif, bilirkişi raporları, vs. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; İlk derece mahkemesince toplanan deliller ile tüm dosya kapsamına göre, ileri sürülen istinaf nedenleri ve HMK 355/1 maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin yapılan inceleme sonucunda; Dava, 2/B niteliğiyle tespit ve tescil edilen taşınmazın, hak sahibi olarak belirtilen davalıya 6292 sayılı Yasa uyarınca kayden satılmasından sonra yolsuz tescile dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Tüm dosya kapsamına göre; Kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmazın beyanlar hanesindeki şerhe yönelik davanın dinlenebilmesi için davanın, 6292 sayılı Yasa uyarınca taşınmazın satış işleminden önceki bir tarihte, Hazineye ve şerh sahiplerine yöneltilerek açılması gerektir....

Daha sonra, davacının, 6292 sayılı Kanun gereğince davanın durdurulmasını talep etmesi üzerine, mahkemece, 6292 sayılı Kanunun 7/1-a maddesi uyarınca davanın reddine, tapu kaydında geçen 2/B belirtmesinin idarece resen terkin edilmesine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 2/B madde uygulamasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

    (2) Kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre 31/12/2011 tarihinden önce kullanıcı ve/veya muhdesat sahibi oldukları tapu kütüğünün beyanlar hanesinde belirtilenler de İdarece tebliğ edilen satış bedelini itiraz ve dava konusu etmemeleri halinde hak sahibi olarak kabul edilecektir." hükümleri bulunmaktadır. 3402 sayılı Kanunun ek 4. maddesi uyarınca yapılan ve sonuçları 11/07/2012 ilâ 13/08/2012 tarihleri arasında ilan edilen kadastroda dava konusu 877 parsel sayılı taşınmazın davalı ...’ın kullanımında olduğunun belirlendiği ve 6292 sayılı Kanun uyarınca dava tarihinden önceki bir tarihte, kullanım kadastrosu sırasında hak sahibi olduğu belirlenen gerçek kişiye satılarak 13/11/2013 tarihinde davalı ... adına tapuya tescil edildiği, kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmazın beyanlar hanesindeki şerhe yönelik davanın dinlenebilmesi için davanın, 6292 sayılı Kanun uyarınca taşınmazın satış işleminden önceki bir tarihte ve Hazineye yöneltilerek açılması gerektiği ve taşınmazı...

      Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 5831 sayılı yasa ile değişik ek 4. Maddesi uyarınca yapılan kullanım kadastrosu sonucu oluşan Beykoz Örnekköy mahallesi Tepetarla mevki 109 ada 4 nolu parselin kullanıcısı olduğunu bu durumun beyanlar hanesine şerh verildiğini, yıllardır kullanılan yaklaşık 90m² yolunun davalının kullanıcısı olduğunu, 109 ada 3 parsele yazıldığını, bu yolun davalıdan ifraz edilerek yol olarak bırakılmasını istediği anlaşılmıştır. Davaya konu parselin 6292 sayılı Yasa ile satışının yapılmadığı, ancak davacının kadastro tespitinden daha önceki tarihteki zilyetliğine dayanarak bu talepte bulunduğu, Dairemizin görev alanının 6292 sayılı kanuna göre eski tapu sahiplerine tanınan yeni oluşan kaydın yolsuz oluştuğu iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil davaları olduğu, davacı iddiasının buna yönelik olmadığı, Başkanlar Kurulu'nun bu konu da daha önce zilyetliğe dayanan bu tür davalara bakma görevini 6....

      Davacının 6292 sayılı yasa gereği yapılan satış işleminden sonra tapu iptali ve tescil isteminde bulunması, davacının satış işleminden önce açılmış bir davasının bulunmadığı anlaşılmasına göre davalı adına yapılan tescil işleminin mevzuata uygun olduğu tartışmasız olup yolsuz tescil olduğundan bahsedilemez. Davacı tarafın davasının tapu iptal tescile yönelik olması karşısında oluşan kanaate göre ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu kanaatine varılmıştır....

      Bu düzenlemelerin, dava konusu taşınmazın niteliğine ve durumuna göre, görülmekte olan davaya etkisinin değerlendirilmesi için yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir.] denilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın, 6292 sayılı Kanunun 7/1-a maddesi uyarınca usûlden reddine karar verilmiş; hüküm, Hazine tarafından 6292 sayılı Kanunun 9/2. maddesi gereğince durma kararı verilmesi gerektiği iddiasıyla temyiz edilmiştir. Dava, 2/B madde uygulamasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1988 yılında 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmü gereğince yapılan arazi kadastrosu ve bununla birlikte ilân edilip kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır....

        Bu düzenlemelerin, dava konusu taşınmazın niteliğine ve durumuna göre, görülmekte olan davaya etkisinin değerlendirilmesi için yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir.] denilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın, 6292 sayılı Kanunun 7/1-a maddesi uyarınca usûlden reddine karar verilmiş; hüküm, Hazine tarafından 6292 sayılı Kanunun 9/2. maddesi gereğince durma kararı verilmesi gerektiği iddiasıyla temyiz edilmiştir. Dava, 2/B madde uygulamasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1988 yılında 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmü gereğince yapılan arazi kadastrosu ve bununla birlikte ilan edilip kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır....

          Bu düzenlemelerin, dava konusu taşınmazın niteliğine ve durumuna göre, görülmekte olan davaya etkisinin değerlendirilmesi için yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir.] denilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın, 6292 sayılı Kanunun 7/1-a maddesi uyarınca usûlden reddine karar verilmiş; hüküm, Hazine tarafından 6292 sayılı Kanunun 9/2. maddesi gereğince durma kararı verilmesi gerektiği iddiasıyla temyiz edilmiştir. Dava, 2/B madde uygulamasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1988 yılında 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmü gereğince yapılan arazi kadastrosu ve bununla birlikte ilân edilip kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır....

            Bu düzenlemelerin, dava konusu taşınmazın niteliğine ve durumuna göre, görülmekte olan davaya etkisinin değerlendirilmesi için yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir.] denilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra davanın, 6292 sayılı Kanunun 7/1-a maddesi uyarınca usûlden reddine karar verilmiş; hüküm, Hazine tarafından 6292 sayılı Kanunun 9/2. maddesi gereğince durma kararı verilmesi gerektiği iddiasıyla temyiz edilmiştir. Dava, 2/B madde uygulamasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1985 yılında 6831 sayılı Kanun hükmü gereğince yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması ile 1970 yılında yapılan arazi kadastrosu bulunmaktadır....

              Hazine vekilinin, 16.01.2013 tarihli duruşmada 6292 sayılı Kanun kapsamında davadan vazgeçtiklerini açıklaması nedeniyle, mahkemece, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 1744 sayılı Kanunun 2. maddesi uygulamasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Yörede, 1942 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre; yapılıp kesinleşen orman kadastro çalışması ile 1981 yılında kesinleşen aplikasyon ve 2. madde uygulaması vardır....

                UYAP Entegrasyonu