Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 15.02.2012 gün ve 2011/23-2012/10 sayılı hükmü bozan Dairemizin 09.09.2013 gün ve 2012/5306-2013/4703 sayılı ilamı aleyhinde davacı-k.davalı ... vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: K A R A R - Asıl ve karşı dava eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, asıl dava gecikme tazminatı, eksik ve kusurlu iş bedeli, manevi tazminat ile eksik imalâtlar sebebiyle iade edilmesi gereken alacağın tahsili, karşı dava ise; fazla imalât bedeli ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir....

    Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 10.09.2019 gün ve 2010/273-2019/539 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesinin asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Dava, davalı şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkin olup, mahkemece verilen kararın temyizi üzerine Dairemize gönderilen dosyanın yapılan ilk incelemesinde, davalı şirket vekili olarak dosyaya kayıtlı olan Av. ...'...

      İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK'nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, limited şirketin feshi ve tasfiyesi, feshin uygun görülmemesi halinde ortaklara ait ortak banka hesabı ve şirkete ait banka hesaplarında bulunan miktarın şirket ortakları arasında paylaştırılması, davacıya ait hissenin ve davalı şirketin değerinin tespit edilerek davacının payı oranında ödenmesi, ortaklara ait ortak banka hesabı ve şirkete ait banka hesaplarından çekilen, başkaca banka hesaplarına aktarılan veya harcanan miktarın kar payı oranında ödenmesi, fesih kararı verilmesi halinde fesih tarihine kadar ödenmeyen kar payının ödenmesi istemiyle açılan davada, şirket ortaklarına ait banka hesabına ve şirkete ait banka hesabına ihtiyati tedbir konulması ve davalı şirkete denetim veya denetim ile birlikte onay kayyımı atanmasına ilişkindir....

        nin ortağı olduğunu, şirketin ortakları olan murislerin ölmesinden sonra mirasçıların ortaklar kurulunu halen oluşturamadıklarını, şirketin mal varlığının yönetilemediğini, şirketin taşınmazını kiralamaktan başka faaliyeti de olmadığını, şirket borçlarının ödenemediğini, şirket ortakları arasında açılan davalar nedeniyle husumet bulunduğunu, bu tarihten sonra şirketin yönetilmesinin ve faaliyetine devam etmesinin olanaklı olmadığını ileri sürerek şirkete kayyım atanmasına ve şirketin feshine ve tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, davanın haksız ve kötü niyetli olarak açıldığını, feshe ve tasfiyeye karar verilebilmesi için gerekli şartların oluşmadığını, mirasçı olarak şirket ortağı bulunduklarını, şirket işleri hakkında bilgi sahibi olmadıklarını, mahkemece süre verilirse bu süreçte şirketin yönetimi için gerekenleri yapacaklarını, davacıların çok düşük hisse sahibi olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....

          Dava, taraflar arasında adi ortaklık olup olmadığı, varsa ne şekilde oluştuğu, tarafların karşılıklı edimlerini yerine getirip getirmedikleri, adi ortaklığın fesih ve tasfiye şartları ile davacının tasfiye sonucu alacağa hak kazanıp kazanmayacağına ilişkindir. Dosya kapsamına göre; davacı --- arasındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi davasında tarafların tacir olmadığı ve bu hususun dosyada mübrez ---yazısı ile sabit oyduğu bu nedenle nispi ticari dava sayılamayacağı gibi adi ortaklığın tasfiyesi Borçlar Kanunu hükümlerine göre yapılacağından mutlak ticari dava niteliğinde de olmadığı anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

            Asliye Ticaret Mahkemesi'nin... esas sayılı dosyasının incelenmesinden, davanın 16/02/2023 tarihinde davacı... tarafından, 16/02/2023 tarihinde davalı ...Ticaret Limited Şirketi'nin fesih ve tasfiyesi talebiyle açılmış bulunduğu, mahkemenin 27/02/2023 tarihli tensip tutanağı ile; "Davalı şirketin davacı ile birlikte diğer ortağın müştereken temsil ettiği anlaşılmakla iş bu davada davalı şirketi temsil etmek üzere davalı şirkete temsil kayyumu davası açmak üzere davacı tarafa tebliğinden itibaren 1 aylık süre verilmesine, dava açılıp temsil kayyumu atandıktan sonra dava dilekçesinin temsil kayyumuna tebliğine" karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı taraf, şirketin taraf olduğu İstanbul ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... esas sayılı dosyasında taraf teşkilinin sağlanması bakımından şirkete temsil kayyımı atanması talebiyle eldeki davayı açmıştır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu(TTK)'nda limited şirkete temsil kayyımı atanmasına ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır....

              Davacının halihazırda şirket ortağı konumunda olduğu, şirketin feshini talep eden konumunda olduğu, bu çerçevede fesih ve tasfiye davası açıldığı tartışmasızdır. 6102 sayılı TTK. m. 636 hükmüne dayanan limited şirketin haklı sebeple feshi istemine ilişkindir. Şirketin fesih ve tasfiyesi ancak şirket tüzel kişiliğinin davalı olarak gösterilmesi ile sağlanabilir. Bu noktada şirket ortaklarının, şirketin fesih ve tasfiyesi davası açısından pasif sıfatları karşısında usul ekonomisi gereği bu kişiler hakkında açılan davada mahkememizce ayırma kararı vermek gerekmiştir. Esasen bu konuda gerek doktrin gerekse yargısal uygulamalar açıktır. Gelen sicil kayıtlarına göre, davacının, davalı şirket ortağı olduğu, şirketin kayıtlı merkez adresi itibariyle mahkememizin kesin yetkili olduğu, taraf teşkilinin sağlandığı açıktır....

                davalı ------- görevini sona erdirildiğini ancak------ usullere uyulamadığı için şirket ortaklığından çıkarılmadığını, davacının davalı şirketten bilgi alma ve inceleme haklarının engellendiğini, davalı şirketin kurulduğu günden bu yana genel kurul toplantısı yapmadığını, davalı şirketin devamlı olarak kar getirmemesi ve uzun yıllardır ciddi bir faaliyetinin olmadığını, davacının davalı şirket ortaklığından çıkartılmasını eğer bu yönde karar verilmeyecek ise şirketin feshedilmesini talep ve dava etmiştir....

                  nin fesih ve tasfiyesi ile tasfiye hissesi ve kar payının davacıya ödenmesini, şirket müdürünün hesabına aktardığı ve haksız tasarrufta bulunarak şirketin uğramış olduğu zararın tespit edilerek ... Ltd. Şti’ye iadesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, şirketin tasfiyesini kabul ettiklerini diğer hususların reddi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulüne, davalı şirketin fesih ve tasfiyesine, tasfiye memuru olarak....'in atanmasına, davacının kar payı ve zarar talebinin reddine dair verilen kararın davacı vekilince temyizi üzerine karar Dairemizce onanmıştır. Davacı vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir....

                    DELİLLER: Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 28/12/2020 tarih, 2018/605 Esas - 2020/841 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, limited şirketin fesih ve tasfiyesi istemine yöneliktir. İnceleme; 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu