Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanıklara isnat edilen “ticari işletme yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastı ile borcu ödememesi” suçunun oluşması için, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olması ve şirketin hukuken veya fiilen yönetim yetkisine sahip olan şirket yetkilisinin alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla şirket borcunu kısmen ya da tamamen ödememesi gerekmekte olup, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, borçlu şirketin 31/12/2009 tarihi itibarıyle borca batık olduğunun belirtilmesi dolayısıyla şirketin ödeme gücü olmadığı dikkate alınarak sanıklara isnat edilen suçun oluşmadığı anlaşıldığından, sanıkların beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi, Kanuna aykırı ve sanık ... müdafii ile sanık ...’in temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN...

    "İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen davada verilen 04.07.2013 tarih ve 2013/598-2013/241 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davacının davalı şirketin ortağı ve ana sözleşme ile atanan müdürü olduğunu ve 18.12.2012 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısının 3 nolu gündem maddesi uyarınca alınan karar gereği müdürlük görevinden azline karar verildiğini, ana sözleşme ile tayin edilen müdürün müdürlük görevinden ortaklar kurulu kararı ile alınamayacağı ve ortaklardan birinin şartları varsa müdürlük görevinden azli için dava açması gerektiğini ileri sürerek anılan kararın iptalini, yargılama süresince şirket yönetiminin kayyıma devrini...

      ettiğini, ancak yönetimdeki kişilerin toplantıya gelmediklerini, şirketi zarara uğratan, temsil yetkisini kötüye kullanan, özen ve bağlılık yükümlülüğünü ihlal eden, şirket müdürünün azline, bu aşamada şirket müdürünün yetkilerinin ihtiyati tedbir olarak kaldırılmasına, yetkinin bir kayyıma verilmesine, şirket yönetimi için tedbiren kayyım atanmasına, şirket taşınmazlarına ......

        için kullandığını, müvekkili hakkında ıskat süreci başlatılmasının hakkaniyet, nesafet, dürüstlük ve eşit işlem ilkelerine açıkça aykırı olduğunu, davalı şirket yöneticisinin şirket varlığını dilediği gibi kullandığını, müvekkilinin şirketle ilgili defter ve belgeleri incelemesinin engellendiğini, şirket sermaye artışının en önemli nedeninin kar payı dağıtılmaması olduğunu, emek, mesai ve birikimini şirket ortaklığına veren müvekkiline davalı şirketçe maaş ödemesi dahi yapılmadığını, fesih davası açıldıktan sonra ıskat müessesi harekete geçirilmek suretiyle müvekkili üzerinde baskı oluşturulmaya çalışıldığını ileri sürerek, davalı şirkete yasal temsilci (yönetici veya denetçi atanması), müvekkilinin de şirket yönetimine iştirak edebilmesi yönünde veya yönetim konusunda uygun görülecek başka şekilde karar verilerek davalı şirketin zararlandırıcı biçimde borçlandırılmaması ve şirket emvalinin zararlandırıcı şekilde aktarılmaması yönünde tedbir kararı verilmesi, şirket ticari defter ve kayıtları...

          için kullandığını, müvekkili hakkında ıskat süreci başlatılmasının hakkaniyet, nesafet, dürüstlük ve eşit işlem ilkelerine açıkça aykırı olduğunu, davalı şirket yöneticisinin şirket varlığını dilediği gibi kullandığını, müvekkilinin şirketle ilgili defter ve belgeleri incelemesinin engellendiğini, şirket sermaye artışının en önemli nedeninin kar payı dağıtılmaması olduğunu, emek, mesai ve birikimini şirket ortaklığına veren müvekkiline davalı şirketçe maaş ödemesi dahi yapılmadığını, fesih davası açıldıktan sonra ıskat müessesi harekete geçirilmek suretiyle müvekkili üzerinde baskı oluşturulmaya çalışıldığını ileri sürerek, davalı şirkete yasal temsilci (yönetici veya denetçi atanması), müvekkilinin de şirket yönetimine iştirak edebilmesi yönünde veya yönetim konusunda uygun görülecek başka şekilde karar verilerek davalı şirketin zararlandırıcı biçimde borçlandırılmaması ve şirket emvalinin zararlandırıcı şekilde aktarılmaması yönünde tedbir kararı verilmesi, şirket ticari defter ve kayıtları...

            Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, 1) Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik incelemede; Sanığa isnat edilen İİK’nın 333/a maddesinde düzenlenen “ticari işletme yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastı ile borcu ödememesi” suçunun oluşması için, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olması ve şirketin hukuken veya fiilen yönetim yetkisine sahip olan şirket yetkilisinin alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla şirket borcunu ödememesi gerekmekte olup, takibin kesinleştiği 04.10.2012 tarihi itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olup olmadığının tespiti için borçlu şirket defter ve belgeleri ile banka hesapları üzerinde karşılaştırılmalı olarak bilirkişi marifeti ile inceleme yaptırılıp, sonucuna göre sanığın hukuki durumlarının takdiri gerekirken, yazılı şekilde sanığın beraatine karar verilmesi, 2) Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik incelemede; Şikayetçi vekilinin şikayet...

              , temsil yetkisini kötüye kullanan, özen ve bağlılık yükümlülüğünü ihlal eden, şirket müdürünün azline, bu aşamada şirket müdürünün yetkilerinin ihtiyati tedbir olarak kaldırılmasına, yetkinin bir kayyıma verilmesine, şirket yönetimi için tedbiren kayyım atanmasına, şirket taşınmazlarına Muğla İli Bodrum İlçesi Turgutreis Mahallesi 595 Ada 1 parselde kayıtlı (27 adet bağımsız bölümün tamamına) 3. kişilere cebri icra yoluyla satışını da engeller şekilde teminatsız ihtiyati tedbir konulmasına, müvekkillerine TTK 410/2 Gereği şirkete müdür ataması ile ilgili gündem oluşturarak şirket genel kurul toplantısı yapmak üzere izin verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                nun tedbiren şirket müdürlüğü yetkilerinin durdurulmasını, davanın kabulü ile karşı davasının reddini, şirket müdürlüğünden ve ortaklığından haklı sebeple azlini, dava masrafları ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Asıl dava yönünden taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; dava dışı ...Ltd Şti'nin müdürü olan davalının yönetim ve temsil yetkilerini kötüye kullanıp kullanmadığı, davalının şirket müdürlüğünden azli için haklı sebeplerinin mevcut olup olmadığından ibaret olduğu görülmüştür. Karşı dava yönünden taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; davacı ...'in müdürlükten azli ve şirket ortaklığından çıkarılmasının mümkün olup olmadığından ibaret olduğu görülmüştür....

                  Yine şirket müdürünün azline ilişkin davada, husumetin azli istenen şirket müdürüne yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup, ayrıca şirket ortağına ve şirkete husumet yöneltilemeyeceği Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarında kabul edilmiş olup, davacının şirket müdürünün azli yanında, müdürün temsil yetkisinin yeniden düzenlenmesi talebinde de bulunduğu iş bu nedenle, husumetin şirkete de yönetilmesi gerektiği kanaatine varılarak, davacının şirket müdürü ve şirket dışında, şirket ortağı olan davalı ... aleyhine açmış olduğu davanın pasif husumet nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddi gerektiği kanaatine varılarak, davalı ... aleyhine açılan davanın husumet yokluğundan, diğer davalılar ... ile şirket aleyhine açılan davanın ise haklı nedenlerin varlığı ispat edilemediğinden esastan reddine karar verilerek aşağıda yazılı hüküm kurulmuştur....

                    Yine şirket müdürünün azline ilişkin davada, husumetin azli istenen şirket müdürüne yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup, ayrıca şirket ortağına ve şirkete husumet yöneltilemeyeceği Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarında kabul edilmiş olup, davacının şirket müdürünün azli yanında, müdürün temsil yetkisinin yeniden düzenlenmesi talebinde de bulunduğu iş bu nedenle, husumetin şirkete de yönetilmesi gerektiği kanaatine varılarak, davacının şirket müdürü ve şirket dışında, şirket ortağı olan davalı ... aleyhine açmış olduğu davanın pasif husumet nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddi gerektiği kanaatine varılarak, davalı ... aleyhine açılan davanın husumet yokluğundan, diğer davalılar ... ile şirket aleyhine açılan davanın ise haklı nedenlerin varlığı ispat edilemediğinden esastan reddine karar verilerek aşağıda yazılı hüküm kurulmuştur....

                      UYAP Entegrasyonu