Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in yönetim kurulu üyeliğinden azlinin gerekçesini oluşturmak için ileri sürdükleri talepler olduğunu, dava dilekçesindeki taleplerinin aksine şirket yöneticisinin azline karar verilmesi halinde re'sen kayyım tayininin de gerektiğini beyan ederek, davalı şirkete ait taşınmazların, taşıtların ve diğer malvarlığı değerlerinin satılıp elden çıkartılmasına gerek olup olmadığı, bunlardan hangisinin şirket ortaklarının lehine ve aleyhine olduğu ve davalı yönetici ...'in şirket yönetiminde suistimalde bulunup bulunmadığı konularındaki taraflar arasındaki muarazanın menine (çekişmenin giderilmesine) ve suistimalde bulunan davalı ...'in şirket yöneticiliğinden azline (şirketin diğer yöneticisinin tek başına şirketi temsil yetkisi olduğundan kayyım tayinine yer ve gerek olmadığına) karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Dava dilekçesinde, şirket yöneticisinin azlinin istendiği davamız Yargıtay'ın müstekar içtihatlarına göre şirket yönetim kurulu üyesi ...'e yöneltilmiştir....

    Taraflar arasındaki “limited şirket yöneticisinin azli ve tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesince verilen davanın kısmen kabulüne ilişkin karar davalı ... vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 04.03.2019 tarihli ve 2017/3885 E., 2019/1756 K. sayılı kararı ile bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir. 2. Hukuk Genel Kurulunca yapılan ön inceleme sonunda gereği görüşüldü: 3. Dava limited şirket yöneticisinin azli ve tazminat istemine ilişkin olup, Mahkemece verilen direnme kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 4. Davaya son veren taraf işlemleri olan feragat, kabul ve sulh, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 307 ilâ 315. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Tasarruf ilkesinin bir sonucu olarak davaya son veren taraf işlemleri hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir....

      Asıl ve birleşen davalarda dava; ticari şirket yöneticisinin bu nedenlerle azli ve ticari şirketin feshi talebine ilişkindir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....

      DAVA : Limited Şirketin Yöneticisinin (Müdürünün) Azli (6102 Sayılı TTK'nın 630/2 Maddesine ve Haklı Sebebe Dayanan) BİRLEŞEN DOSYA MARMARİS 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NİN 19/10/2020 TARİH VE 2020/218 ESAS, 2020/122 KARAR DAVA : Limited Şirketin Yöneticisinin (Müdürünün) Azli, Kayyım Atanması (6102 Sayılı TTK'nın 630/2 Maddesine ve Haklı Sebebe Dayanan) BİRLEŞEN DOSYA MARMARİS 3....

        TTK 553. maddesi kapsamında şirket yöneticisinin TTK ve şirket esas sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini kusurlarıyla yerine getirmedikleri takdirde kusurları nedeniyle oluşan zararlardan kişisel bakımdan sorumlu olacaklardır. Bu konuda davalı şirket müdürünün kusurlu olduğunun iddia eden davacının davalı yanın kusurunu ve keza zararın tutarını kanıtlaması gerekmektedir....

          Dava, şirket yöneticisinin azli ve şirket yöneticisi hakkında açılan sorumluluk davasına dayalı tazminat olup her iki davanın da azli istenen ve tazminat talep edilen şirket yöneticisi hakkında açılması gerektiği, bu nedenle davalı şirketin pasif husumetinin bulunmadığı tespit edilmiştir. Toplanan tüm deliller ve alınan bilirkişi raporlarına göre, araç satışlarından elde edilen gelirlerin şirket defterlerine işlenmediği, satılan araçların kaydının defterlerden düşülmediği, bankadan alınan kredinin bir kısmının davalı şirket müdürü uhdesinde kaldığı, kredi alınan bankalara ait ekstreler ile ve banka kayıtları ile şirket ticari defter ve belgelerin uyumlu olmadığı anlaşılmakla TTK 630. Maddesine göre şirket müdürünün azli için haklı sebep oluştuğu sonucuna varılarak 108.660 TL şirket zararının davalı yöneticiden alınarak şirkete ödenmesine, davalı ...'nın şirket müdürlüğü görevinden azline, aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....

            Tüm bu nedenlerler , müdür azli ve kayyum atanması ile tazminat talepli davaların yöneticiye karşı açılması gerekirken , şirket karşı açılması nedeniyle , davalı şirket aleyhindeki davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

              DAVA KONUSU : Şirket Yöneticisinin Azli ve Tazminat KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

              Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/171 Esas sayılı dosyasına verdiği asli müdahale dilekçesiyle davacıların davalı şirkettin hissedarları olmadığından dava taraf ehliyeti sıfatına haiz olmadıklarını, davalı şirketin hali hazırda ortaklarının % 60 oranında ..., % 30 oranında müvekkili ... ve % 10 oranında ... şeklinde olduğunu, müvekkilinin şirket ortağı olması sebebiyle müdürün azli konusunda hukuki yararının söz konusu olduğunu, davalı şirket müdürü ...’ün sermaye koyma taahhüdünü yerine getirmediğini, kendisine bu konuda ihtar gönderildiğini, davalı yöneticinin şirket merkezinde bulunması gereken ticari defter ve kayıtları kaybettiğini, hissedarlara bilgi verme yükümlülüğünü yerine getirmediğini, şirketi yönetemediğini iddia ederek şirket müdürlüğünden azline karar verilmesini ve müvekkili ...'ün şirket müdürlüğüne atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar ... ve ...Petrol Ürünleri İnşaat Gıda ve San. Tic. Ltd....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl dava bakımından; şirket müdürünün kanunun kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmediği, şirket müdürünün özen ve bağlılık yükümü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal ettiği dolayısıyla 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6102 sayılı Kanun) 630 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereği şirket müdürünün azli koşullarının oluştuğu, birleşen dava bakımından; davacı şirket müdürü ve ortağının kusuruna dayalı olarak şirket olağan genel kurulu toplantılarının yapılmadığı, şirketin haklı nedenle fesih koşullarının oluştuğu, ancak fesih koşullarının oluşmasında davacı şirket ortağı ve şirket müdürünün kusurlu olduğu, Yargıtay'ın emsal kararlarında da belirtildiği üzere şirketin feshini gerektirecek sebeplerin oluşmasında kendi kusuru bulunan şirket ortağının şirketin feshini ve tasfiyesini isteyemeyeceği, dolayısıyla şirket müdürünün...

                  UYAP Entegrasyonu