Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kaymakamlığına ait inşaat işlerinin yapımı hususunda davalı ile 30.05.2012 tarihli adi ortaklık sözleşmesini imzaladığını, müvekkilinin 40.000 TL katılım payı ve emeği ile ortaklığa katıldığını, sözleşmede işlerin başlangıç, bitim ve kesin kabul anlaşmalarının beraber yürütüleceği ile işlerin kabulü ve hakedişlerinin alınmasını müteakip genel hesaplamalar yapıldıktan sonra hasıl olacak karın 1/2'sinin ve koymuş bulunduğu katılım payının müvekkiline ödeneceği hususlarının kararlaştırıldığını, sözleşme gereğince tarafların üstlendikleri işlerin tamamlandığını ve hakedişlerin davalı tarafından tahsil edildiğini, ancak koymuş olduğu katılım payı ile kar payının müvekkiline ödenmediğini ileri sürerek; adi ortaklığın feshi ile müvekkilinin katılım payı olarak koyduğu 40.000 TL'nin 28.06.2012 tarihinden, (şimdilik) 1.000 TL kâr payı alacağının ise dava tarihinden işleyecek avans faizi ile tahsilini talep etmiş, 26.01.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile kar payı alacağı istemini 28.228 TL'ye yükseltmiştir...

    Bu karar ile ilgili istinaf incelemesini yapan Ankara Bölge Adliyesi 21.Huukuk Dairesi 18/01/2018 tarihli kararı ile " davacı ortak genel kurulda kar payının dağıtılmasını talep etme ve bu talebin reddi halinde kararın iptali için dava açması gerekir iken, bu yola başvurmadan uzun süre bekleyerek ve ihtilaf çıkarmadan davalı şirketin 22 yıl kar dağıtmamak sureti ile direngen hale geldiğini ileri sürmesi dinlenmez" şeklindeki gerekçesi ile yasa yolu talebinin reddine karar verilmiştir. Eldeki dava ise, kar payı dağıtılmamasına ilişkin 2016 yılı hesaplarının görüşüldüğü 26/11/2017 yılı genel kurul kararı, ticaret sicile tescili yapılmayan ve kar payı dağıtımı yapılmamasına karar verilen 2017 ve 2018 yılı genel kurul kararları ve kar payı dağıtım kararının alındığı fakat dağıtımın yapılmadığı 2019 yılı faaliyetlerinden kaynaklanan kar payı alacağının davalıdan tahsili için açılmıştır. Kişiler kar ve gelir elde etmek, elde edilen kardan pay almak temel dürtüsü ile şirketler kurmaktadır....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/424 Esas KARAR NO : 2022/651 DAVA : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 09/06/2022 KARAR TARİHİ : 27/09/2022 Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin İsveç vatandaşı olduğunu, birleştirilmesi istenilen davada davalı Lübnan vatandaşı ... arasında Türkiye'de bir şirket kurulması için anlaşma yapıldığını, anlaşmaya göre şirket kuruluşuna dair tüm ödemelerin müvekkili tarafından yapıldığını, toplamda 20.443 USD müvekkili tarafından birleştirmesi istenilen davada davalı şirket hesabına ve şirket yetkilisinin hesabına ödeme gönderdiğini, 17/07/2021 tarihli sözleşme ile müvekkiline %55 , ... kimlik nolu ... %22,5 ve birleştirmesi istenilen davada davalı şirket yetkilisi de %22,5 üzerinde hisse üzerinde anlaştıklarını, sözleşme gereği tüm işlemler ......

        dahi ifa etmediğini ve davacının bu fiilleri ortaklığın hiçbir zaman faaliyete geçememesine ve sona ermesine yol açtığını, davacının adi ortaklığa katılım payı borcunu ifa ettiğini senet ile ispatlaması gerektiğini ve katkı payını ifa etmeyen davacının fesih ve tasfiye talebinde bulunmasının mümkün olmadığını, ayrıca davacı tarafın varlığını iddia ettiği adi ortaklık ilişkisinin yürürlüğe girmesine yönelik davranışlardan ve emeğiyle katkıda bulunmaktan imtina ettiğini ve bu nedenlerle davacı ile müvekkil ... şirketi arasında bir adi ortaklık ilişkisi bulunmadığını, davacı ile diğer davalı müvekkili ... arasında yapılan protokolün adi ortaklık sözleşmesi mahiyeti taşımadığını, protokol kapsamında davacının üstlendiği yükümlülüklerini ifa etmediğini, katılım payı koymaya ilişkin üstlendiği asli yükümlülükleri yerine getirmeyen davacı tarafın adi ortaklık olduğunu iddia ettiği bir hukuki ilişkinin feshini ve tasfiyeyi isteyemeyeceğini, davacının pay sahibi/hissedarı dahi olmadığını ve davalı...

          Davada; taraflar arasında yapılan adi ortaklık sözleşmesi gereğince, kar payı ve demirbaş bedelinin verilmediği iddia eden davacı, kar payı ve demirbaş bedelini talep etmiştir. Bir ortak tarafından, kar payı ve demirbaş bedeli payının talep edilmesi; aynı zamanda tasfiyeyi de kapsar. Uyuşmazlık, bu çerçevede değerlendirilip ele alınmalıdır. Mahkemece, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin ... 13. Noterliğince tanzim olunan 22.11.2011 tarihli adi ortaklık sözleşmesi gereği "adi ortaklık" olarak nitelendirilmesi gerekirken; ortaklığın fiilen kurulamadığı gerekçesiyle 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 620 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümleri nazara alınmamış ve Türk Borçlar Kanununun 642. madde ve devamı hükümlerine göre tasfiye işlemi gerçekleştirilmemiştir....

            bir karar alınmadığı, kâr payı dağıtım kararı alınmaksızın kâr payı alacağının dava yolu ile talep edilemeyeceği anlaşılmakla davanın reddine karar verildiği görülmüş olup, mahkeme kararı ve gerekçelerinin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf başvuru talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

            Birleşen dosyada şirket tarafından davaya cevap verilmemiştir. Mahkemece, taraflar arasında süre gelen bir husumetin olduğu, davalı vekilinin yazılı beyanında şirketi devralmaya hazır olduğunu belirttiği, son olarak bilirkişilerden alınan ek rapora göre davacının sermayenin %30'una karşılık gelen ortaklık payının değerinin 209.159,09 TL olduğu gerekçesi ile ortaklık payının davalı şirketten alınarak davacıya verilmesi karşısında davacının şirket ortaklığından çıkmasına, buna karşılık davalı tarafından açılan ve birleştirilen 2015/6 esas sayılı ortaklık payı alacağının tahsili davasının reddine dair verilen karar asıl dosya davacısı vekili ve asıl dosya davalısı birleşen dosya davacısı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuştur. Bu kez asıl davada davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur....

              DAVA : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 03/11/2016 KARAR TARİHİ : 19/04/2021 GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 08/05/2021 Mahkememizde görülen Ticari Şirket davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili DAVA dilekçesi ile özetle: Davalı şirketin Samsun 4. Noterliği'nin 27.12.1996 tarih ve ... yevmiye numaralı işlemi ile kurulduğunu ve Samsun Ticaret Sicili Müdürlüğü'nün ... numarasında kayıtlı olduğunu, şirket ortakları davacı ile davalı ...'...

                DAVA : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 14/03/2018 KARAR TARİHİ : 14/03/2018 Mahkememizin 11/04/2016 tarih ve 2014/151-2016/380 E/K sayılı kararına karşı taraf vekillerinin temyizi üzerine dosya Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 19/02/2018 tarih ve 2016/8124 - 2018/1220 E/K sayılı ilamıyla bozularak mahkememizin 2018/370 esas sırasına kaydı yapılmış ve dosyanın incelenmesi sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı taraf dava dilekçesinde, davacının davalı şirkettte %5 oranında pay sahibi olduğunu, davalı şirketin 2003 yılından beri kar payı olarak 29.12.2011 tarihinde 11.500,00 TL kar payı ödeyip bunun dışında, 2003-2012 yılları arasında kar payı ödemediğinden; 10 yıllık süre için yıllık 1.000,00'er TL'den fazlaya ait haklarının saklı tutularak 10.000,00 TL'nin ödenmesi gereken tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

                  GEREKÇE: Dava, satın alınan şirket hisselerinden kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir. Davacı vekili, davalının ortağı olduğu ... San. ve Tic. ltd. Şti. nin diğer iki ortağı olan dava dışı ...'un %45 ve ...'in %10 payını satın aldıklarını, davalının satın alınan bu % 55 payı satın almadığı gibi kar payını da ödemediğini, kar payı alacağının tahsili için yapılan icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Davalı vekili;diğer iki ortağın hissesini davalıya sattığını, istenen rakamın fahiş olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Arabuluculuk şartının yerine getirilmiş olduğu görülmüş; ... sayılı dosya sureti celp edilmiş; davacı tarafından davalı aleyhine 8.11.2021 tarihli devralınan işletmeden kaynaklı alacağa dayanılarak 100.000,00 TL için takip yapıldığı, davalının borca ve takibe itiraz ettiği görülmüştür. 16.3.2020 tarihli davalı ile hisse satışı yapan ... ve ... arasında ......

                    UYAP Entegrasyonu