WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra dairesi ...Esas ( eski ... ) sayılı dosyası, İ.İ.K 71 maddesi " Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden istiyebilir. " uyarınca, Davacı tarafından davalı aleyhine, İstanbul ...İcra Dairesi ... Esas ( ... yeni esas ) sayılı dosyasına ilişkin olarak borçlu olmadığının tespiti ve takibin iptali talepli dava ikame edilmiş ise de dava dilekçesi gerekçeleri dikkate alındığında takibin kesinleşmesinden sonra borcun itfa edildiği iddiasına ilişkin olduğu anlaşıldığından İ.İ.K 71/1 md gereği görevli mahkeme İstanbul İcra Mahkemeleri olduğundan mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : 1-Her ne kadar davacı tarafından davalı aleyhine, İstanbul...İcra Dairesi......

    Bölge Müdürlüğü'ne haciz müzekkeresi yazıldığı ve maaşından kesintiler yapıldığı, borçlunun sonraki süreçte 17.09.2014 tarihli dilekçesi ile icra müdürlüğüne başvurarak maaşından her ay kesilmekte olan 1.800,00 TL tutarındaki kesintinin 1.200,00 TL ye düşürülmesini ve kesintiye bu miktar üzerinden devam edilmesini talep ettiği, alacaklının kabulü üzerine maaşından yapılan kesintilere bu miktar üzerinden devam edildiği anlaşılmıştır. TCDD'de bakım atölye müdürü olduğu anlaşılan borçlunun icra dosyasındaki 21.06.2011 tarihli muvafakat beyanı, takibin kesinleşmesinden önce olduğundan geçersizdir. Ancak borçlu tarafından, takibin kesinleşmesinden sonra 17.09.2014 tarihinde maaşından 1200,00 TL kesilmesine muvafakat edilmiş olup, takibin kesinleşmesinden sonra verilen bu muvafakat geçerlidir....

      GEREKÇE : Dava İİK'nun 71/son maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 33/a maddesi uyarınca açılmış takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması ve icra memur muamelesini şikayete ilişkindir. İİK'nun 71/2. maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır" hükmüne, İİK'nun 33/a-1. maddesinde de; "ilamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" hükmüne yer verilmiş bulunmaktadır. Borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak İİK'nun 71/2. ve 33/a maddelerine dayalı zamanaşımı isteminin incelenmesi, bu istemin belli bir sürede ileri sürülmesi koşuluna bağlı değildir (HGK'nun 04/11/1998 tarih ve 1998/12- 763 E., 1998/797 K. sayılı kararı.)....

      O halde; mahkemece, takip konusu çekte zamanaşımı süresinin 6 ay olduğu nazara alınarak itiraza konu icra takip dosyasında takibin kesinleşmesinden sonraki devrede 6 aylık zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediğininin tespiti ile oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken zamanaşımı süresinin 3 yıl olduğu kabul edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/12/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde, takibin kesinleşmesinden sonraki zaman aşımı itirazına ilişkindir. İİK'nun 71/2. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 33/a-l. maddesi gereğince, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun zamanaşımına uğradığının belirlenmesi halinde icranın geri bırakılmasına karar verilir. Hukuk Genel Kurulu'nun 04.11.1998 tarih ve 1998/12- 753 E. 1998/797 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere, borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı süreye bağlı değildir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesi uyarınca, Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tâbidir. Somut olayda, davalı alacaklı tarafça başlatılan icra takibi, genel kredi sözleşmesi alacağına bağlı ilamsız icra takibi olup, 10 yıllık genel zaman aşımı süresine göre değerlendirme yapılması zorunludur....

        YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafın takip konusu alacağın takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zaman aşımına uğradığı iddiasının, hukuki dayanaktan yoksun ve yersiz olduğunu, mevzuat gereğince haciz ve satış isteme sürelerinin geçmesinin icra takibine etki etmeyeceğini, icra takibinin derdest kalacağını, söz konusu icra dosyaları incelendiğinde satış avanslarının yatırıldığı ve kıymet takdirlerinin yapıldığının görüleceğini, takibin devam ettiğini, takibin zaman aşımına uğramasının söz konusu olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda, Davanın kabulü ile Bodrum 1. İcra Müdürlüğü’nün 2010/10325 Esas sayılı icra takip dosyasında davalı temlik alan alacaklı Ahmet Zeybek yönünden İİK-33/a ve 71/2. maddeleri uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir....

        İlk derece Mahkemesi; davanın takipten sonraki dönemde alacağın zamanaşımına uğradığı iddiası ile icranın geri bırakılması istemine ilişkin olduğu, borçluların takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak İİK'nın 71/2 ve 33/a maddelerine dayalı zamanaşımı isteminin incelenmesinin belli bir sürede ileri sürülmesi koşuluna bağlı olmadığı, 6102 sayılı TTK'nun 778/h maddesi göndermesiyle bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 749/1. maddesi gereğince; bonoyu düzenleyene karşı başlatılacak takiplerde zamanaşımı süresinin vadeden itibaren üç yıl olduğu, şikayete konu icra takip dosyasının incelenmesinde; borçlu hakkında başlayan takibin kesinleşmesi üzerine bu tarihten sonra yenileme talebine kadar, borçlu yönünden zamanaşımını kesen hiçbir işlem bulunmadığı, 3 yıllık bono zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, İstanbul Anadolu 1. İcra Müdürlüğünün 2020/11172 esas sayılı dosyasındaki icranın geri bırakılmasına karar vermiştir....

        İİK'nun 170/b maddesinin göndermesi ile olayda uygulanması gereken aynı Kanun'un 71/2. ve 33a/1. maddesine göre, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde alacağın zamanaşımına uğradığı iddiası resmi belgelere dayalı olarak incelenir. İcra dosyası incelendiğinde; takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde birden fazla kez takip dosyasının 6 aydan fazla bir süre işlemsiz bırakıldığı, ilk olarak 25/08/2005 tarihli maaş haciz talebi sonrasında 02/08/2006 tarihinde davalı alacaklı tarafça haciz talebinde bulunulduğu, bu tarihler arasında takip dosyasında işlem yapılmadığı, takip dosyasının 6 aydan fazla bir süre işlemsiz bırakıldığı ve çeke dayalı alacağın zamanaşımına uğradığı aşikardır. Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda, ilk derece mahkemesince, davanın kabulüne ve zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına dair verilen karar usul ve yasaya uygundur....

        Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo takibinde, takibin kesinleşmesinden sonraki zamanaşımı itirazına ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, İİK 71/2 , İİK 33/a madde hükümleri. 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371'inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....

          Takip dayanağı ilamın 08.09.2021 tarihinde kesinleştiği, takibin 10.09.2021 tarihinde açıldığı, takibin ilamın kesinleşmesinden sonra ve borçlu tarafından ödeme yapılmadan önce takibe konulduğu açıktır. Diğer taraftan, takip dayanağı ilama ve içeriğine eklenen protokol hükmünde ödemenin boşanma kararının verildiği tarihten sonraki 5 iş günü içerisinde yapılması konusunda anlaştıkları, ilamın kesinleşmesini dahi aramadıkları, zira ödeme yapılmaması halinde bu hususun istinaf sebebi sayılacağını da kararlaştırdıkları, boşanma kararının verildiği tarihten sonraki 5 iş gününün dolmasıyla alacağın muaccel olduğu, ancak HMK'nın 350/2. maddesi uyarınca takip yasağının bulunduğu, alacaklının HMK'nın 350/2. maddesinde yazılı kurala riayet etmek suretiyle ilamın kesinleşmesi sonrasında takip başlattığı anlaşılmış olup, takipte usul ve yasaya aykırılık yoktur. O halde ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesi isabetlidir....

          UYAP Entegrasyonu