Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 71. maddesi kapsamında, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun ödendiği nedenine dayalı itfa şikayetidir. Mahkemece hükme esas alınan 27.01.2014 tarihli bilirkişi raporunda, 09.04.2010 tarihi itibariyle dosya borcunun tamamen kapandığı ve 285,25 TL fazladan ödeme yapıldığı tespit edilmiş olup, şikayet başvurusunun yapıldığı 22.02.2011 tarihi itibariyle dosya borcunun tamamının ödenmiş olduğu açıktır. O halde; mahkemece, İİK'nun 71. maddesi uyarınca takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun itfa edilmesi sebebiyle istemin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle istemin reddi şeklinde hüküm tesisi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Şikayetin konusu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğraması nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir. İİK’nun 71. maddesinin 2. fıkrasına göre; "Borçlu takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır"....
Borçlu 13.02.2012 tarihinde icra mahkemesine başvurarak, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleştiğini ileri sürmüş, mahkemece istem yerinde görülerek icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. İİK'nun 71/2. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 33/a-1. maddesi gereğince, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun zamanaşımına uğradığının belirlenmesi halinde mahkemece icranın geri bırakılmasına karar verilir. T.T.K.'nun 720/2.maddesi gereğince, çekin süresinde muhatap bankaya ibraz edildiğinin, "ibraz günü de gösterilmek suretiyle" çekin üzerine yazılmış olan tarihli bir beyanla tespiti gerekir. Aksi takdirde alacaklı müracaat hakkını kaybeder. Somut olayda takip dayanağı belgede ibraz tarihi bulunmadığından, alacaklı, TTK'nun 708 ve 720. maddeleri uyarınca müracaat hakkını yitirmiştir....
İİK. 33/2.maddesinin ilk cümlesi uyarınca, "icra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir." Somut olayda, şikayetçi borçlu ...' na, örnek (10) ödeme emri 04.11.2006 tarihinde tebliğ edilmiş olup takibin kesinleştiği, şikayetçi borçlunun 11.12.2015 tarihli icra mahkemesine başvurusunun takibin kesinleşmesinden sonraki zamanaşımına ilişkin olduğu görülmektedir. O halde, mahkemece şikayetin esası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, şikayetin takibin kesinleşmesinden önceki zamanaşımı olarak değerlendirilip süreden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığına ilişkin şikayettir. İİK’nun 71. maddesinin 2. fıkrasına göre; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır". Aynı Kanun'un 33/a maddesinin 1. fıkrası ise; "İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" hükmünü içermektedir....
Borçlunun icra mahkemesine başvurusu; takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin İİK'nun 71/1. maddesine dayalı itfa şikayetidir. Anılan madde uyarınca; borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer’ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini “her zaman” icra mahkemesinden isteyebilir. Bu istemin kabul edilebilmesi için, itfa şikayetinin İİK'nun 71/1. maddesinde açıklanan nitelikte bir belge ile veya alacaklının kabul beyanıyla kanıtlanması zorunludur. Borçlunun İİK.nun 71/1. maddesine dayanan itfa şikayeti, belli bir süre koşuluna bağlı olmayıp her zaman ileri sürülebilir. Somut olayda borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede ödemeye ilişkin birtakım belgeler sunduğu görülmüştür....
Takibin şekline göre zamanaşımı itirazı takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkinse İİK.nun 62. maddesi gereğince ödeme emri tebliğinden itibaren 7 günlük sürede icra dairesine bildirilmesi gerekir. İcra mahkemesine ise İİK'nun 71. maddesi kapsamında takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle başvurulabilir. Somut olayda takip henüz kesinleştiğinden borçlunun başvurusu İİK.nun 71. maddesi kapsamında takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımına ilişkin olmayıp, takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazıdır. O halde, takibin şekline göre borçlunun icra dairesi yerine mahkemeye yaptığı zamanaşımı itirazı fuzuli bir başvuru olup sonuç doğurmayacağından mahkemece itirazın bu gerekçe ile reddi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin kabulüne dair hüküm tesisi isabetsizdir....
Maddesi gereğince borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir. Borçluların başvurusu takibin kesinleşmesinden sonraki devrede İİK'nun 71. maddesine göre itfa itirazı olup süreye tabi değildir. O halde mahkemece anılan maddeye göre inceleme yapılarak işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak İİK'nın 71/2 ve 33/a maddelerine dayanan zamanaşımı şikayetinin incelenmesi, bu şikayetin belli bir süre içinde ileri sürülmesi koşuluna bağlı değildir Yapılan bu açıklamalara göre davacının talebi, İİK'nın 71. maddesi kapsamında takibin kesinleşmesinden sonraki evrede gerçekleştiği iddia edilen zaman aşımına yönelik olup süreye tabi değildir. Bu nedenle mahkemesince bu husus gözden kaçırılarak davanın süresinde açılmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, 85.898,13 TL' nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı T1 e verilmesine, İlamın kesinleşmesinden sonraki dönem için faizin kamu alacakları için öngörülen en yüksek yasal faiz olarak uygulanmasına,85.898,13 TL' nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı T5 ya verilmesine, İlamın kesinleşmesinden sonraki dönem için faizin kamu alacakları için öngörülen en yüksek yasal faiz olarak uygulanmasına, 85.898,13 TL' nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı T3 e verilmesine, İlamın kesinleşmesinden sonraki dönem için faizin kamu alacakları için öngörülen en yüksek yasal faiz olarak uygulanmasına,64.423,60 TL' nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı T9 a verilmesine, İlamın kesinleşmesinden sonraki dönem için faizin...