Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; alacağın tamamı tahsil edildiğinden dosyanın infazen işlemden kaldırıldığı gerekçesiyle şikayetin konusu kalmadığından esas hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına, dava açılmasına sebebiyet verildiğinden yargılama giderlerinin şikayet olunandan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. 1) Şikayet sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 142. maddesi uyarınca sıra cetveline karşı her alacaklı ilgilisine dava açarak itiraz edebilir. Hükümde bu hak, alacaklılara tanınmış olup, kural olarak borçlunun düzenlenen sıra cetvelindeki sıraya itiraz hakkı bulunmamaktadır. Mahkemece, aktif dava ehliyeti olmayan şikayetçinin itirazının bu sebeple reddi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. 2) Bozma nedenine göre, şikayet olunan vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir....

    Bu şartların bulunması halinde takibe konu alacağın niteliğine göre sıra cetvelindeki yerinin doğru olmadığı iddia olunmuşsa, itiraz etmeyenleri etkilememek kaydı ile önce sıralamaya itiraz edenin ve itiraz edilen sıranın yerindeliğinin denetimi yapılacaktır. (YHGK'nın 05.03.2008 tarih ve 161 E., 213 K. sayılı ilamı) Süresinde itiraz ya da şikayet yoluna başvurulmayan icra dosyalarındaki alacaklılar yönünden sıra cetveli kesinleşmiş olduğundan, bu alacaklılar lehine ya da aleyhine hüküm tesis edilemeyeceği gibi, düzenlenecek yeni sıra cetvelindeki hukuki durumları da önceki sıra cetveline göre herhangi bir değişiklik göstermeyecek, kesinleşen miktardan daha fazla pay almaları mümkün olmayacaktır. Sıra cetveline şikayetin kabulü halinde, bundan yalnızca şikayetçi alacaklının yararlanması, şikayetçi olmayan aleyhine kesinleşen hukuki durumun ve pay miktarının yeni cetvelde nazara alınması gerekmektedir. Somut olayda, sıra cetvelinde, şikayet olunanın alacaklı bulunduğu ... 2....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/535 KARAR NO : 2021/2681 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/01/2021 NUMARASI : 2020/575 ESAS, 2021/39 KARAR DAVA KONUSU : BORCA VE YETKİYE İTİRAZ-ŞİKAYET KARAR : İzmir 6. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/575 Esas, 2021/39 Karar sayılı dosyasında verilen davanın reddi kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir 24 İcra Müdürlüğü'nün 2020/6245 E....

      Şti.’nin tür değişikliği ile A.Ş.’ye dönüştürülmesine ilişkin 30.01.2014 tarihli şirket ortaklarınca alınan kararın 03.4.2014 tarihli ticaret sicil gazetesinde ilan edildiği, 21.11.2016 olan işbu şikayet tarihi itibariyle takip borçlusu ... … Ltd. Şti.’nin tür değişikliği sonucu şikayetçi ... … A.Ş.’ye dönüşmüş olduğu ve bu suretle şikayetçi şirketin icra mahkemesine yaptığı şikayet ve itiraz başvurusunda aktif husumet ehliyetinin bulunduğu anlaşılmıştır. O halde, ilk derece mahkemesince, şikayetçinin isteminin esası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, şikayetçinin takipte taraf olmadığı belirtilerek dava açma hakkı olmadığından bahisle istemin reddi yönünde hüküm tesisi ve bölge adliye mahkemesince de istinaf başvurusunun esastan reddi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir....

        Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. 1-Şikayet, sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. Borçluya ait mahcuz satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline itiraz, alacağın sadece esas ve miktarına ya da (İİK'nın m.142/1), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla İcra Mahkemesi'nde (İİK'nın m.142/son) ileri sürülmelidir. Somut olayda, şikayeçi vekili, müvekkilinin alacağının imtiyazlı alacak olduğunu, öte yandan takip borçlusunun yediemin otopark ücreti alacağının ... Bakanlığı Ücret Tarifesine göre belirlenen Yasal miktardan fazla olduğunu ileri sürmüştür. Şikayetçi tarafın ileri sürdüğü bu hususlar gözönünde bulundurulduğunda, itirazın sadece sıraya ilişkin olmadığı, alacağın esasına da itiraz edildiği anlaşılmış olup, iş bu uyuşmazlıkla ilgili asliye hukuk mahkemesi görevlidir....

          Bu itibarla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile HMK'nun 353/1- b-2. maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yerine yukarıda açıklanan nedenlerle ilk düzenlenen ödeme emrine yönelik şikayet yönünden şikayetin süreden reddine, ikinci kez düzenlenen ödeme emrine yönelik şikayet yönünden ise karar verilmesine yer olmadığına dair yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

          İSTİNAF İTİRAZLARI: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı T3 yönünden verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurmadıklarını, davalı T4 yönünden davanın reddine dair verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurduklarını, davalılar tarafından borca itiraz edilmesi nedeniyle her iki borçlu yönünden iş bu davayı açtıklarını, yetkisiz Van İcra Müdürlüğünce yapılan hatalı işlem sonucunda davalıya yeniden itiraz hakkı tanınmış olduğunu ve davalı tarafından itiraz edildiğini, icra müdürlüğünce hatalı olarak yapılan işleme karşı süresinde davalılarca İcra Mahkemeleri nezdinde şikayet kanun yoluna başvurulmadığından yerel mahkemece usulsüz işlemin re'sen dikkate alınmasının mümkün olmadığını, borçlu T4'ın kendisine Çaldıran İcra Müdürlüğünce gönderilen ödeme emrine itiraz/şikayet etmediğinden ödeme emrinin başka bir icra dairesinden yeniden tebliğine rıza göstermiş durumda olduğunu, davalı borçlu tarafından yetkiye itirazın hiçbir aşamada ileri sürülmediğini, T4'ın adresinin...

          Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; alacağın rehinli alacak olup olmadığı hususunun sıraya itiraz ile alakalı olmadığı, iflas idaresinin ret kararı üzerine şikayet yoluna değil, sıra cetveline itiraz davası yoluna gidilmesi gerektiği, iflas idaresinin alacağın miktarını kabul ettiği, rehin hakkının varlığı yönündeki talebin reddedildiği, davanın genel mahkemede görülmesi gerektiği belirtilerek, şikayetin reddine karar verilmiştir. Karar, şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1) Şikayet, iflas sıra cetvelinde şikayetçi alacaklının kendi sırasına ilişkindir. İflas idaresinin, sıra cetvelini düzenlerken uyması gereken iflas hukuku kurallarına aykırı hareket ettiği veya yaptığı bir işlemin hadiseye uygun olmadığı iddia edilirse, bu halde sıra cetveline karşı şikayet yoluna başvurulur (İİK'nın m.227; m.16). Şikayet sebeplerinden en önemlisi, bir alacaklının kendisine verilen sıraya itiraz etmesidir (m. 235, IV)....

            -K A R A R- Şikayetçi vekili, müvekillinin haciz tarihinin 11.08.2011 olduğunu, şikayet olunanın, 21.10.2009 tarihinden sonra iki yıl içerisinde satış masrafını karşılar avans yatırmadığından haczinin düştüğünü, teminat alınmadan ihalenin şikayet olunana yapıldığını ileri sürerek, sıra cetvelinde birinci sıradaki dosyanın sıra cetvelinden çıkartılmasına ve sıra cetvelinin buna göre düzeltilmesine karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir....

              Borçlu, icra dosyasına itiraz ederek icra takibini durdursa ve itirazında ödeme emri ekine dayanak belgelerin eklenmemesi sebebiyle itiraz edemediğini bildirmese dahi, icra mahkemesinden takibin ve ödeme emrinin iptalini İİK'nun 58 ve 61. maddelerine dayalı olarak talep etmesinde hukuki yararı vardır. Mahkemece borçlunun, şikayet dilekçesinde yazılı şikayet nedenlerinin incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, borçlunun şikayet başvurusunda hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle istemin yazılı şekilde reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu