Şikayetçiler vekili istinaf başvurusunda özetle; murise yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü hususunda çekişme bulunmadığını, mirasçıların öğrenme tarihinden itibaren usulsüz tebligata ilişkin şikayet hakkının bulunduğunu, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile yetkiye, borca ve zamanaşımına dair itirazların çerçevesinde takibin iptaline karar verilmesini, aksi halde murisinin ağır hastalığının bulunması, takibe itiraz imkanı olmaması nedeniyle geçikmiş itirazın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki borca ve yetkiye itiraz ile şikayet uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince, isteminin reddine karar verilmiştir. Kararın muteriz borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı muteriz borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. İTİRAZ VE ŞİKAYET Borçlu icra mahkemesine başvuru dilekçesinde; takip dayanağı senedin alacaklının kız kardeşi ile borçlunun evlenmesi halinde ev alınacağı sözünü teminen verildiğini, ancak evlenme gerçekleşmeden senedin takibe konulduğunu, alacaklıya borcu bulunmadığını, senette yer alan " Ödeme günü, nakten ve ......
Sayılı emsal içtihadında belirtildiği üzere; Şikayetçi, iddiasının dayanağı olan bütün vakıaları şikayet dilekçesinde göstermek zorundadır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 25. maddesi hükmüne göre de, hakim, şikayet dilekçesinde bildirilen vakıalarla bağlı olup, ileri sürülmeyen maddi olayları kendiliğinden gözetemez.Yine Y.12. HD.nin 27.09.2010 T., 8528/21169 EK. Sayılı ve 2009/23590 E. 2010/5162 K. sayılı emsal içtihatlarından da anlaşıldığı üzere; İnceleme icra mahkemesine sunulan şikayet dilekçesinde ileri sürülen şikayet sebepleri ile sınırlı olarak yapılır.Somut olayda; emsal içtihatlar ve HMK.nun 25. maddesi gereğince şikayet dilekçesinde yer almayan ve sonradan ileri sürülen usulsüz tebliğ iddiası incelenemez....
Borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürmesi, İİK'nun 16. maddesi anlamında bir "şikayet" olup, aynı maddenin birinci fıkrası gereğince borçlunun bu şikayetini, işlemi öğrenme tarihinden itibaren yedi günlük sürede icra mahkemesine yapması gerekir. Hukuk Genel Kurulu'nun 05.06.1991 tarih ve 1991/12-258 Esas - 1991/344 Karar sayılı ilamında da vurgulandığı üzere, seçilen takip şekline göre, borçlunun, icra dairesine itiraz etmesinden ayrı olarak yedi günlük şikayet süresi içinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi için icra mahkemesine başvurması zorunludur. Somut olayda, borçlu, icra dosyasına sunduğu 05.08.2014 tarihli borca itiraz dilekçesinde ve şikayet dilekçesinde, ödeme emrinden 05.08.2014 tarihinde haberdar olduğunu beyan etmiş olup, bildirilen bu öğrenme tarihine göre icra mahkemesine 27.08.2014 tarihinde yaptığı başvurusu yukarıda açıklanan yasa hükmünde öngörülen yedi günlük şikayet süresinin geçmesinden sonradır....
tarihli icra müdürlüğü kararının İPTALİNE, davacı borçlunun yasal süresinde borca ve ödeme emrine itiraz etmiş olduğuna, Yasal süresinde yapılan itiraz kapsamında takip kesinleşmeden davacı borçlu aleyhine konulmuş olan hacizlerin kaldırılmasına, karar verilmiştir....
İcra Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraf vekilleri tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Kambiyo senetlerine mahsus yolla hakkında yapılan icra takibine itiraz eden borçlu şirket vekili takip dayanağı bononun şirket yetkilisi tarafından düzenlenmediğini ve şirketin borç nedeniyle sorumlu tutulamayacağını ileri sürmüştür. Bu hali ile, itiraz İİK.nun 168/5 maddesine göre borca itiraz niteliğindedir. İİK.nun 169/a-6.maddesi; borçlunun itirazının İcra Mahkemesince esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde, kötü niyeti veya ağır kusuru bulunan alacaklının, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği hükmünü içermektedir....
29/09/2020 tarihinde itiraz dilekçesi sunan borçlu vekilinin aynı zamanda 7 günlük yasal süre içerisinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi için icra mahkemesine şikayet yoluna başvurmadığı, icra hukuk mahkemesince ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine yönelik bir karar olmaması nedeni ile icra müdürlüğünün tebliğ tarihinden itibaren yasal 7 günlük süre geçtikten sonra yapılan itiraz nedeni ile takibin devamına karar vermesinde yasaya aykırılık bulunmadığından ilk derece mahkemesi kararının yasaya uygun olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1365 KARAR NO : 2021/936 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK M TARİHİ : 28/02/2020 NUMARASI : 2019/681 ESAS 2020/168 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle; borçlu hakkında Küçükçekmece 3.İcra Müdürlüğünün 2019/21339 esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, ödeme emri borçluya tebliğ edilmeden borçlunun icra dosyasına itiraz dilekçesi sunduğunu, itiraz neticesinde icra takibinin durdurulduğunu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmeden ve tebliğ mazbatasının icra müdürlüğüne dönmeden borçlunun itirazına yönelik karar verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla...
ATM'nin 19/04/2021 gün 2021/249 D.İş 2021/251 K.sayılı ihtiyatı haciz kararının 22/04/2021 tarihinde icra takibine konu edildiği, daha sonra 28/04/2021 tarihinde alacaklı tarafından ilamsız icra takibine geçildiği, borçlu tarafından 26/04/2021 tarihinde ihtiyati hacze itiraz dilekçesi ibraz edildiği, ödeme emrinin 18/05/2021 tarihinde tebliğ edildiği, yasal süresi içinde 24/05/2021 tarihinde itiraz dilekçesi ibraz edildiği, borçlu tarafından ödeme emri tebliğinden önce de 28/04/2021 tarihinde ihtiyati hacze ve borca itiraz ettiği görülmüştür. İİK 62.maddeye göre itiraz etmek isteyen borçlu itirazını ödeme emrinin tebliğinde itibaren 7 gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte, takip borçlusunun gecikmiş itiraz talebiyle yaptığı şikayet ve borca itiraz davasına ilişkindir. Davalı alacaklı tarafından davacı hakkında Akşehir İcra Müdürlüğü'nün 2020/1259 Esas sayılı dosyasıyla 55.000,00 TL bedelli, 07/01/2019 tanzim, 01/09/2019 ödeme tarihli senede ilişkin 20/03/2020 tarihinde kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatılmıştır. Davacıya ödeme emri 28/05/2020 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davacı 08/06/2020 tarihinde gecikmiş itiraz sebeplerini bildirerek, borca itiraz ve senedin kambiyo vasfına haiz olmadığına yönelik şikayet başvurusununda bulunmuştur. Mahkemece borca itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmiş, bu karara karşı her iki tarafça istinafa başvurulmuştur....