ödeme emrinin Tebligat Kanunu hükümlerine göre usulsüz tebliğ edildiğinin tespiti ile tebliğ tarihinin borçlunun öğrendiğinin beyan ettiği tarih olan 02/09/2020 olarak DÜZELTİLMESİNE karar verilmiştir....
Borçlunun, kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürmesi, İİK'nun 16. maddesi anlamında bir "şikayet" olup, aynı maddenin 1. fıkrası gereğince borçlunun bu şikayetini, işlemi öğrenme tarihinden itibaren yedi günlük sürede icra mahkemesine yapması gerekir. Ankara 28. İcra Müdürlüğü'nün 2018/14890 Esas sayılı takip dosyasında, alacaklı banka tarafından borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilmasız takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 21.12.2018 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. Aynı takip dosyasında kıymet takdir raporunun 25.03.2019 tarihinde bizzat davacıya tebliğ edildiği ve kıymet takdirine itiraza ilişkin Ankara 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/342 esas sayılı dava dosyasının 29.03.2019 tarihinde açıldığı, usulsüz tebligata ilişkin şikayet ise 26.09.2019 tarihinde yapılmıştır....
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usule aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise tebligat geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Hukuk Genel Kurulu'nun 05.06.1991 tarih ve 1991/12-258 Esas ve 1991/344 Karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere; usulsüz tebliğ işlemini öğrenen muhatabın, bu tebliği öğrendiği tarihten itibaren İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yedi gün içinde şikayet yolu ile tebligatın usulsüzlüğünü, icra mahkemesi önüne getirmesi gerekir, aksi halde usulsüz de olsa tebliğ işlemi geçerli kabul edilir. Yine HGK'nun 12.02.1969 tarih ve 1967/172-107 sayılı kararında benimsendiği üzere, şikayetçinin iddia ettiği öğrenme tarihinin aksi yazılı bir belge ile kanıtlandığı takdirde, öğrenme tarihi olarak adı geçenin beyanına itibar edilemez....
Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Mahkemece de belirtildiği üzere, takip dosyasının incelenmesinde borçluya ödeme emri tebligatı dışında 103 davetiyesinin de tebliğe çıkarıldığı, borçlunun şikayet dilekçesinde 103 davetiyesi tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik bir iddiasının bulunmadığı, buna göre bir an için ödeme emri tebligatı usulsüz dahi olsa TK'nun 32. maddesi gereğince borçlunun ödeme emrinden en geç 103 davetiyesinin tebliğ edildiği 28/04/2017 tarihinde haberdar olduğu kabul edilmelidir. Borçlunun bu şekilde ödeme emri tebliğinden haberdar olduğu 28/04/2017 tarihinden itibaren 7 günlük süreden çok sonra 09/03/2020 tarihinde icra mahkemesine yaptığı usulsüz tebligat şikayetinin 7 günlük hak düşürücü sürede yapılmaması nedeniyle reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet eden-borçlu vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Müvekkili şirkete gönderilen ilk tebligatın iade dönmesi sonucunda aynı adrese Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi gereği tebliğ yapılabilmesi için öncelikle ilgili Ticaret Sicil Memurluğu'ndan müvekkil şirketin tebliğe yarar en son resmi adresinin istenilmesi gerekmesine karşın icra dosyası kapsamında sorulmadığını, müvekkili şirketin haberi olmadan takibi kesinleştirilmek için aynı gün ve neredeyse saatler içerisinde, kanaatince her iki tebligat da aynı anda düzenlenerek ve birlikte tebliğe çıkarılarak usulsüz şekilde tebliğ edildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. C....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Şikayetçinin icra mahkemesine başvurusunda; haciz ihbarnamelerinin gönderildiği Kozlu Belediyesi'ne bir borcu olmadığından haciz ihbarnamesi gönderilemeyeceği şikayeti ile birlikte kendisine gönderilen haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek İİK'nın 89. maddesi gereği yapılan borçlandırma işleminin iptalini talep ettiği; mahkemece davacının usulsüz tebliğ edildiğini belirttiği haciz ihbarnamelerine ilişkin şikayet konusu işlemi 18/11/2019 tarihinde öğrenmesine rağmen yedi günlük şikayet süresi geçtikten sonra şikayette bulunulduğu gerekçesiyle süresinde yapılmayan usulsüz tebligat şikayetinin reddine karar verildiği görülmüştür....
Davalı tarafından kambiyo senetlerine mahsus takip başlatıldığı, davacının usulsüz tebliğ şikayeti ve borca itiraz istemi ile mahkemeye başvurduğu, mahkemece ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği tespit edilmiş ancak ödeme emrinin tebliğinden sonra 103 davetiyesinin tebliğ edildiği, buna ilişkin usulsüzlük iddiasının bulunmadığı, bu haliyle borçlunun ödeme emrinin usulsüzlüğünü en geç 103 davetiyesinin tebliğ tarihi olan 04/11/2019 tarihinde öğrendiği, bu tarihten sonra süresinde şikayet yoluna başvurmadığı gerekçesiyle süre aşımından talebin reddine karar verildiği, davacı tarafından istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tebliğ işlemini gerçekleştiren posta dağıtım görevlisinin tanık olarak dinlendiği ve beyanında borçlunun adresi yerine ... Gıda Ltd. Şti. adresinde tebligat yaptığını, firmaların aynı olduğunu düşünerek bu şekilde dağıtım yaptığını belirttiği, bu durumda anılan tebliğ işleminin usulsüz olduğu, ancak borçlu vekili 16.09.2020 tarihli şikayet dilekçesinde her ne kadar tebliğ tarihinin 17.09.2021 olarak düzeltilmesini talep etmiş ise de şikayet dilekçesi içeriği ve şikayet tarihi dikkate alındığında mahkemece tebliğ tarihinin 16.09.2020 olarak düzeltilmesi gerektiği belirtilerek alacaklı vekilinin istinaf taleplerinin kısmen kabulüne, şikayetin kısmen kabulüne, ödeme emri tebliğ tarihinin 16.09.2020 olarak düzeltilmesine, itirazın icra müdürlüğünce değerlendirilmesine ve takip kesinleşmeden konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....
ile sınırlı olduğu, ipotek bedelinin ödenmesi ile 3. kişi şikayet edenin, ipotek malikinin sorumluluğunun sona ereceği, İİK'nın 149/a maddesi göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 33/1- 2 maddesine göre itfa ve imhal nedeniyle icranın geri bırakılması talep edilmediği, şikayet edenin icra emrinde borçlu olarak gösterilmesinde usulsüzlük bulunmadığı gereçesi ile usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne, diğer şikayetlerin reddine karar vermiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhinde başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, şikayetçi borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda ödeme emri tebliatının usulsüz olduğunu, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi şikayeti ile birlikte borca ve imzaya itirazda bulunduğu görülmektedir.Mahkemenin öncelikle ödeme emri tebligatı usulsüzlüğü şikayetini incelemesi, tebligatın usulsüz olduğu ve öğrenme tarihine göre İİK'nun 16. maddesinin birinci fıkrasına göre süresinde şikayet yapıldığını tespit etmesi halinde tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi...