WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

K.. adına tebliğinin geçersiz olduğunu, icra takip dosyasından 14.11.2013 tarihinde sıra cetvelinin düzenlendiğini öğrendiklerini ileri sürerek, sıra cetvelinin kendilerine tebliğ tarihinin 14.11.2013 olarak düzeltilmesini, ayrıca sıra cetveline konu taşınmaz üzerine şikayetçiler murisi M.. K.. lehine 19.03.1965 tarihinde bila faizsiz 2.500,00 lira bedelle konulan ipoteğin sıra cetvelinin tanzim edildiği tarihe güncellenerek şikayetçilere pay ayrılması gerekirken, ipotek değeri esas alınarak pay ayrılmasının yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayetçiler, şikayete cevap vermemişlerdir. Mahkemece, iddia ve dosya kapsamına göre; şikayete konu sıra cetvelinin şikayetçiler vekiline icra dosya numarası açıkça yazılmak suretiyle 30.10.2013 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği, tebligat üzerinde M.. K..'...

    Tebligatın usulsüzlüğünün tespiti ve tebliğ tarihinin düzeltilmesi durumunda, haciz uygulanmasına başlanacağı tarih, mal beyanında bulunma tarihi veya varsa takibin kesinleşmesinden önce konulan hacizlerin kaldırılabileceği nedenleriyle borçlunun şikayette hukuki yararı bulunmaktadır. (HGK 27.06.2001 tarih ve 2001/12-543 E. 2001/560 K.). Borçlu, icra mahkemesine verdiği şikayet dilekçesinde; tebligat yapılan adresle ilgisinin bulunmadığını, yanlış adrese tebligat yapıldığını ileri sürdüğüne göre, mahkemece işin mahiyeti gereği duruşma açılarak tarafların delilleri toplanıp, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32.maddesi de gözetilerek oluşacak sonuca göre işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken, hukuki yarar bulunmadığından bahisle şikayetin reddi isabetsizdir....

      Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayet, aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük sürede yapılmalıdır (HGK. 05.06.1991 tarih ve 1991/12-258 E., 1991/344 K.)....

        TARAFLARCA İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Şikayetçi takip borçlusu vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkile yapılan tebligatın kanuna ve yönetmeliğe aykırı olduğunu, adreste bulunmama durumu şahsa keyfiyetin haber verilmesinin mümkün oldukça en yakın komşularından birine varsa yönetici veya kapıcıya bildirileceğine ilişkin düzenlemeye hareket edildiği, tebligatın hiç kimseye haber verilmeden yapıldığından geçersiz olduğunu, tebliğ tarihinin düzeltilerek yetkiye ve borca itirazlarının kabulü amacıyla açılan davanın kabulü gerektiği gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık; genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde tebliğ tarihinin düzeltilmesine yönelik şikayet ile borçlunun yetkiye ve borca itirazlarına ilişkindir....

        Her ne kadar davacı vekili müvekkiline ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini söyleyerek tebliğ tarihinin 10/09/2021 olarak düzeltilmesini istemiş ise de icra dosyasının UYAP üzerinden incelenmesinde davacı asilin ödeme emri tebliğ mazbatasını UYAP Vatandaş Portal üzerinden 21/03/2021 tarihinde okuduğu, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini iddia eden davacının en geç bu tarihte takipten haberdar olduğu ve yasal 7 günlük süre içerisinde de şikayet yoluna başvurmadığı anlaşılmakla şikayetin süre yönünden reddine karar vermek gerekirken esastan reddine karar verilmesi yasaya uygun olmadığından davacının istinaf başvurusunun reddi ile HMK 353 (1) b-2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin hak düşürücü süre yönünden reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- HMK 353 (1) b-2 md. gereğince İSTANBUL 26....

        nun 89. maddesine göre gönderilen ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamesi tebligatlarının usulüne uygun tebliğ edilmediğini ileri sürerek, ikinci haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin, öğrenme tarihi olan 26.06.2015 olarak düzeltilmesi ve üçüncü haciz ihbarnamesinin iptali istemiyle şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Hükmi şahıslara ne şekilde tebligat yapılacağı 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddelerinde belirlenmiştir. Tebligat adresinin, şikayetçi şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması ve tevziat saatlerinde kapalı olması veya tebligatın alınmasından imtina edilmesi halinde, bu adrese 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. ya da 35/4. maddelerine göre tebligatın yapılması gerekir. Somut olayda, şikayetçi şirkete ikinci haciz ihbarnamesinin"..." adresinde 27.02.2015 tarihinde, üçüncü haciz ihbarnamesinin “...” aresinde 24.06.2015 tarihine tebliğ edildiği anlaşılmıştır....

          Tebligatın usulsüzlüğünün tespiti halinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi durumunda haciz uygulamasına başlanacağı tarih, mal beyanında bulunma tarihi veya varsa kesinleşmeden önce konulan hacizlerin kaldırılabileceği nedeniyle borçlunun şikayette hukuki yararı vardır (HGK'nun 27.06.2001 tarih ve 2001/12-543 E. 2001/560 K.). Somut olayda, borçlu adına gönderilen örnek 7 nolu ödeme emrinin "aynı adreste şirket çalışanı...imzasına" 14.03.2012 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir. Borçlu, İcra mahkemesine verdiği şikayet dilekçesinde; şirketin ticaret merkezinin tebligat yapılan adresten başka bir yerde (...'da) olduğunu ileri sürdüğüne göre, mahkemece tarafların delilleri toplanıp, 7201 sayılı Kanun'un 32.maddesi de gözetilerek işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken hukuki yarar bulunmadığından bahisle şikayetin reddi isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir....

            Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayet, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren yedi günlük sürede icra mahkemesine yapılmalıdır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğinden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, aksine yazılı bir delil olmadıkça, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Borçlu icra mahkemesine başvurusunda, itirazlarının yanında ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu da ileri sürdüğü halde, mahkemece bu konuda olumlu ya da olumsuz herhangi bir hüküm tesis edilmediği görülmektedir. Mahkemece, öncelikle yapılan tebliğin usulsüz olduğuna ilişkin şikayetin incelenerek tebligatın usulsüz olduğu sonucuna varılması halinde, tebligat tarihinin TK.'...

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayet eden vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Şikayet eden vekili, müvekkilinin takip tarihi ile kesinleşme tarihinin daha önce olduğunu, kendisine sadece satış ilanının tebliğ edildiğini, kıymet takdir tutanaklarının tebliğ edilmediğini belirterek sıra cetvelinin iptalini ve ihalenin feshini talep etmiştir. Şikayet edilen vekili müvekkilinin kesin haczinin şikayet edenin haczinden önce olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, şikayet edenin ilk kesin hacze 6183 sayılı kanunun 21.maddesi uyarınca iştirak hakkı bulunmadığı belirtilerek davanın reddini savunmuş, şikayet eden vekili kararı temyiz etmiştir....

                Somut olayda, borçlu şikayet dilekçesinde ödeme emrini 18.11.2020 tarihinde aldığını beyan etmiş olup (dolayısıyla bu tarihte öğrenme gerçekleşmiştir.)18.12.2020 tarihinde yapılan ödeme emri tebliğ tarihinin tebligattan farklı olarak kabulü şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddi gerekir. İcra müdürlüğüne tebligatın geç alındığına dair yapılan bildirim hukuki sonuç doğurmaz. Çünkü ödeme emri tebliğ tarihinin tebligattan farklı olarak kabulü şikayetinin icra mahkemesine yapılması gerekir. ödeme emri tebliğ tarihinin tebligattan farklı olarak kabulü şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddi gerektiğinden tebligat üzerinde yazılı olan tarihte yani 16.11.2020 tarihinde ödeme emrinin şikayetçiye tebliğ edildiği kesinleşmiştir. Bu durumda , borçlu tarafından en geç 23.11.2020 tarihinde borca itiraz edilmesi gerekirken 25.11.2020 tarihinde yapılan itiraz süresinde değildir....

                UYAP Entegrasyonu