Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen sıra cetveline şikayetin sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 09.....2012 gün ve 2012/3975 Esas, 2012/6588 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi şikayet olunan vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Şikâyetçi vekili, borçluya ait intifa hakkının satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde satış tutarının şikayet olunanla müvekkili arasında garameten paylaştırıldığını, oysa şikayet olunanın alacaklısı bulunduğu takip dosyasından konulan haczin, satış için yatırılan avansın ....07.2008 tarihinde geri alınması, bu tarihten sonra da intifa hakkının satışının istenmemesi ve yeni avans yatırılmaması nedeniyle düştüğünü ileri sürerek, sıra cetvelinin iptali ile satış tutarının müvekkilinin alacaklı olduğu dosyaya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    CEVAP Şikayet olunanlar ayrı ayrı vekili cevap dilekçelerinde; şikayetçinin yatırdığı satış avansının başka taşınmazlara ilişkin olduğunu, şikayetçiye pay ayrılmamasının hukuka uygun olduğunu öne sürerek şikayetin reddini dilemiştir. II. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, şikayetçi tarafından sıra cetveline konu taşınmaza haciz koyulup süresinde satış avansı yatırıldığı, şikayet olunanların iddialarının aksine satış isteminin başka taşınmazlara ilişkin olduğuna dair bir veri olmadığı, bu haliyle şikayetçinin önceki tarihli haczinin sıra cetvelinden pay alması gerektiği gerekçeleriyle şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline, bir kısım şikayet olunanlar yönünden ise feragat nedeniyle şikayetin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

      Bu nedenle, İİK'nun 134. maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesinde işin esasına girilmeden ihalenin feshi talebinin reddi halinde şikayetçi aleyhine para cezasına hükmedilemeyeceği öngörülmektedir.O halde, borçlunun ihalenin feshi isteminin, zarar unsuru yokluğu nedeniyle reddi gerektiğinden, taşınmazın ihale bedelinin %10’u oranında olan para cezasına hükmedilmesi isabetsiz olup, mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... 5....

        Ancak, İİK'nun 134. maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesinde, işin esasına girilmeden ihalenin feshi talebinin reddi halinde borçlu aleyhine para cezasına hükmedilemeyeceği öngörülmüş olup, borçlunun ihalenin feshi isteminin zarar unsuru yokluğu nedeniyle ve işin esasına girilmeden reddi gerektiğinden, aleyhine ihale bedelinin %10’u oranında para cezasına hükmedilmesi isabetsiz olup, mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Şikayetçinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... 5....

          icra dairesindeki satış talepleri içinde istihkak iddiası devam ettiği gerekçesiyle reddedildiğini, anılan sebep ve gerekçelerle icra memur muamelesinin iptali, saatış işlemlerinin kaldığı yerden devam etmesine karar verilmesini şikayet etmiştir....

          Şikayet olunan vekili, müvekkilinin alacağına istinaden 11.02.2005 tarihinde ihtiyati haciz uygulandığını, 20.05.2005 tarihinde haczin kesinleştiğini, 2 yıllık satış isteme süresi içerisinde satış talep edilerek 19.01.2007 tarihinde satış avansının yatırıldığını, 09.05.2007 tarihinde de ortaklığın giderilmesi davası açıldığını, satış talebinin o tarihte yürürlükte olan yasaya uygun olduğunu, satış avansının yatırılması ile ilgili 02.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı yasa ile yapılan değişiklikte bir düzenleme olmadığını, satış kararının da icra müdürlüğünce verilmediğini, İİK'nın 121. maddesi gereği icra mahkemesinden alınan ortaklığın giderilmesi davası açma yetkisine istinaden ... 13. Sulh Hukuk Mahkemesi' nde açılan dava sonucu satış kararı verildiğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir....

            Bu nedenle şikayetin genişletilmesi yolu ile şikayet dilekçesinde ileri sürülmeyen fesat olgusuna yargılama sırasında dayanılması mümkün olmayıp bu nedenle sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İİK'nun 134/8. maddesinde; "İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur" düzenlemesi yer almaktadır. Somut olayda, 1.200.000,00 TL muhammen bedelli taşınmazın 1.256.000,00 TL'ye satıldığı ve dolayısıyla satış bedelinin, taşınmazın muhammen bedelinin üzerinde olduğu, borçluların, süresinde kıymet takdirine ilişkin şikayetlerinin de bulunmadığı anlaşılmaktadır. Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre satış bedelinin muhammen bedelin üzerinde olması halinde, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekir. Bu husus mahkemenin de kabulündedir....

              Davalı (Şikayet edilen alacaklı) T4 vekili cevap dilekçesinde özetle; şikayet dilekçesinde ileri sürülen hususları kabul etmediklerini, kıymet takdir raporunun ve satış ilanının şikayet dilekçesinde belirtilen adrese gönderildiğini, satış ilanının hem asile hem de vekiline tebliğ edildiğini, yapılan tüm tebligatların usulüne uygun olduğunu, satış bedelinin düşük olmadığını, muhammen bedelin %50'sinin üzerinde olduğunu ve satış masraflarını karşıladığını, ihalenin feshini gerektirir bir durum bulunmadığını beyan ederek şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir....

              -K A R A R- Şikayetçi vekili, şikayet dışı borçluya ait taşınmazın alacağa mahsuben taraflarına ihale edildiğini, düzenlenen sıra cetvelinde müvekkilinin 4. sırada olduğunu, 1.sırada şikayet olunan ...’un alacaklı olduğu takip dosyasının, 2. sırada şikayet olunan ...’ın alacaklı olduğu takip dosyasının olduğunu, 3.sırada ise ......

                Sıra cetveli bedeli paylaşıma konu mal üzerinde, satış tarihi itibariyle haczi bulunan alacaklılar dikkate alınarak düzenlenir. Aksi halde satış bedelinden pay ayrılamayacağından, adı geçenlerin sıra cetvelinin iptalini istemekte hukuki yararı bulunmamaktadır. Somut olayda, şikayetçinin alacaklı olduğu dosyada süresinde satış talep edilip avans yatırılmış olsa da yatırılan satış avansı geri alındığına göre satış talebine bağlı olarak satış avansının yatırıldığından söz edilemez ve satış talebi yapılmamış sayılır....

                  UYAP Entegrasyonu