Aile Mahkemesinin 2019/751 Esas sayılı dosyasından verilen tedbir kararını dikkate alarak icrai satış işlemlerinin devamına karar verildiğini, dava dilekçesinde açıklanan taşınmazda 06.05.2016 tarihli aile konutu şerhi bulunduğu, taşınmazın aile konutu olduğu, İİK'nun 82/12 maddesi gereğince taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılması konusundaki talepleri hakkında karar verilmediğini, bu hususta icra müdürlüğüne yaptıkları talebin reddedilmesi üzerine şikayet yoluna başvurduklarını, borçlunun haline münasip evinin haczedilemeyeceğini belirterek, satış, ihale ve icra işlemlerinin durdurulması için tedbir kararı verilmesine, mahkeme kararının kaldırılmasına, talepleri doğrultusunda yeniden hüküm kurulmasına, istinaf mahkemesince karar verilemeyecek ise kararın kaldırılarak dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı T3 tarafından borçlu Yunus Atak aleyhine Ankara 16....
İİK nun 149/a-2 maddesine göre ise, icra mahkemesinin geri bırakılma isteminin reddine ilişkin kararına karşı istinaf yoluna başvuran borçlu veya üçüncü şahıs, takip konusu alacağın yüzde onbeşi nispetinde teminat yatırmadığı takdirde satış durmaz. Somut olayda ihale tarihinde henüz icra mahkemesinde icranın geri bırakılması yargılamasının devam ettiği ve satışın durdurulması yönünde bir karar alınmadığından ihalenin yapılması usul ve yasaya uygundur. HMK'nun 355. Maddesi kapsamında dairemizce resen yapılan incelemede; gayrimenkulün satış ilanı elektronik ortamda ihaleden 1 aydan daha öncesinde yapılmıştır. Satış bedeli, gayrimenkulün muhammen değerinin %50'si ile satış ve paylaştırma giderinin üzerindedir. Kesinleşen kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren 2 yıllık yasal süre içerisinde satış gerçekleştirilmiştir. İşin esasına girilmiş olması nedeni ile İİK'nun 134....
İcra İflas Kanunu’nun 360. maddesi “Haczedilen mallar başka bir yerde bulunduğu takdirde satış, istinabe suretiyle yapılır. Artırma ve ihaleye mütedair ihtilaflar istinabe olunan icra dairesinin tabi bulunduğu icra mahkemesince hallolunur.” düzenlemesini öngörmektedir. Satışın durdurulması veya satış işlemlerinin devamına karar verilmesi ise, bu istisnalar kapsamına girmeyip İİK'nın 4. maddesi gereğince bu konu ile ilgili şikayetleri inceleme yetkisi, asıl icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesine aittir. Somut olayda, davacı vekili Mersin 2. İcra Müdürlüğü'nün 2015/16837 E. sayılı dosyasında 09/04/2021 tarihli aracın ihale alıcısı adına tescilinin yapılmasında sakınca bulunmadığına ilişkin kararının usulsüz olduğunu belirterek verilen kararın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Bu nedenle şikayeti inceleme yetkisi Mersin 5. İcra Hukuk Mahkemesi'ne aittir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddesi gereğince; Mersin 5....
Buna göre, icra mahkemesince 85. maddenin uygulanma biçimi, icra dairesi tarafından hesaplanan vekalet ücreti, 103. maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yedieminin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet takdirine ilişkin şikayet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilanının iptali, süresinde satış istememesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263. maddenin uygulanma biçimi, iflas idaresinin oluşturulması, icra mahkemesinin iflas idaresinin işlemleri hakkında şikayet üzerine verdiği kararlar, iflas idare memurunun ücret ve masrafları hakkındaki hesap pusulası, İİK 36. maddeye göre icranın geri bırakılmasına ilişkin kararları kesin olup, istinaf kanun yoluna başvurulması mümkün değildir....
- K A R A R - Şikayetçi vekili, ...İcra Müdürlüğü'nün 2012/45 E. sayılı takip dosyasından tanzim edilen 17.12.2013 tarihli sıra cetvelinde şikayet olunan takibinden konulan hacizlerin düşmüş olmasına rağmen bu dosyaya bedelden pay verildiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir.Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir.Mahkemece, şikayetin reddine dair verilen karar şikayetçi vekilinin temyizi üzerine, Dairemizin 28.05.2015 tarih, 2014/5772 E., 2015/4022 K. sayılı ilamıyla, süresinde ödeme emrine itiraz etmemiş olan borçlu yönünden satış isteme sürelerinin devam edeceği, takibin durdurulması kararında borçlular hakkında bir ayrıma gidilmemiş olmasının şikayetçi için bağlayıcılığının bulunmadığı, şikayetin kabulüne karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuş, mahkemece, bozma yönünde yapılan inceleme neticesinde şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/80 Esas sayılı dosyasında, KDV oranının % 1 olması gerektiği ve sair iddialarını ileri sürerek satış işlemlerinin durdurulması isteminde bulunduğu görülmüş olmakla, Bölge Adliye Mahkemesi’nin KDV oranının ihaleden önce şikayet konusu yapılmadığına ilişkin gerekçesi yerinde değil ise de; Bölge Adliye Mahkemesi’nce aynı zamanda söz konusu iddianın esası da incelenmek suretiyle isabetli olacak şekilde sonuca gidilmiş olduğundan, bu husus bozma nedeni yapılmamış olup, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 Sayılı Kanun ile değişik İİK'nin 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 Sayılı HMK'nin 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA, alınması gereken 80,70 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline...
maddesine göre satışın yapılamayacağını, zira kesinleşmesi beklenen mahkeme kararının İİK....
Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler. Bu durumda, borçlunun taşınmaz açık artırma ilanında KDV'nin yanlış yazıldığına ve kıymet takdirinin tebliğ edilmediğine yönelik iddiası, satışa hazırlık işlemine ilişkin şikayet niteliğinde olup, şikayetçi borçlu vekiline satış ilanı 18.06.2020 tarihinde tebliğ edildiği halde, satış ilanın tebliği usulsüzlüğü iddiası da olmadığı göz önünde bulundurularak yasal 7 günlük süre içerisinde bu işlemin şikayet konusu yapılmadığı dosya kapsamı ile sabittir. Öyleyse, süresinde şikayet edilmeyen satış öncesi işlem kesinleştiğinden, artık bu hususa dayalı olarak ihalenin feshi istenemez ( Yargıtay 12....
Davalı-alacaklılar vekili cevap dilekçesinde özetle; satış kararının 06.09.2021 tarihinde verildiğini, gerek satış kararı tarihi itibariyle, gerek satış ilanının tebliği tarihinde davacı taraf kendini vekille temsil etmediğinden, yapılan tebliğde herhangi bir usulsüzlük olmadığını, davacı tarafın şikayet konusu ettikleri iddialarından bir diğerinin Bursa 2.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/1027 E. Sayılı dosyasından açılan davanın reddi neticesinde istinaf kanun yoluna başvurulduğu ve bu başvurunun satış işlemlerini durduracağı yönünde olduğunu, İcra Müdürlüğünce bu sebeple satış işlemlerini durdurulması neticesinde, taraflarınca memur muamelesini şikayet yoluna başvurulduğunu ve Bursa 4....
Somut olayda, istinaf konusu şikayet, satış talebinin reddine ilişkin şikâyet olup, bu şikayet üzerine verilen karar yukarıda anılan yasa hükümleri uyarınca kesin olduğu, istinaf yoluna başvurulabilecek kararlardan olmadığı anlaşıldığından davacının istinaf başvurusunun İİK'nun 363, 365/son maddeleri gereğince reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....