Temyiz Sebepleri Şikayetçi vekilince, istinaf dilekçesi içeriğindeki iddialarını tekrarla Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, şikayetçinin malik olduğu taşınmazlar üzerine konulan haciz ve kıymet takdir raporlarının iptali ile satışa ilişkin işlemlerin tedbiren durdurulması talepli şikayet başvurusuna ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 2004 sayılı İİK' nın 16 ve devamı maddeleri. 3.Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
- K A R A R - Şikayet eden vekili, müvekkilinin 2. derece ipoteğinin şikayet edilen Vergi Dairesi’nin haczinden önce tesis edildiğini belirterek, satış bedelinin öncelikli olarak müvekkiline verilmesi gerektiğini belirterek sıra cetvelindeki sıranın düzeltilmesini talep etmiştir. Şikayet eden vekili, şikayetin reddini savunmuştur. Mahkemece, şikayet edenin 15.06.2006 tarihli ipoteğinin Vergi Dairesinin 04.10.2006 tarihli haczinden önce olduğunu belirterek şikayetin kabulüne, satış bedelinin öncelikle ipotek alacaklısına ödenmesine karar verilmiş, hüküm şikayet edilen vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayet edilen vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan İcra Mahkemesi kararının İİK’nun 366.maddesi uyarınca ONANMASINA, 21.10.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Maddesi gereğince İcra mahkemesince 85 inci maddenin uygulanma biçimi, icra dairesi tarafından hesaplanan vekâlet ücreti, 103 üncü maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yediemin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet takdirine ilişkin şikâyet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilânının iptali, süresinde satış istenmemesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263 üncü maddenin uygulanma biçimi, iflâs idaresinin oluşturulması, icra mahkemesinin iflâs idaresinin işlemleri hakkında şikâyet üzerine verdiği kararlara karşı, iflâs idare memurunun ücret ve masrafları hakkındaki hesap pusulası ve 36 ncı maddeye göre icranın geri bırakılmasına ilişkin kararları kesindir....
Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı yasal süresi içerisinde kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleriyle ihalenin feshini talep edemezler. Edirne İcra Müdürlüğünce düzenlenen 14/04/2022 tarihli satış ilanında KDV oranının %18 olarak belirlendiği, satış kararı doğrultusunda gerekli yerlerde ve vasıtalarla ilan edildiği, davacılara satış ilanının usulüne uygun olarak 19/04/2022 tarihinde tebliğ edilmiş olup, İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal sürede KDV oranının şikayet konusu yapılmadığı, davacıların süresinde hazırlık işlemlerine ilişkin şikayet hakkını kullanmadığından, davacıların hazırlık işlemlerine ilişkin iddiaları ihalenin feshi şikayetinde değerlendirilmemiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı T1 dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ederek ve dava dilekçesini tekrar ederek yerel mahkemenin kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayet olunan vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Şikayetçi vekili, ... . İcra Müdürlüğünün 2012/8038 esas sayılı dosyasından yapılan 12.11.2014 tarihli derece kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, şikayet olunan icra müdürlüğünce haczin devam ettiği yönünde sehven müzekkere yazılması sebebiyle haciz düzenleme görevi ve satış bedelinin şikayet olunanın icra dosyasına gönderildiğini ileri sürerek sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunanlar vekili, şikayetin reddini istemiştir....
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, şikayetçiler ile şikayet olunanın ihtiyati hacizlerinin aynı gün kesinleştiğinden satış gelirinin alacaklılar arasında garameten paylaştırılması gerektiği gerekçesiyle şikayetin kabulüne sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayet olunan vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, şikayet olunan vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan İcra Mahkemesi kararının İİK’nun 366.maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 03.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Takip dosyası ile talimat dosyasının tetkikinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçluya karşı başlatılan genel haciz yolu ile takibin kesinleşmesi üzerine davacı borçlunun taşınmazına haciz konulduğu, satış aşamasına geçildiği ve ilk olarak alınan satış kararının satışın durdurulması yönünde tedbir kararı üzerine düşürülmesine karar verildiği, akabinde tekrardan satış talep edilmesi sebebiyle ikinci kez satış kararı alındığı ve birinci satış gününün 15/06/2016, ikinci satış gününün ise 11/07/2016 olarak belirlendiği, bu satışa esas olmak üzere 01/01/2015 tarihinde kıymet takdiri işlemi yapıldığı ve akabinde 14/01/2015 tarihli bilirkişi raporu ile muhammen bedelin 1.279.698,00 TL olarak belirlendiği, ancak yine satışın durdurulması yönünde tedbir kararı verilmesi sebebiyle bu satışın da düşürülmesine karar verildiği, daha sonra tekrardan satış talep edildiği ve bu talep üzerine üçüncü kez(davamıza konu) satış kararı verilerek, birinci satış gününün 01/07/2019, ikinci satış gününün de...
İstinaf incelemesine konu karar, niteliği itibarıyla satış talebinin sürüncemede bırakılmak suretiyle satışın durdurulması işlemine yönelik olup, bu karar yukarıda anılan yasa hükümleri uyarınca kesindir (Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 24.05.2018 tarih, 2018/9271 esas ve 2018/5123 karar sayılı ilamı ve 12.06.2019 tarih, 2018/7894 esas ve 2019/10065 karar sayılı ilamı, 02/03/2020 tarih, 2019/13969 esas ve 2020/2033 karar sayılı ilamı, 01/06/2021 tarih, 2021/5075 esas ve 2021/5826 karar sayılı ilamı). Bu nedenle davacının istinaf başvurusunun usulden reddine karar vermek gerekmiştir....
Davalı şirket istinaf başvuru dilekçesinde özetle, şikayet talebinde bulunan Bakanlığın şikayet dilekçesinde tarafları eksik gösterdiğini, mahkemece bu hususun göz ardı edildiğini, şikayetin esas icra olan İzmir İcra Müdürlüğü olması nedeniyle İzmir İcra Mahkemelerinin yetkili olduğunu, mahkemece hacizlerin kaldırılmasına yönelik kararın yanlış olduğundan bahisle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir....