İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; yerleşik Yargıtay uygulamasına göre satış bedelinin muhammen bedel veya üstünde olması halinde ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerektiği, şikayet dilekçesinde satış ilanının usulsüz olduğu belirtilmiş ise de; kıymet takdiri raporuna herhangi bir itirazda bulunulmadığı, taşınmazın özellikleri gözetildiğinde satış ilanının mahalli gazetede yapılmasının yeterli olduğu, açık arttırma tutanağı incelendiğinde bir çok kişinin katılımıyla gerçekleştirilen ihalenin pey arttırılarak neticelendiği, verilen satış kararında ise; taşınmazın tüm özelliklerinin tam olacak şekilde yazılı olduğu, ilan panosu ile adliye divanhanesinde asılmak suretiyle ilan yapılmasına, yazılı başvuru ile belediye başkanlığından tellal istenmesine, yeteri kadar satış ilanının hazırlanarak ilgililere tebliğine karar verildiği, elektronik ortamda teklife karar verildiği, yapılan ... ve işlemlerin usulüne uygun...
Şikayet olunan vekili, müvekkilinin takibin kesinleşmesi üzerine süresinde haciz uygulayarak menkullerin satışını istediğini, satış avansını süresinde yatırdığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; şikayet olunan, İİK' nun 106. maddesi uyarınca bir yıllık süre içinde haczedilen menkullerin satışını isteyerek 50,00 TL satış avansı yatırdığı, icra müdürlüğünce eksik yatırılan satış avansının her zaman tamamlattırılabileceğinden haczinin halen geçerli olduğu, şikayet olunan haczinin şikayetçinin haczinden önceki tarihte konması nedeniyle sıra cetvelinde birinci sırada yer alması gerektiği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayetçi vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
Alacaklının icra mahkemesine başvurusu, İİK'nın 106- 110. maddeleri gereğince süresinde satış istenmemesi nedeni ile icra müdürlüğünün satış talebinin reddine ilişkin kararına karşı şikayet olup, bu şikayet üzerine verilen karar yukarıda anılan Kanun hükümleri uyarınca kesindir (Yargıtay 12. HD'nin 2017/6381- 2018/12023 E-K sayılı ilamı da bu yöndedir). Bu nedenle, davacının istinaf başvuru dilekçesinin kesin olarak reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- İİK'nın 363/1. madde uyarınca Kocaeli 3....
DAVA Şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde; borçluya ait taşınmazların satıldığını, düzenlenen sıra cetvelinde 1.sırada şikayet olunanın dosyasının yer verildiğini, şikayet olunan dosyasında süresi içinde satış avansı yatırılmadığını, bu nedenle haczin düştüğünü ileri sürerek sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet olunan vekili cevap dilekçesinde; icra müdürlüğünce satış avansının geç belirlenmesinin haczin düşmesi sonucu doğurmayacağı, satış işlemlerinin 2 yıllık sürede tamamlanması zorunluluğunun bulunmadığını savunarak şikayetin reddini istemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin 12.01.2017 tarihli ve 2016/264 Esas, 2017/14 Karar sayılı kararıyla; şikayetin kabulüne sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet olunan vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/12/2019 NUMARASI : 2019/114 2019/182 DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya müdericatına tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa 20. İcra Müdürlüğü'nün 2018/4436 esas sayılı dosyasında müvekkili adına kayıtlı bulunan taşınmazın satışının talep edilmiş olduğunu satış talebinin usul ve yasaya aykırı olması sebebi ile reddine karar verilmesi gerektiğini icra müdürlüğünün 13/09/2019 tarihinde almış olduğu satış kararının doğru olmadığını, Bursa 4....
İcra Müdürlüğü'nün 2011/481 E.) sayılı dosyasından da haciz bulunduğundan ve satış bedeli tüm alacaklılara yetmediğinden sıra cetveli düzenlendiğini, sıra cetvelinde, satış bedelinin şikayetçi ve şikayet olunan arasında garameten paylaştırılmasına karar verildiğini ancak, sıra cetvelinin usul ve yasaya açıkça aykırı olduğunu, şikayet olunanın dosyasından konulan haczin İİK'nın 106 ve 110. maddelerine uygun satış talebi olmadığından düştüğünü, bu nedenle satış tarihi itibariyle geçerli bir haciz bulunmadığını, satışa hazırlık işlemlerinden hiçbirinin yapılmadığını, şikayet olunanın geçersiz satış talebinde bulunurken sadece 60,00 TL masraf yatırdığını, satış talebinin yetkisiz ve görevsiz İcra Müdürlüğü'nde yapıldığından geçersiz olduğunu, ayrıca satış giderleri müvekkili tarafından yapılmasına rağmen, İİK'nın 138....
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, şikayet edilenin haciz tarihinin 07.04.2006 olduğu ve şikayet edilen tarafından 04.04.2008 tarihinde diğer masraflarla birlikte 1.800,00 TL satış avansı yatırılarak süresinde satış talebinde bulunulduğu, 23.03.2010 tarihinde haciz devam ederken alacaklı vekili tarafından masraf önceden yatırılıp satış yapılmadığından yasal süre içerisinde satış talebinin yenilendiği, İcra Mahkemesi'nce 06.04.2010 tarihinde verilen yetki doğrultusunda ortaklığın giderilmesi davası açıldığı, buna göre 07.04.2006 tarihinde konan haczin satış tarihinde düştüğüne ilişkin iddialar ile tüm alacaklıları alakadar eden masrafların satış bedelinden öncelikle ödenmesi gerektiği yönündeki iddiaların sabit olmadığı gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir....
-K A R A R- Şikayetçi vekili, müvekillinin haciz tarihinin 11.08.2011 olduğunu, şikayet olunanın, 21.10.2009 tarihinden sonra iki yıl içerisinde satış masrafını karşılar avans yatırmadığından haczinin düştüğünü, teminat alınmadan ihalenin şikayet olunana yapıldığını ileri sürerek, sıra cetvelinde birinci sıradaki dosyanın sıra cetvelinden çıkartılmasına ve sıra cetvelinin buna göre düzeltilmesine karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir....
-K A R A R- Şikayetçi vekili, müvekkilinin şikayet dışı borçlu hakkında Ankara 18. İcra Müdürlüğünün 2013/10133 E. sayılı dosyasında takip başlattığını, borçlunun taşınmazına haciz koyduklarını, taşınmazın satılıp paraya çevrildiğini, satış bedelinin paylaştırılması için düzenlenen sıra cetvelinin hatalı olduğunu, sıra cetvelinin ilk iki sırasında ipotek alacaklılarının yer aldığını, 3. sırada şikayet olunanın alacaklı olduğu takip dosyasının bulunduğunu, müvekkilinin alacaklı olduğu takip dosyasının 4. sıraya konulduğunu, şikayet olunanın takip dosyasında satış istenmeden önce yapılması gereken işlemlerin yapılmadığını, kıymet takdir raporu düzenlenmeden satış istendiğini, satış istenirken avans olarak çok cüzi bir miktarda para yatırıldığını, bu nedenlerle haczinin düştüğünü ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir....
İcra Müdürlüğünün 2013/2957 Esas sayılı dosyasında borçluya ait taşınmazın satış bedelinin paylaştırılması için 24.09.2014 tarihli sıra cetveli tanzim edildiğini, sıra cetvelinde ilk iki sırada şikayet olunanın alacaklı olduğu her iki takibinde müvekkili bankanın takibinden önce kesinleşmiş olmasına rağmen hacizli taşınmazlar yönünden süresi içinde satış talep edilip satış avansı yatırılmadığı için hacizlerin düştüğünü ileri sürerek şikayet olunana ayrılan payın müvekkilinin alacaklı olduğu dosyaya ödenmesine karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, taşınmazın satışının süresi içinde istendiğini ve satış avansının da 18.11.2013 tarihinde yatırıldığını, şikayetçinin 12. sırada haciz alacaklısı olduğunu, kendisinden önceki haciz alacaklılarının da önüne geçerek parayı tahsil etme gayretinde bulunduğunu savunarak şikayetin reddini istemiştir....